Dava konusu araç davalılardan Dörtler Motorlu Araçlar Ltd. Şti'nden satın alınmış, davacı tarafından davalılara gönderilen 14/03/2017 tarihli ihtarnamede aracın ayıplı olduğu belirtilerek ayıpsız misli ile değiştirilmesi talep edilmiştir....
Davacı vekili; müvekkili ile galericilik yapan davalı arasında 05.02.2018 tarihinde, 40.000,00 TL bedel üzerinden araç satım sözleşmesi yapılarak aracın teslim alındığı, vekil edenin 16.01.2019 tarihinde yaptırmış olduğu aracın zorunlu muayenesi sırasında aracının geçmiş muayenede kilometre kaydinm daha yüksek olduğunu ve kilometresi düşürüldüğünü öğrendiğini ve davalı tarafa misli ile değişimi ya da bedel iadesi talebinin reddi üzerine aracın ayıplı olduğunun tespiti ile aracın misli ile değişimine, mümkün olmadığı takdirde bilirkişice yapılan inceleme sonucu ayıp sebebiyle yapılan zorunlu masraflar da katılarak hesaplanacak satış bedelinin iadesini, 5.000,00 TL manevi tazminatına hükmedilmesini talep etmiş, davalı yanca, tüketicinin dava konusu araç ile ilgili tüm konularda aydınlatıldığını, 34 XX 392 Plakalı aracın kilometresinin düşürülmüş olduğu hususunun satıcı tarafından alıcıya bildirilmiş olduğunu, alıcının araca ilişkin bu ayıbı bilerek ve kabul ederek bu aracı satın aldığını...
den 34 XX 922 plakalı Opel marka Corsa 50R Enjoy 1.4 tipi 2016 model otomobili satın aldığını, aracın fren sisteminde arıza olduğunu, yapılan başvuru üzerine yetkili servisin aracın fren sistemine ait birtakım parçaları değiştirmesine rağmen aynı arızanın muhtelif zamanlarda daha şiddetli şekilde devam etmesi nedeniyle müvekkilinin tekrar yetkili servise başvurduğunu, arızanın giderilememesi nedeniyle müvekkilinin aracın yenisi ile değiştirilmesini talep ettiğini, aracın ayıplı olduğunun aşikar olduğunu, davalıların yasadan kaynaklanan sorumluluklarını yerine getiremediklerini, aracı ayıpsız misli ile değiştirilme talebinin kabul edilmemesi durumunda ayıplı malın satış bedelinin iade miktarının hesaplanması sırasında 2.118,65 TL navigasyon ve 600,00 TL cam filmi giderlerinin de hesaplamaya katılması gerektiğini belirterek; ayıplı aracın 2017 model yenisi ile değiştirilmesini, mümkün olmadığı durumunda aynı cins ve evsaftaki 2017 model bedelinin müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir...
Somut olayda davacı taraf gizli ayıp iddiası ile aracın misli ile değiştirilmesini talep etmektedir. Bu kapsamda malın gizli ayıplı olduğunun, ayıbın süresi içerisinde davalıya bildirildiğinin davacı tarafından ispat edilmesi gerekir....
