Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan 30.07.2009 tarihinde yeni üretim ve 2010 model olarak satın aldığı ... marka otomobilin ilk tescilinin müvekkilince yapıldığını, yaklaşık iki yıl sonra müvekkilinin bu aracı 19.07.2011 tarihinde dava dışı ...Ltd.Şti.'ne sattığını, bu satış sonunda aracın 2010 model olmadığını, 2008 yılı Ekim dönemi üretilmiş ve 2009 model bir araç olduğunun ortaya çıktığını, model düşüklüğü nedeniyle alıcının satış bedeline itiraz ettiğini ve satış bedelinden bakiye olan 25.000,00 TL'sini ödemediğini, aynı alıcının ayrıca aracın kapılar dışında tüm sağ cephesinin de boyanmış olduğunu tespit ettirdiğini, bu hususun satıştan önce davacı tarafından 25.10.2010 tarihinde aracın sağ ön kapısında meydana gelen tahribat nedeniyle davalıya ait servisten araç tamir edilirken yanlışlıkla yapılmış olduğunu, aracın boyanmasından dolayı değer kaybına uğradığını, müvekkilinin ve firmasının itibarının zedelendiğini ileri sürerek, aracın satıldığı dava dışı .......

    , dava konusu ile birebir aynı nitelikte olan farklı mahkemelerde görülen davalarda yerel mahkemelerin davayı reddettiğini yada ücretsiz onarımına hükmettiğini, aracın kullanımından dolayı oluşan hasar ve yıpranma payı ile araçta meydana gelen değer kaybı tutarının araç bedelinden mahsup edilmesi gerekirken bu hususun gözardı edildiğini, araç ve kaza kayıtları üzerinde inceleme yapılarak değer kaybı, yıpranma, hasar, araçta kullanım nedeniyle elde edilen menfaat bedellerinin hesaplanması gerektiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir....

    Mahkemece davanın kabulü ile,aracın yenisi ile değiştirilmesine,davacının kusuru nedeniyle araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı bedelinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-DavacI, aracın kaporta aksamında boya soyulmaları nedeniyle ortaya çıkan ayıpa dayalı olarak aracın yenisi ile değiştirilmesini talep ettiği,mahkemece 21.03.2008 tarihinde yapılan keşif sırasında aracın hasarlı vaziyette serviste bulunduğu ve tamiratının yapılmadığının tespit edildiği ve bu keşfe ilişkin bilirkişi tarafından mahkemeye ibraz edilen 01.10.2008 tarihli raporda aracın hasarlı olduğu gözönüne alınarak araçta meydana gelen hasar bedeli ve bu hasar nedeniyle oluşan değer kaybı hesaplanmıştır...

      Mahkemece açıklanan bu husus gözardı edilerek, davalı Petrol Ofisi A.Ş. yönünden husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....." şeklindedir. Davalı T5 vekili her ne kadar hatalı yakıt nedeniyle araçta değer kaybı olmadığını ileri sürmüş ise de dosya kapsamında alınan bilirkişi raporundan hatalı yakıtın neden olduğu hasarın yanı sıra aracın 3 yaşında olması, kısa süre içerisinde motor değişimi yapılmış olması nedeniyle 2.500,00 TL'lik değer kaybının da bulunduğu bu nedenle değer kaybına yönelik istinaf talebinini yerinde olmadığı anlaşılmaktadır....

      Araçta kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybı, konusunda uzman bilirkişi tarafından saptanmalı ve bu değer kaybı, davalı taraftan tahsiline karar verilen miktardan düşülmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde, aracın değer kaybı dikkate alınmaksızın hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı Renault Mais A.Ş yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 8.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Tic. ve Aş.'ye tamire götürüldüğünü ve araca 1.042,36 TL masraf yapıldığını, tamir üzerinden ortalama bir ay bile geçmeden aracın sürekli stop etmesi üzerine araç tekrar Opel Servisi İnciroğlu Otomotiv San. Tic. ve Aş.'...

        Satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde, doktrinde, "mutlak metod", "nisbi metod" ve "tazminat metodu" adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan "nispi metod" olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. (Bkz. Yargıtay 13.HD. T.26.12.1997, E.1997/7580; K.1991/10870). Bu metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Somut olayda da, satış bedelinden indirilmesi gereken miktarın bu metoda göre belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereklidir....

          T.26.12.1997, E.1997/7580; K.1991/10870).Bu metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Somut olayda da, satış bedelinden indirilmesi gereken miktarın bu metoda göre belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereklidir....

            T.26.12.1997, E.1997/7580; K.1991/10870).Bu metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Somut olayda da, satış bedelinden indirilmesi gereken miktarın bu metoda göre belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereklidir....

              T.26.12.1997, E.1997/7580; K.1991/10870).Bu metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Somut olayda da, satış bedelinden indirilmesi gereken miktarın bu metoda göre belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereklidir....

                UYAP Entegrasyonu