Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosunun 2014/64441 sayılı dosyasından gümrük kaçakçılığına konu edilmiş olması nedeniyle ihtiyati tedbir konulduğunu öğrendiğini, bunun üzerine 23/07/2014 tarihinde noter kanalıyla davalı satıcıya ayıp ihbarında bulunduğunu, davalının taleplerini yerine getirmediğini belirterek satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme seçeneğini kullanarak şimdilik davalıdan 1.000,00 TL bedel indirimi ve 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL de manevi tazminat talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanunu'nun 194 (T.B.K.nun 219 md.) ve devamı maddelerinde düzenlenen, ayıba karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Davacının, satın aldığı araçla ilgili olarak ... Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosunun 2014/64441 sayılı dosyası üzerinden ihtiyati tedbir konulmuştur....
Mahkemece; mahallinde yapılan keşif sonrasında bilirkişi heyetince tarafların itirazları da değerlendirilerek düzenlenen raporla maddi tazminata esas olarak dava konusu taşınmazda değer kaybının 377.220 TL, dava tarihi 31/12/2013 itibariyle mahrum kalınan kira miktarının 147.879,10 TL olarak belirlendiği, davacıların zararının toplamda 495.099,10 TL olduğu ,dava konusu somut olayda davacı tarafça manevi tazminat talep edilmesi için gereken şartlar mevcut olmadığı kanaatine varılarak davacının davasının maddi tazminat yönünden kabulüne; 495.099,10 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin reddine, davacının terditli asli talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalı ... Konut İmar Plan Turizm Ulaşım San. ve Tic....
hasarlı kazalar sebebiyle uğradığı değer kaybının belirlenmesi gerektiğini savunarak, davanın öncelikle yetkisizlik nedeniyle reddine, zamanaşımı süresinin dolması ve ayıp ihbarının zamanında yapılmamış olması nedeniyle davanın reddine, Davanın esasına girilmesi ve bilirkişi incelemesi yaptırılması halinde, aracın maddi hasarlı kaza geçirmesi nedeniyle uğradığı değer kaybının belirlenmesine, Kullanım ömrünü tamamlamış, hali hazırda 210.000 km’den fazla yol kat etmiş, periyodik bakımları yetkili servisler yaptırılmamış ve harici atölyelerde işlem görmüş dava konusu araçta iddia edilen sorunun üretimden kaynaklanmaması nedeniyle davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
şekilde yaptığını ispatlaması gerektiği Dava dilekçesinde her ne kadar ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerin satın alma tarihi belirtilmemekle birlikte, ayıp ihbarının satın alma tarihinden itibaren iki yıllık zaman aşımına uğradığı, ayıp ihbarının zamanaşımı süresi içinde yapıldığını ispat yükünün yine davacıda olduğunu, dava dilekçesinde ayıp, ayıp ihbarı ve zamanaşımı hakkında hiçbir somut vakıa ve delil ileri sürülmediği davanın bu yönden de reddinin gerektiğini, davada haksız fiilin şartları müvekkil şirket yönünden oluşmadığını, illiyet bağının yokluğu nedeniyle de haksız fiilin şartları oluşmadığından maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddinin gerektiğini, müvekkili şirkete isnat edilebilecek kusur olmadığını, haksız ve mesnetsiz davanın reddinin gerektiğini, soyut ve mesnetsiz iddialar içeren dava dilekçesi ve ekindeki -------- raporu incelendiğinde, müvekkil şirketin satıcı konumda olmadığını ve davacı ile hiçbir ticari ilişki içinde olmadığını, davacının ticari faaliyeti...
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı hizmet nedeniyle maddi manevi tazminat davası olup ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne 7.262TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
Ayıp bir malda ya da eserde sözleşme ve yasa hükümlerine göre normal olarak bulunması gereken niteliklerin bulunmaması ya da bulunmaması gereken bozuklukların bulunmasıdır. Başka bir anlatımla ayıp, eşyanın normal niteliklerden ayrılmasıdır. Kural olarak eser sözleşmelerinde ayıbın varlığı her türlü delille kanıtlanabilir. Uygulamada, ayıp, gizli-açık ayıp ayrımına tabi tutulmaktadır. Gizli ayıp, eserin tesliminden sonra genellikle kullanım sonucu kendini gösteren ve o eserde sözleşme ve dürüstlük kurallarına göre olmaması gereken farklılıklardır. Açık ayıp ise, yine sözleşme ve dürüstlük kurallarına göre eserde olması gerektiği halde fiilen mevcut olmayan vasıf eksikliğidir....
