Bilirkişiler 28/09/2021 tarihli raporda, araçta gizli alıp olduğunu, kullanıcı hatası olmadığını, davacının 15/06/2020 tarihli ihtarname ile misli ile değiştirme hakkını kullandığını, davalının araca başka bir motor takip davacıya teslim ettiğini, davacının bu hali ile aracı teslim aldığını, davacının misli ile değişim talebinin mahkemenin takdirinde olduğun, dönme hakkının kullanıldığı hallerde mahkemenin durum haklı göstermiyorsa bedelde indirim veya onarım yönünde karar kurabileceğini ancak misli ile değişim hakkı kullanılan hallerde hakime takdir yetkisinin verilmemiş olduğunu, onarım hakkının kullanıldığını kabulü halinde araçta 50.000 TL değer kaybı oluşacağını, takdirin mahkemeye ait olduğunu belirtmişlerdir.Araç üzerinde ------rehin alacaklısı olduğuna dair kayıt görülerek, davaya rızası olup olmadığının tespiti için dava dışı rehin alacaklısına müzekkere yazılmasına karar verilmiş; müzekkere cevabı gelmemiş, davacı araçtaki rehnin kaldırıldığını belirtmiş; bu beyanın teyidi için...
Bilirkişiler 28/09/2021 tarihli raporda, araçta gizli alıp olduğunu, kullanıcı hatası olmadığını, davacının 15/06/2020 tarihli ihtarname ile misli ile değiştirme hakkını kullandığını, davalının araca başka bir motor takip davacıya teslim ettiğini, davacının bu hali ile aracı teslim aldığını, davacının misli ile değişim talebinin mahkemenin takdirinde olduğun, dönme hakkının kullanıldığı hallerde mahkemenin durum haklı göstermiyorsa bedelde indirim veya onarım yönünde karar kurabileceğini ancak misli ile değişim hakkı kullanılan hallerde hakime takdir yetkisinin verilmemiş olduğunu, onarım hakkının kullanıldığını kabulü halinde araçta 50.000 TL değer kaybı oluşacağını, takdirin mahkemeye ait olduğunu belirtmişlerdir.Araç üzerinde ------rehin alacaklısı olduğuna dair kayıt görülerek, davaya rızası olup olmadığının tespiti için dava dışı rehin alacaklısına müzekkere yazılmasına karar verilmiş; müzekkere cevabı gelmemiş, davacı araçtaki rehnin kaldırıldığını belirtmiş; bu beyanın teyidi için...
Otomotiv vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin satım sözleşmesinde aracılık yapması, üretici, satıcı, ithalatçı olmaması ve satış bedelini tahsil eden taraf olmaması itibariyle misli ile değişim ve bedel iadesi gibi yükümlülüklerin müvekkili şirkete yöneltilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle huzurdaki davanın öncelikle pasif husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, müvekkili şirkete davacı adına yapılmış bir ödeme bulunmadığını, müvekkilinin sadece aracılık yaptığını, davacının TTK ve TBK anlamında aracın güncel rayiç değerini talep gibi bir seçimlik hakkı bulunmadığından talebin reddinin gerektiğini, yasa gereği bedel iadesinin fatura bedeline ilişkin olup davacının aracın rayiç bedelinin tespiti ve tahsili şeklinde seçim hakkı bulunmayıp talebin açıklatılması gerektiğini, ayıp iddialarını kabul anlamına gelmemekle beraber davacının yasanın öngördüğü ayıp ve ihbar yükümlülüklerine uygun davranmadığını, delil tespitinin müvekkilinin gıyabında...
Somut olayda da dava konusu araç bedeli ile ayıp nedeniyle doğan değer kaybı dikkate alındığında, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim ya da bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK’nin 2 ve TBK’nin 227/4 maddeleri gözetilerek hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olmadığı değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken Bölge Adliye Mahkemesince yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu ... plakalı araç ... tarihinde davacı tarafından satın alındığını, araç, davacıya hasarsız, boyasız ve ayıpsız olarak teslim edildiğini, davacı aracı bu tarihten beri kullandığını, dava zamanaşımına uğradığını, Eğer iddia edilen ayıp varsa, bu ayıp davacının kullanımından kaynaklı kaza ya da araca yapılan bir darbeden meydana gelmiş olabileceğini, eğer bir kazaya karıştıysa araç, sigorta kapsamında onarılmış olma ihtimali bulunmadığını, aracın durumu misli ile değişime uygun olmadığını, bu nedenlerle haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ayıp nedeniyle misli ile değişim istemine ilişkindir. Taraflar arasında araç satımına dair ticari ilişki mevcut olup, davalı ... şirketinin ..., ......
Somut uyuşmazlıkta satışa konu aracın 2008 model ikinci el araç olduğu, satıcının üretici veya ithalatçı olmadığı nazara alındığında davalı için sözleşmeden dönülüp misli ile değişim yapılması orantısız güçlüğe sebebiyet vereceği, davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi hakkını kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olduğu, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirildiğinde aşırı bir dengesizliğe neden olacağı bu sebeple hakkaniyet gereği ayıp oranında bedelden indirim yapılmasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.Yapılacak bu indirim ayıbın niteliği ile orantılı olmalıdır. Ayıp nedeniyle satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde, doktrinde, "mutlak metod", "nisbi metod" ve "tazminat metodu" adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, Yargıtay tarafından uygulanan "nispi metod" olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir....
Davalı Mais T2 ve Satış A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; aracın genel garantisinin devam ettiğini, dava konusu araçta imalat hatasından bahsedileceyeğini, misli ile değişim seçimlik hakkının diğer üç seçimlik hak ile birlikte istenemeyeceğini, terditli taleple açılan davanın usule aykırı olduğunu, aracın halihazırda kullanıldığı ve kilometresinin arttığını, maldan yararlanmaya engel hali bulunmaması nedeniyle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İstinafa konu karar, Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07/06/2018 tarihli 2017/527 Esas, 2018/335 Karar sayılı davanın kısmen kabulüne yönelik kararıdır....
, dolayısıyla misli ile değişim ve aracın serviste tamiri sırasında araç mahrumiyetinden kaynaklanan maddi zararının davalıdan tahsiline yönelik talebinin yerinde olduğu kanaatine varılmıştır....
, dolayısıyla misli ile değişim ve aracın serviste tamiri sırasında araç mahrumiyetinden kaynaklanan maddi zararının davalıdan tahsiline yönelik talebinin yerinde olduğu kanaatine varılmıştır....
Davalı .... vekili; davacının ayıpsız misli ile değişim talebini sadece üretici ve ithalatçı firmaya karşı kullanabileceğini, bu nedenle husumet iddiasında bulunduklarını, dava konusu araçta üretimden kaynaklı herhangi bir ayıp bulunmadığını, davacının aracı satın aldıktan sonra sorunsuz bir şekilde kullandığını, davacının yasanın öngördüğü ayıp ve ihbar yükümlülüğüne uymadığını, davacının araç kullanımından elde ettiği faydaları ve hasarları nedeniyle meydana gelen değer kayıplarının da iade etmesi gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....