Maddesi: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E. 2005/4- 487 K. 2005/553 T: 05.10.2005 sayılı kararında: anlaşılacağı üzere dava konusu talep zamanaşımına uğramış olduğundan davanın usulden reddi gerektiğini davacı talebi, hak-nesafet kurallarına ve hakkaniyet ilkesine aykırılık, taraflar arasındaki hak ve menfaat dengesinde orantısızlık teşkil ettiğinden ve ayrıca aracın ayıpsız misli ile değişiminde imkansızlık olduğundan, davacı aracın ayıpsız misli ile değişimini talep edemeyeceğini 6502 sayılı yasanın 11/1 ve 11/3 maddesine göre; aracın misli ile değişim talebinin, "imkân varsa” ve "orantısız güçlükleri beraberinde getirmiyorsa" şartına bağlı olduğu, dolayısıyla aracın ayıpsız misli olmadığı durumda, davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin yerine getirilmesinin imkansız olduğu ve yasal olarak mümkün olmadığının ortada olduğunu 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 227. maddesi uyarınca da; ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullanabilmesi, "imkan varsa" şartına bağlandığını Alıcının...
yararlanamayacağını, araçtaki ayıbın gizli olduğunu ve tüketiciden hile ile gizlendiğini, davanın kabulü ile ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini Osmaniye 1....
Yine aynı yasanın 83/1. maddesi ile tüketicinin korunması hakkında kanun da hüküm bulunmayan hallerde genel hükümlerin uygulanacağı düzenlemesi yapılmış olup, bu düzenleme ile paralel mahiyette olan Türk Borçlar Kanunu'nun 227/4. maddesi hükmü ile "sözleşmeden dönme hakkını kullanması halinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hakim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir." düzenlemesi kanun koyucu tarafından öngörülmüş olup, birbirini tamamlayan bu iki hüküm ile yasa koyucu hemen hukuk prensibi olarak iyi niyet kurallarının hayata geçirilmesini hedeflemekte ve her ne kadar seçimlik yasa ile sayılmış ve bu seçimlik hakların içerisinde herhangi birini tercih etme bakımından tüketici serbest bırakılmış ise de, bunun sınırı olarak iyi niyet kuralları ve tarafların hak ve menfaatler dengesi nazara alınmak suretiyle sözleşmenin ayakta tutulması sağlanırken varlığı tespit ve kabul edilen ayıp nedeniyle tüketicinin bir kayıp veya zarara uğramasının da önüne geçilmesi...
hükmü ve gerekse Türk Borçlar Kanunu’nun 227/4. maddesinin “Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.” düzenlemesi ile kanun koyucu temel hukuk prensibi olarak iyiniyet kurallarının hayata geçirilmesini hedeflemekte ve her ne kadar seçimlik hakları yasa ile sayılmış ve bu seçimlik hakların içerisinde herhangi birini tercih etme bakımından tüketici serbest bırakılmış ise de, bunun sınırı olarak iyiniyet kuralları ve tarafların hak ve menfaatler dengesi nazara alınmak suretiyle sözleşmenin ayakta tutulması sağlanırken varlığı tespit ve kabul edilen ayıp nedeniyle tüketicinin bir kayıp veya zarara uğramasının da önüne geçilmesi hedeflenmiştir. Bu açıklamalar ışığında; somut olay değerlendirildiğinde, ilk derece yargılama makamınca doğru değerlendirme ile dava konusu otomobilde davalı şirket tarafından verilen ayıplı hizmet nedeniyle oluşan 1.485,00....
Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz." 11. maddesinde ise; "(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a)Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b)Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c)Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç)İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur....
Yine aynı Yasanın 83/1. maddesi ile Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda hüküm bulunmayan hållerde genel hükümlerin uygulanacağı düzenlemesi yapılmış olup, bu düzenleme ile paralel mahiyette olan Türk Borçlar Kanunu'nun 227/4. maddesi hükmü ile de sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir." düzenlemesi kanun koyucu tarafından öngörülmüş olup, birbirini tamamlayan bu iki hüküm ile yasa koyucu temel hukuk prensibi olarak iyiniyet kurallarının hayata geçirilmesini hedeflemekte ve her ne kadar seçimlik yasa ile sayılmış ve bu seçimlik hakların içerisinde herhangi birini tercih etme bakımından tüketici serbest bırakılmış ise de, bunun sınırı olarak iyiniyet kuralları ve tarafların hak ve menfaatler dengesi nazara alınmak suretiyle sözleşmenin ayakta tutulması sağlanırken varlığı tespit ve kabul edilen ayıp nedeniyle tüketicinin bir kayıp veya zarara uğramasının da önüne geçilmesi...
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mahkemece dava konusu otomobilin ayıplı olduğu kabulü yapılmış ve ancak ücretsiz değişim talebinin hakkaniyete ve iyi niyet kurallarına uygun düşmeyeceği değerlendirilmesi yapılmak suretiyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebi yerine seçimlik hakkının bedelden indirim olarak kabulü ile 3.690,00 TL üzerinden hüküm altına alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olması hak ve menfaatler dengesine uygun olup davacı vekilinin istinaf itirazının reddine karar vermek gerekmiştir....
Maddesindeki seçimlik haklarından malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, olmazsa sözleşmeden dönme ve malın iadesi hakkını kullandığı, davacının davalıdan satın aldığı ürünün gizli ayıplı olması nedeniyle ilk talebi olan misli ile değiştirme talebinin kabulüne karar vermek gerektiği anlaşıldığından, aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-.......
Karar Düzeltme Sebepleri Davalı vekili; dava konusu araçta var olduğu iddia edilen ayıbın ağır kusur ya da hile ile gizlenmediğini, bu nedenle zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, araçta herhangi ir arıza veya ayıp bulunmadığını, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte misli ile değişim yönünde karar verilmesi şeklindeki bozma gerekçesinin hakkaniyete aykırı olduğunu beyan ederek bozma kararının düzeltilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, satın alınan araçtaki ayıp iddiasına dayalı ayıpsız misli ile değişim istemine ilişkindir. 2....
, dolayısıyla misli ile değişim ve aracın serviste tamiri sırasında araç mahrumiyetinden kaynaklanan maddi zararının davalıdan tahsiline yönelik talebinin yerinde olduğu kanaatine varılmıştır....