DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava; davacının davalı Otomat Mot.Araç.Tic.Ltd.Şti'nden satın aldığı dava konusu aracın ayıplı olduğu iddiasıyla aracın yenisiyle değiştirilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda yukarıda açıklanan gerekçe ile; davacının davasının kabulüne, dava konusu aracın davalılar tarafından ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiş, karara karşı davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Üç kişilik teknik bilirkişi heyetiyle keşif yapılarak alınan raporda, uyuşmazlığa konu araçtaki yağ eksiltme probleminin üretimden kaynaklı olduğu ve aracın gizli ayıplı mal olduğunun tespit edildiği, bu nedenle imalattan kaynaklanan arızaların davacı/alıcının kullanım amacı bakımından beklediği faydaları ortadan kaldıran ve değerini azaltan ayıp olduğu, davacının seçimlik haklarından misli ile değişim hakkını kullanmak istediği anlaşıldığından, aracın ayıpsız misli ile değişime karar vermek gerekmiştir....
Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi aracın ayıpsız misli ile değişimi, bunun mümkün olmaması halinde ise araç bedelinin iadesine hükmedilmesi yönündedir. Davalının bu talebinin terditli bir talep mahiyetinde değerlendirilmesi halinde terditli taleplerden öncelikli olanı ise dava dilekçesinde ilk olarak ileri sürülmüş olması hasebiyle dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimi talebidir. Bu minvalde somut olay değerlendirildiğinde tüketicinin seçimlik hakkını misli ile değişim yönünde kullanmış olduğunun kabulü gerekir. Dava konusu otomobilde var olduğu iddia edilen arızanın üretimden kaynaklı gizli ayıp mahiyetinde olup olmadığının tespiti ulaşılacak sonuç itibariyle büyük önem arz etmekte olup, bilirkişi raporu bu yönüyle hüküm kurmaya elverişli olmayıp, hükme esas alınamaz....
Noterliği'nin 04/10/2017 tarih ve 26351 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ayıplı aracın ayıpsız misli ile değişimi ve masraflarının 3 gün içinde ödenmesini talep ve ihtar etmelerine rağmen, davalılardan herhangi bir yanıt alamadıklarını, bir aracın henüz 55970 km'deyken triger zincirinin kopması kabili telif bir durum olmadığını, aracın gizli ayıplı olduğunu, bu gizli ayıbın, araç defalarca servise gitmesine rağmen davalılarca ağır ihmal ve kusurla tespit edilemediğini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik, gizli ayıplı 34 XX 296 plakalı aracın iade alınarak, iade ve değişime dair tüm masrafları davalılara ait olmak üzere 0 km ayıpsız misli ile değiştirilmesini, ayıplı malın neden olduğu zararlar kapsamında 3.823,00 TL kiralık araç masrafı, 295,00 TL çekici masrafı, 392,15 TL demonte durumdaki motor ve şanzuman parçaları taşımak için satın alınan plastik kutular ve koruyucu örtü bedelinin ihtarname tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve...
Raporda bildirilen bedeller arasındaki fark hak ve menfaat dengesini aşırı ölçüde bozacak seviyede olmamakla birlikte birlikte davacının talebinin araç değişimi olduğu dikkate alınarak bedel iadesi yerine aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle "Davacının davasının KABULÜNE, 2017 Model Toyota Hilux D/Cab 4x2 Marka, MR0GB3DD901005104 şase nolu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, davaya konu aracın davalılara iadesine," şeklinde karar verilmiş karara karşı T4 Şirketi vekili ile T6 A.Ş. vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde: yargılama sırasında alınan makine bilirkişisi raporunda dava konusu sıfır olarak satın alınan aracın ön kapısı boyalı şekilde verildiği ve gizli ayıplı olduğunun belirlendiği, emsal kararlarda da belirtildiği üzere sıfır olarak araç alan tüketicinin yüksek meblağ ödeyerek sıfır olarak aldığı aracın ayıpsız ve kusursuz olduğu kanaatiyle satın alma işlemini gerçekleştirdiği ve en üst düzey ekonomik fayda sağlamak istediği dolayısıyla davacı tarafından dava konusu aracın alınması ile yeni bir araç alınmasındaki amaç ve beklentilerin karşılanmadığı, aracın ekonomik değerini azaltan böyle bir ayıba tüketicinin katlanmasının beklenemeyeceği mahkememizce değerlendirilmiş ve davacının seçimlik hakkını ayıpsız misli ile değişim yönünde kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olmadığı, ayıpsız misli ile değişim talebinin hakkaniyete uygun düştüğü emsal yargı yararlarının da bu yönde olduğu anlaşılmakla davanın kabulü, şartları oluşmayan kötü niyet...
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; araçtaki arızanın kullanım hatasından kaynaklanmadığı, üretim hatası olduğu, davacının ayıplı malın iadesi ve ayıpsız misli ile değiştirilmesi isteminde haklı olduğu, davacının 2016 yılı vergi kayıtlarından ticari taksi ile yaptığı iş nedeniyle kar elde edemediği gerekçesiyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya teslim edilmesine, ayıplı aracın davacı tarafından davalılara iadesine, maddi tazminat istemli talebin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Maddesine göre imalata dayalı satış sırasında basit bir inceleme ile anlaşılamayacak ve aracın kullanılması ile ortaya çıkacak tüketiciden kaynaklanmayan gizli ayıplı mal niteliği taşıdığı --’ gerekçesiyle ‘’1-6502 sy. 8/1. Maddesi gereği dava konusu aracın ayıplı olduğunun tespitine, 2-6502 sy. 11. Maddesi gereği davacı ve davalı arasındaki satış sözleşmesinin feshi ile araç satış bedeli olan 114.017,50-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 3-Ayıplı aracın davalıya üzerinde herhangi bir sınırlama olmaksızın ayıpsız olarak davalıya iadesine..’karar verilmiş; karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge adliye mahkemesince; ‘--davalının araçta ayıp bulunmadığına ilişkin istinaf sebeplerinin reddi gerekmiştir....
Maddesine göre imalata dayalı satış sırasında basit bir inceleme ile anlaşılamayacak ve aracın kullanılması ile ortaya çıkacak tüketiciden kaynaklanmayan gizli ayıplı mal niteliği taşıdığı --’ gerekçesiyle ‘’1-6502 sy. 8/1. Maddesi gereği dava konusu aracın ayıplı olduğunun tespitine, 2-6502 sy. 11. Maddesi gereği davacı ve davalı arasındaki satış sözleşmesinin feshi ile araç satış bedeli olan 114.017,50-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 3-Ayıplı aracın davalıya üzerinde herhangi bir sınırlama olmaksızın ayıpsız olarak davalıya iadesine..’karar verilmiş; karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge adliye mahkemesince; ‘--davalının araçta ayıp bulunmadığına ilişkin istinaf sebeplerinin reddi gerekmiştir....
Davalı; aracın ayıplı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....