"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 31.07.2013 tarihinde davalıdan dava konusu otomobili satın almış olduğunu, dava konusu aracın bagaj kapağının iç kısmında macun kopması kaynaklı ayıplı olarak kendisine teslim edildiğini ileri sürerek halihazırda gizli ayıplı olan dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini istemiş; yargılama sırasında davasını ıslah etmek suretiyle seçimlik hakkını satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim talebi olarak değiştirmiştir. Davalı dava konusu aracın ayıplı olmadığı gerekçesiyle davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Açıklanan bu sebeplerle tüketicinin haklı davacı kabul edilerek ayıplı aracın davalı tarafından aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine, Dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün bulunmaması halinde (fatura bedeli olan 67.000,00- TL'den aşağı olmamak üzere) İİK'nun 24. md. gereğince işlem yapılmasına karar verilmiştir ..." şeklindeki gerekçe ile, Davanın kabulü ile, davacı tarafından 05/12/2018 tarihli fatura ile satın alınan Ford Courıer Base Van 2018 model NM0WXXTACWJP23755 motor seri nolu ayıplı aracın davalı tarafından aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine, dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün bulunmaması halinde (fatura bedeli olan 67.000,00- TL'den aşağı olmamak üzere) İİK'nun 24. md. gereğince işlem yapılmasına, dair karar verilmiştir....
Aracın ayıplı olup olmadığı ayıplı ise ayıbın gizli mi yoksa açık ayıp mı olduğunu tespiti için dosya bilirkişiye verilmiş alınan raporda araçta bahsi geçen arızanın halen devam ettiği, onarımının yapılamadığı, bu arızanın kullanımdan kaynaklanamayacağı, bu haliyle araçtan beklenen faydanın elde edilemeyeceği, tamirinin ise yaklaşık 250.000 TL tutacağı bildirilmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe Eldeki dava ayıp nedeniyle malın misliyle değişimi talebidir. Davacı vekili müvekkilinin aldığı aracın ayıplı olduğunu öne sürmüş davalı ise aracın ayıplı olmadığını ayrıca ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmediğini öne sürmüştür. Taraflar arasında çözülmesi gereken ilk sorun aracın ayıplı olup olmadığı ayıplı ise niteliği; ikinci sorun ise ihbar külfetinin yerine getirilip getirilmediğidir. TTK m.23/3'e göre ticari bir satıma konu bir malda ayıp var ise açık ayıplar için 2 hemen belirli olmayan ayıplar için 8 günlük inceleme ve ihbar külfeti öngörülmüştür....
Maddesi: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E. 2005/4- 487 K. 2005/553 T: 05.10.2005 sayılı kararında: anlaşılacağı üzere dava konusu talep zamanaşımına uğramış olduğundan davanın usulden reddi gerektiğini davacı talebi, hak-nesafet kurallarına ve hakkaniyet ilkesine aykırılık, taraflar arasındaki hak ve menfaat dengesinde orantısızlık teşkil ettiğinden ve ayrıca aracın ayıpsız misli ile değişiminde imkansızlık olduğundan, davacı aracın ayıpsız misli ile değişimini talep edemeyeceğini 6502 sayılı yasanın 11/1 ve 11/3 maddesine göre; aracın misli ile değişim talebinin, "imkân varsa” ve "orantısız güçlükleri beraberinde getirmiyorsa" şartına bağlı olduğu, dolayısıyla aracın ayıpsız misli olmadığı durumda, davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin yerine getirilmesinin imkansız olduğu ve yasal olarak mümkün olmadığının ortada olduğunu 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 227. maddesi uyarınca da; ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullanabilmesi, "imkan varsa" şartına bağlandığını Alıcının...
ve jenerasyon işlemi yapıldığını, 25/10/2018 tarihinde yağ filtresi montajından kaynaklı kaçak nedeniyle yağ ve filtrenin değiştirildiğini, 25/01/2019 tarihinde yağ değişimi gerekli ve motor arıza ikaz lambasının yandığını, 02/02/2019 tarihinde motor arıza lambası yandığını, 21/02/2019 tarihinde yağ değişimi ikaz lambasının yandığını, ertesi gün park pilot arıza gösterdiğini, 14/03/2019 tarihinde motor yağı değişim ikaz lambası yandığını ve sürekli arızalanan aracın ayıplı çıktığını ileri sürerek; aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, ayıpsız mislinin temin edilememesi halinde satış bedeli olan 100.000 TL'nin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir....
tekrar etmesi nedeni ile garanti belgesi yönetmeliğinde belirtilmiş olan tüketicinin seçimlik haklarının kullanımı konusundaki şartların somut olayda mevcut olduğunu, aracın hali hazırda davacı tarafından kullanıldığının tespit edildiğini, piyasa rayiçlerinde yapılan araştırma sonucu mevcut aracın kullanılmışlık düzeyiyle bugünkü ayıpsız araç değerinin 130.000,00 TL olacağını ve mevcut ayıplı durumuna göre aracın bugünkü değerinin 100.000,00 TL olacağı kanaatiyle değişim mümkün değilse mahkemenin aracın hali hazırda kullanılıyor olması sebebiyle indirim yapılması mümkün olduğuna dair rapor beyan edildiği görülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava; davacı tarafça davalıdan satın alınan aracın gizli ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak aracın misli ile değiştirilmesi, bunun mümkün olmaması halinde aynı özelliklerdeki aracın dava tarihi itibariyle sıfır olarak üretilmesi halinde sıfır araç ücretinin tespiti ve tahsili istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Dava dilekçesi ekinde yer alan satım sözleşmesine konu araca ait fatura fotokopisinin incelenmesinden aracın fatura bedelinin 140.715,81 TL olduğu, davacının öncelikli talebinin aracın ayıplı olması nedeniyle misli ile değiştirilmesi olduğu anlaşılmıştır. Davacı yanca dava dilekçesinde harca esas değer olarak 1.000,00 TL gösterilmiş ve dava bu harç miktarı ile görülüp sonuçlandırılmıştır....
hatasının normal bir kullanıcı tarafından aracın satın alınması aşamasında fark edilmesinin mümkün olmadığı, arızaların servis tarafından garanti kapsamında giderilmeye çalışıldığı, arızanın niteliği nedeniyle araçtan faydalanamamanın süreklilik arz ettiği ve sonuç olarak aracın imalattan gizli ayıplı olduğu” kanaatine varıldığını, ayıplı mal tanımı göz önüne alındığında, aracın sahip olması gereken özellikleri tanımadığını, beklenen faydayı sağlamadığını, misli değişimi için ihtar çekildiğini belirterek; müvekkili ......
Ne varki; dosya içindeki belgelerden ve davaya konu aracın ruhsat bilgilerinden, aracın dava tarihi itibariyle davacılardan T1 adına kayıtlı olup satış sözleşmesinin de bu davacıyla akdedildiği anlaşılmaktadır. Başka bir anlatımla davacı T2' un, davalı firma ile davacı T1 arasındaki satış sözleşmesinin tarafı olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davacı Serdar' ın taraf olmadığı satış sözleşmesi nedeniyle davada aktif husumet ehliyeti yoktur....
Mahkemece, "...Davacı, davalıların satıcısı ve imalatçısı oldukları aracın ayıplı ayıplı olduğu iddiası ile misli ile değişim mümkün olmadığı taktirde bedel iadesi talebinde bulunmuştur. Davalı ise davanın görevli ve yetkili mahkemede açılmadığını ve ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını iddia etmiştir. Satış tarihi itibari ile uygulanması gereken 6502 Sayılı Kanun'un 8. maddesine göre; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır."...