Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Odası'ndan gerçekleştirmediklerini belirterek, hukuki ayıp ve devir işlemleri yapılmadığından akdedilmiş bulunan 07/08/2010 tarihli satış sözleşmesinin feshine, biçerdöverin davalılara iadesi ile ödenen 45.800-Euro karşılığı toplam 105.340-TL' nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalıların elinde bulunan toplam 58.000-TL bedelli 7 adet bononun iptaline ve iadesine, bu senetlerden dolayı müvekkillerinin borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılara usulüne uygun davetiyelerin tebliğ edildiği, ancak duruşmaya katılmadıkları gibi cevap dilekçesi de sunmadıkları anlaşılmıştır....

    Mahkemece davanın kısmen kabulü ile,dava konusu aracın davalıya iadesi ile 18.650 TL 'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline,fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş,hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava,taraflar arasında yapılan satış sözleşmesine konu aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmenin feshi ile satış bedelinin iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. Borçlar Kanunu’nun 194. maddesine göre satıcı,satılanın kullanım amacı bakımından kıymetini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan ayıplardan alıcıya karşı sorumlu olup,aynı kanunun 198. maddesi (6098 Sayılı B.K.’nun 223. maddesi) göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır....

      Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, söz konusu tıbbi malzemelerin niteliği gereği kullanıma uygun olmadığı, ayıplı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı ve davalı arasındaki sözleşmenin feshine, davacı tarafın Finansbank Erzurum şubesine ait 09/11/2015 vade, 0488095 nolu 9.023,00 TL meblağlı çek nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespitine, 2.203,20 TL'nin dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, 5.000,00 TL manevi tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, satım sözleşmesine konu üründeki ayıp nedeniyle sözleşmenin feshi ile uğranılan maddi manevi zararın tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında yazılı sözleşme olmadığından satıma konu tıbbi malzemelerin nitelikleri anlaşılamamaktadır....

        KARAR Davacı, davalıdan 2007 yılında 0 km olarak aldığı aracı, 2013 yılında satılığa çıkardığında, aracın tavan kısmında doğrultma ve boyama yapıldığının anlaşıldığını, bu gizli ayıp nedeniyle aracın davalıya iadesine ve ödediği bedelin faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının davasının kabulü ile, davalı şirketten alınan aracın iadesi ile bedeli olan 27.419,39 TL'nin iade tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ayıp iddiasına dayalı olarak tüketicinin açtığı seçimlik hakların kullanılması istemine ilişkindir....

          Davalı Ford Otomotiv vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu araçta davacının iddia ettiğinin aksine üretim hatasından kaynaklı herhangi bir ayıp bulunmadığını, onarım ile giderilmesi mümkün olan sorunlara ilişkin davacının misli ile değişimi talebinde bulunması mümkün olmayacağını, davacının yasal faizi ile birlikte bedel iadesi talebinin ise dava konusu aracın müvekkili şirketlere hukuka uygun bir şekilde teslim/devir edilmemesi nedeniyle de mümkün olmadığını, aracın herhangi bir kazaya karışıp karışmadığını ya da araçta değer kaybına sebebiyet verecek bir durumla karşılaşıp karşılaşılmadığı hususunun da tetkik edilmesi gerektiğini, davanın kabulü halinde dava konusu aracın her türlü borçtan ari bir şekilde devrine karar verilmesi gerektiğini beyanla haksız ve hukuka aykırı olarak açılmış davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir....

          Davalı vekili 04/03/2021 tarihli istinaf dilekçesinde; zorunlu dava şartı olan arabuluculuk sürecinin tamamlanmadan karar verildiğini, taşınmazın %75 oranında tamamlanmış olmasına rağmen sözleşmenin tümden geçersiz olacak şekilde değerlendirilmesinin kabul edilemeyeceğini, taşınmazın tapu devrinin 17/08/2018 tarihinde yapıldığını, bu tarihten dava tarihine kadar herhangi bir ihtar ve ihbarda bulunulmadığını, devri yapılan taşınmazdaki ayıpların gizli ayıp niteliğinde olmadığını, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, gayrimenkul satış sözleşmesinin feshi, bedel iadesi ve cezai şart alacağı tahsiline ilişkindir. İlk derece mahkemesince, sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebinin kabulüne, cezai şart alacağı talebinin reddine karar verilmiş, karar taraf vekilleri tarafından istinaf edilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki bedel iadesi-sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 302,92 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 19.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, 21.05.2018 tarihli ıslah dilekçesiyle; satış bedeli ile ayıpsız rayiç bedel arasındaki 5.000,00TL'lik fark taleplerini 177.000,00TL’ye çıkartarak, toplam 335.000,00TL ayıpsız rayiç bedelin yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, sözleşmenin feshi ile taşınmazın davalılar üzerine yeniden tescilini istemişlerdir....

              HUKUKİ NİTELENDİRME VE GEREKÇE; Tüm dosya kapsamına göre dava, ---------------sözleşmesine aykırılık iddiasına dayalı sözleşmenin iptali, isim hakkı neticesinde ödenen bedel ile sözleşme kapsamında alınan ürünler karşılığında ödenen bedelin ve ürün gönderimi yapılmaması nedeniyle ödenen bedel iadesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile maddi tazminat talepli alacak davasıdır. 5846 sayılı FSEK'nın 1 ve 1/A. maddelerinde amaç ve kapsamı düzenlenmiş olup, fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahiplerinin ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir....

                İstinaf Sebepleri Davacı; dava konusu tayın satışının yapıldığı 12.10.2021 tarihli ihale sırasında tayın daha önce kaza geçirdiği ile ilgili olarak katılımcılara detaylı bilgi verilmediğini, ihaleden sonra yapılan muayeneler sonucunda tayın sol ön ayak bilek (bukağılık) bölgesinde kesi yarası izi ve kesinin altında kalın bağ doku kalınlaşması olduğunun görüldüğünü, alınan diğer raporlar üzerine 01.11.2021 tarihli dilekçe ile davalıyı bilgilendirerek satış sözleşmesinin feshi ile satış bedelinin iadesi ve zararının tazminini istediğini, atta bulunan ayıbın basit bir inceleme ile anlaşılabilecek açık ayıp niteliğinde olmadığını, gizli ayıpta ihbar süresinin öğrenme tarihinden itibaren başladığını, ayıp ihbarının süresi içinde yapıldığını, bilirkişi raporları ile atın ayağındaki hasarın performansını etkileyecek nitelikte olduğunun tespit edildiğini, hayvan satışında satıcının ağır kusuru bulunması halinde, hayvandaki ayıbı üstlenip üstlenmediğine ve ayıbın süresi içinde bildirilip bildirilmediğine...

                  UYAP Entegrasyonu