A.Ş. vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; Davacının ayıp iddiasını kabul anlamına gelmemek kaydıyla; davaya konu aracın ilk trafik tescil tarihinin 29/09/2016 olduğunu, buna göre iş bu davanın dava konusu aracın teslim tarihinden itibaren 2 yıllık zaman aşımı süresi geçtikten sonra açıldığını, bu nedenle davanın esasına girilmeden zaman aşımı yönünden davanın reddi gerektiğini, yine somut olayda ayıp iddiasına konu aracın motor değişimi sonrası 15/09/2020 tarihinde teslim edildiğini, davacı tarafça yasal süresi içerisinde herhangi bir ayıp ihbarında bulunulmayarak ayıp bildirim yükümlülüğüne uyulmadığını, bu nedenle davanın bu yönden esasa girilmeden dava şartı eksikliği nedeniyle reddi gerektiğini, davaya konu aracın üretimden kaynaklı ayıplı olduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını, buna dayanarak tazminat talebini yasada sayılan seçimlik haklardan biri ile birlikte talep etmeyerek sadece tazminat talep edilemeyeceğinin kabulü gerektiğini, davacı tarafın ayıp iddiasının haksız...
KARAR Davacı, davalıdan 26.000,00 TL’ye fırın satın aldığını, 6.000,00 TL karşılığı eski fırınını verdiğini,3.000,00 TL peşin ve toplamı 17.000,00 TL karşılığı sekiz adet çek verildiğini,fırından ‘fazla yakıt yakması,istim vermemesi ve ekmeği pişirmemesi” sebebiyle verim alamadığını,ayıp nedeniyle sözleşmenin feshedilerek yedi adet çekin ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir verilmesini,sözleşmenin iptal edilmesi ile ödenen peşinat ve çek bedellerinin iadesi,eski fırının yerine monte edilerek iadesini ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL maddi tazminat tahsili ile iadesi gereken ödemelere ödeme tarihinden itibaren tazminata dava tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasını istemiştir. Davacı, 31.07.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi zararı 40.220,00 TL arttırarak 41.220,00 TL’ye çıkartmış, müşteri kaybı zararından vazgeçmiştir. Davalı,davanın reddini dilemiştir....
Davalı, davacıların sözünü ettiği spor sahasına ilişkin bir taahhütleri olmadığını, aksinin kabulü halinde spor sahası eksikliğinin açık ayıp niteliğinde olduğunu ve derhal ihbarda bulunulması gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, asıl dava yönünden davacı ... 'in davasının kabulü ile 53.025 TL maddi tazminatın 3.000 TL'si dava tarihinden 50.025 TL'si 11/03/2016 ıslah tarihinden itibaren değişken avans faiz oranı uygulanmak sureti ile davalıdan tahsiline, davacı ...'nun davasının kabulü ile 100.500 TL maddi tazminatın 3000 TL'sinin dava tarihinden 97.500 TL'sinin 11/03/2016 ıslah tarihinden itibaren değişken avans faiz oranı uygulanmak suretiyle davalıdan tahsiline, davacı ...'nun davasının kabulü ile 112.500 TL maddi tazminatın 3000 TL'sinin dava tarihinden 99.500 TL'sinin 11/03/2016 ıslah tarihinden itibaren değişken avans faiz oranı uygulanmak suretiyle davalıdan tahsiline, davacı ...'...
Davalı Kiptaş T3 vekili, davaya konu taşınmazın sözleşmeye uygun teslim edildiğini, sonrasında ya da öncesinde müvekkiline ayıp ihbarında bulunulmadığını, zararın meydana gelmesinde müvekkilinin herhangi bir kusurunun olmadığını, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığından talebin zamanaşımına uğradığını ve 30 günlük süre içerisinde de bildirimde bulunulmadığından hak düşürücü sürenin geçtiğini beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Dava ayıplı taşınmazdan kaynaklı uğranılan maddi ve manevi zararın giderilmesi talepli açılan tazminat davasıdır. Taraflar arasında taşınmaz alımına ilişkin akdi ilişki kurulduğu hususunda uyuşmazlık yoktur....