Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle, mahkemece rapor ibraz eden bilirkişinin görüşüne başvurularak dava konusu araçta davacı tarafından yapılan tespit işleminde gösterilen hususların ayıp olup olmadığı, ayıplı ise gizli ayıp olup olmadığı, gizli ayıplı ise, belirlenen ayıba göre satış tarihi itibarıyla ayıplı haldeki değeriyle, ayıpsız haldeki değerinin ne olduğu belirlenerek ve Yargıtay'ın ve Dairemizin kararlılık kazanan nispi metod yöntemine göre ( (Ödenecek indirilmiş ücret =(Kararlaştırılan ücret x Ayıplı ücret) /Ayıpsız değer) de hesaplama yapılarak satış bedeli olan 36.800,00 TL'den indirilecek miktarın tespiti için ek rapor alınmalı, ve sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerekirken, onarım bedelini belirleyen rapora göre hüküm kurulması doğru olmamıştır....

Oysa yukarıda açıklandığı gibi dava konusu dairenin satın alındığı tarih gözetilerek, satış bedelinden indirilmesi gereken miktarın bu metoda göre belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereklidir. O halde, mahkemece, bilirkişi kurulundan ek rapor alınmak suretiyle, satış tarihi itibariyle dairenin ayıpsız rayiç değeri ile ayıplı rayiç değeri ayrı ayrı belirlenmeli, belirlenecek bu miktarlar birbirine oranlanmalı, tespit edilecek bu oran da taraflar arasında gerçek satış bedeline uygulanarak, satış bedelinden indirilmesi gereken miktar bu şekilde belirlenmeli, davacı talebi ile tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek bir karar verilmelidir. Açıklanan husus gözardı edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

    Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır. Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybı denetime olanak vermeyecek şekilde belirlenmiştir. Bilirkişi raporu hüküm vermeye yeterli değildir....

      Davalı şirkete zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı aracın davacı aracına çarpması nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı davacının gerçek zararı olup davalı ... şirketinin değer kaybından sorumlu tutulması gerekirken yazılı gerekçe ile aracın zorunlu trafik sigorta şirketi olan.... yönünden davanın husumet yönünden reddi doğru görülmemiştir. 3-Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır. Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybı denetime olanak vermeyecek şekilde belirlenmiştir. Bilirkişi raporu hüküm vermeye yeterli değildir....

        Sigorta A.Ş. den yaptırılmış olup, söz konusu sigorta şirketinin de işbu davada Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası gereği davalı olarak gösterilmesi gerekmiştir." şeklinde beyanda bulunarak bilirkişi marifeti ile tespit edilecek değer kaybı ve gün kaybı masrafları tespit edildikten sonra artırılmak kaydı ile maddi hasarlı trafik kazası sonucunda müvekkilimin maliki bulunduğu ...... plakalı ...... marka araçta meydana gelen şimdilik 1000 TL değer kaybının ve aracın toplam 45 gün süren tamir süresi için gün kaybı olan 1000 TL’nin dava tarihinden yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;“Müvekkil şirket tarafından, 11/07/2020-11/07/2021 tarihleri arasında geçerli olmak üzere, .........

          Davalı tarafın dava açılmadan önce 11.01.2018 tarihinde ödediği 6.440,39 TL'nin ödeme tarihindeki TCMB efektif satış kuru üzerinden EURO''ya çevirirken 11.01.2018 tarihli TCMB efektif satış kuru 4.5437 iken mahkemece kurun 3,8045 olarak alınması hatalı olmuştur. Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır. Bu nedenle değer kaybı hesabının fark yöntemi yerine sigorta genel şartlarına göre yapılması doğru olmamıştır....

          Davalı tarafın dava açılmadan önce 11.01.2018 tarihinde ödediği 6.440,39 TL'nin ödeme tarihindeki TCMB efektif satış kuru üzerinden EURO''ya çevirirken 11.01.2018 tarihli TCMB efektif satış kuru 4.5437 iken mahkemece kurun 3,8045 olarak alınması hatalı olmuştur. Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır. Bu nedenle değer kaybı hesabının fark yöntemi yerine sigorta genel şartlarına göre yapılması doğru olmamıştır....

            Mahkemece aracın karıştığı bu kazalar nedeniyle oluşan değer kaybının bilirkişi marifetiyle tespit edilerek, bu miktarın araç satış bedelinden mahsubuna karar verilmesi gerekir. Hal böyle olunca; davacının araçla karıştığı kazalar nedeniyle oluşan değer kaybının tespiti için bilirkişilerden ek rapor alınarak oluşan değer kaybının satış bedelinden mahsubuna karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davalılar vekili 16/11/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesi ile; davalı T4 pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, dava konusu aracı vekil sıfatıyla davacıya sattığını, sözleşmenin tarafı olmadığını, davacının aracı gözden geçirme ve bildirim yükümlülüğünü ihlal ettiğini, davacının iddia konusu yaptığı ayıp ile beyanlarının örtüşmediğini, dosyaya sunulan bilirkişi raporlarının hatalı olduğunu, davacının değer kaybı istemi olmadığı halde mahkemenin talepten fazlasına hükmettiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı araç bedeli ile tamir masrafları ve manevi tazminat istemlidir....

              Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2. el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır. Somut olayda hükme esas alınan ATK raporunda araçtaki değer kaybı denetime olanak vermeyecek şekilde belirlenmiştir. Bilirkişi raporu hüküm vermeye yeterli değildir. Aynı zamanda davacıya ait aracın davaya konu 25.09.2012 tarihli trafik kazasına ve 16.06.2011 tarihli önceki trafik kazasına ilişkin hasar dosyaları getirtilmemiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz....

                UYAP Entegrasyonu