Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tazminat talebine ilişkindir. Dava konusu satım ilişkisinin taraflar arasında olduğu, davacı tarafında davalıya mal satıldığı ve satılan malların davalıya teslim edildiği yapılan tahkikatla anlaşılmıştır. Mahkemece, satılan malların bir kısmına ilişkin usulüne uygun ayıp ihbarı bulunduğu ve bu malların gerçekten ayıplı olduğu gerekçesiyle ayıplı mallara ilişkin ödeme talebi reddedilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak dosya içeriğindeki belgelerden davalı alıcı tarafından davacıya usulüne uygun ayıp ihbarı yapılmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle mahkemenin ayıp ihbarının usulüne uygun olduğu şeklindeki kabulü dosya içeriğine uygun değildir. Mahkemece ayıp ihbarının usulüne uygun yapıldığı gerekçesiyle davacının bir kısım satış fatura bedellerinin tahsili talebinin reddedilmesi doğru olmamış, yerel mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir....

    İDDİA VE TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ... ... plakalı aracın davalıdan İzmir ilinde .../.../... tarihinde satın alındığı, aracın Ankara iline götürüldüğü, bu sırada araçta arıza uyarısı ve harici seslerin duyulduğu, bunun üzerine aracın servise götürüldüğü, serviste yapılan incelemede aracın bazı parçalarının hasarlı olduğu, orjinal olmadığı ve ayıplı olduğunun tespit edildiği, bu kapsamda dava dışı servise ödemeler yapıldığı, davalının bu durumu satış aşamasında gizlediği, gizli ayıp nedeniyle yapılan harcamanın davalı tarafından tazmin edilmesi gerektiği, ayrıca davalının aracın kullanılamadığı süre nedeniyle meydana gelen zarar ve satış bedeline etki eden ayıp nedeniyle bedel indiriminden sorumlu olduğunu belirterek davalıdan 126.007,49 TL'nin tahsil edilmesini talep etmiştir....

      Mahkemece toplanan delillere,benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı tarafından davalıdan satın alınan iki adet konteynerda elektrik tesisatından kaynaklı olarak meydana gelen yangın nedeniyle davacının 16.400,00 TL zarar gördüğü, yangının konteynerlardaki gizli ayıptan kaynaklandığı, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunduğu, sözleşmeden dönmeye ve satım bedelinin iadesini talebe hak kazandığı , davacının elinde bulunan konteynerların hurda bedeli indirimi ile birlikte 10.000,00 TL satım bedeli tutarı ve ayıp dolayısıyla uğradığı zararlar nedeniyle 6.400,00 TL davacıdan talep edebileceği, manevi tazminata ilişkin talebinin ise koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş,hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık satım konusu malın ayıplı olduğu ve ayıp nedeniyle yanması sonucu uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Öncelikle malın ayıplı olduğunu mal üzerinde inceleme yapılarak tespit edilmelidir....

        Karar sayılı dosyada yine keşif yolu ile alınan 14.10.2010 tarihli bilirkişi raporunda vinçte açık ayıp bulunduğu,ancak davalı yüklenicinin uğranılan zarardan sorumlu tutulamayacağı açıklanmış,itiraz üzerine başka bir heyetten alınan 17.09.2012 tarihli bilirkişi raporunda da açık ayıp bulunduğu ve davalının zarardan sorumlu tutulması gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece daha önce alınan bilirkişi raporlarının çelişkili olduğu,tarafların bu raporlara itirazları nedeniyle yeniden keşif yapılarak rapor alınması gerektiği ancak vinçin davacı tarafından hazır edilmemesi nedeniyle keşif yapılamadığı sonuçta davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile dava reddedilmiş ise de önceki dosyalarda saptanan olguların dosya üzerinden alınacak bilirkişi raporu ile değerlendirilmesi mümkün olduğundan bu şekilde rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi yerine eksik inceleme ile asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış davacı yararına bozulması gerekmiştir....

          Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporlarında ortak alanlarda ve daire içerisindeki açık ayıplı, gizli ayıplı ve eksik imalatlı işlerin maliyetleri belirlenmiş ve gizli ayıp, açık ayıp ve eksik imalatın dava tarihi itibari ile toplam bedeline hükmedilmiş ise de; eksik işlerin, açık ayıptan ayrı olarak değerlendirilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Eksik işlerin yapılmamış olmasının davacının satın aldığı bağımsız bölümün ekonomik değerini düşüren açık ayıp niteliğinde olduğu, davalının bu ayıbı gizlemek için de herhangi bir hileye başvurmadığı, davacının bu ayıplardan bağımsız bölümü teslim aldığı tarihte kolayca bilgi sahibi olabileceği kuşkusuzdur. Davacının teslim aldığı bağımsız bölüm nedeniyle, 4077 sayılı Kanun’un 4. maddesi gereğince malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde davalıya ayıp ihbarında bulunmadığı da anlaşılmaktadır....

            SHM' de 2015/70Değişik İş numaralı dosya ile tespit davası açtığını, toplam 54 madde eksikten ötürü davacının mağdur edildiğini beyanla maddi ve manevi tazminat talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından davalıya yönelen bir ayıp iddiası bulunmadığını, davacının daireyi teslim alırken teslim tutanağına herhangi bir ihtirazi kayıt koymadığını, iddia ettiği ayıpların tamamının açık ayıp olabileceğini ve ihbar süresinin 30 gün olduğunu, davacı tarafın öncelikle iddia ettiği hususların müvekkilin sözleşmesel taahhütleri kapsamında olduğunu kanıtlaması gerektiğini, daha sonra bu hususlardaki eksiklik ve ayıp iddialarını kanıtlamasının gerektiğini, daire teslim tutanağı ve tespit dosyası tarihi gözetildiğinde ihbar külfetinin zamanında yerine getirilmediğinin ortada olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir....

              Burada üzerinde durulması gereken husus ayıbın açık ayıp mı gizli ayıp mı olduğu noktasında olup araçtaki ayıbın açık olduğu ve hukuki ayıbın davacı tarafça bilindiğine dair herhangi bir delilin bulunmadığı, dosya kapsamı itibariyle davacı tarafın bu hususu bilebilecek durumda olmadığı değerlendirilmiştir. Buna göre; araçta ayıp oranında bedel indiriminin hakkaniyete uygun olduğu anlaşılmakla temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davanın tazminat ödenmesine dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur....

                davacının bu ayıpları bağımsız bölümü teslim aldığı tarihte görebileceği ve tapu sicilinin aleni olması nedeniyle bu ayıplardan kolayca bilgi sahibi olabileceği, bu nedenlerle açık (görünür) ayıp niteliğinde oldukları kuşkusuzdur....

                  Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı-davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık gizli ayıp ihbarına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davacı taraf, davalı taraftan satın aldığı atık su borularının inşaatta kullanılmasından sonra ayıplı olduğunu öğrenir öğrenmez davalı tarafa noter kanalıyla ayıp ihbarında bulunmuş ve daha sonra da ayıp ve zararla ilgili tespit yapmıştır. Bu durumda ayıbın TTK.nun 25.maddesindeki usul ve şartlara uygun ve süresi içerisinde yapıldığının kabulü gerekir. Mahkemece bu yön gözardı edilerek olaya uygun düşmeyen yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı-birleşen dava davalısı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; dava konusu otomobili ile 11/09/2013 tarihinde seyir halinde iken aracın frenlerinin tutmaması nedeniyle kırmızı ışıkta bekleyen araca arkadan çarparak gerçekleşen trafik kazasında açılmayan hava yastıkları nedeniyle yaralandığını, aracı davalı ... den satın aldığını, bakımlarının davalı ... nin acentası olan diğer davalı ... Tic. A.Ş. tarafından yapıldığını, aracın hava yastıklarının açılmamasının gizli ayıp olduğunu, bu nedenle davalı ... nin sorumlu olduğunu, aracın periyodik bakımının düzgün yapılmaması nedeniyle davalı ......

                      UYAP Entegrasyonu