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, satıma konu ticari aracın üretimden kaynaklı ayıplı olduğu, ayıpların gizli ayıp niteliğinde olmadığı, araçtaki ayıbın süresinde satıcıya bildirildiği, araç üzerindeki açık ayıpların aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini yahut araç bedelinin iadesini gerektirmediği, aracın satış anındaki değer kaybının aracın satış değerinin %15'i tutarında ( 8.096,57 TL ) olacağı, davacının talebi ürün değişimi olsa da "çoğun içinde az da vardır" kuralı gereğince, davacı yararına, aracın satış anındaki değer kaybı bedelinin davalıdan tahsilinin uygun olacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, aracın yenisi ile değiştirilmesi talebinin reddine, 8.096,57 TL alacağın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Balgat Şubesinden satın alındığını, söz konusu araca 07.12.2013 tarihli fatura ile 1.429,80 euro, 09.12.2013 tarihli fatura ile 1.535,84 euro, 16.12.2013 tarihli fatura ile 1.850,58 euro, 19.12.2013 tarihli fatura ile 3.825,32 euro bedelli aksesuarlar takıldığını, aracın satın alındığı tarihten bu yana fren balatalarından gelen ötme sesi kesilmediği gibi "Touchscreen" ekranın kararıp hiç bir verinin gözükmediğini, bu arızaların giderilmesi için aracın defalarca servise götürüldüğü halde herhangi bir sonuç alınamadığını, arızaların nedeninin bulunamadığını, bunun üzerine ihtarname keşide edilerek malın ayıplı olması nedeniyle sözlemeden dönüldüğünü, 30 gün içinde aracın ayıpsız aynı aksesuarlara sahip misli ile değiştirilmesi mümkün olmadığı takdirde araç ve aksesuar bedelinin iadesinin talep edildiğini, ancak herhangi bir geri dönüş yapılmadığını, davalı tarafından dava konusu aracın gizli ayıplı olarak davacıya satıldığını ileri sürerek ayıplı olarak satışı yapılan ... plakalı 2013 model...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalıdan 25.08.2017 tarihinde 63.000 TL bedelle Dacia Yeni Sandero Stepway 1.5 dci 90 bg marka ve modelde araç satın aldığını, araçta boya ve değişen olmaması ve görünürde hiç bir sorununun bulunmaması nedeniyle satın aldığını, araca ek paketler nedeniyle 2.250 TL daha ödeme yapıldığı, zaman içerisinde araçta ortaya çıkan gizli ayıplar nedeniyle davalıya noter aracılığı ile ihtar çekilerek aracın misli ile değişimini talep ettiklerini ancak olumlu dönüş yapılmadığından aracın gizli ayıplı olması nedeniyle misli ile değişimine, bunun mümkün olmaması halinde güncel piyasa değerinin ve ihtar masrafının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
-KARAR- Davacı vekili, davalının ayıplı araç satışı iddiasına dayanarak yenisi ile değiştirilmesi talebini içeren davanın kabul edildiğini, bu karar ile ayıplı aracın fiilen müvekkiline teslim edildiğini, icra takibine konu aracın aynının piyasada bulunmaması ve misli ile değiştirmenin mümkün olmaması nedeni ile aracın kıymet takdiri yapılarak icra mahkemesince bedelinin belirlendiğini, belirlenen bedel üzerinden motorlu taşıtlar vergisinin müvekkili şirket tarafından dava ve talep hakkı saklı tutularak ödendiğini, yapılan ödeme ile aracın müvekkili adına kayden devrinin gerçekleştiğini, ancak davalı adına ödenen 5000 YTL bakımından davalının haksız zenginleştiğini ileri sürerek şimdilik 1000 YTL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (“HMK”) 121. ve 318. maddeleri uyarınca davacının delillerini davalıya tebliğ etmekle yükümlü olduğunu, hal böyleyken, davacının dilekçesinde delil olarak gösterdiği belgelerin tebliğ edilmediğini, bu kapsamda savunma haklarının ihlal edildiği izahtan vareste olduğunu, araçta var olan arızaların davacının garanti kapsamında ücretsiz onarım hakkını kullanması ile giderilmiş olup, davacının halihazırda aracı sorunsuz olarak kullanmakta olduğunu, dolayısıyla aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebi hukuka aykırı olduğunu, Aracın ayıplı olduğunu kabul anlamına gelmemek üzere davacının, ayıpsız misli ile değişim talebinin kabul edilemeyeceğini, zira tüketicinin seçimlik hakkını “orantısız” şekilde kullanması yerleşik Yargıtay kararları ile sabit olduğu üzere kabul edilemeyeceğini, Ayıba yönelik itirazlarımız baki kalmak kaydıyla, davaya konu araç üzerinde haciz şerhleri olup olmadığının araştırılması gerektiğini, zira...
6502 Sayılı Yasanın 11/3 maddesinin uygulanabileceği davacının seçimlik hakkını misli ile değişimi yönünde kullanmasında hukuka ve menfaatler dengesine aykırılık görülmeyerek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiştir. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun üçüncü kısmının ayıplı mallara ilişkin bölümünün; 8.maddesinde; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....