Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eser sözleşmesinin eksik veya ayıplı ifa edilip edilmediği, eksik iş ve ayıplardan dolayı talep haklarının ne olduğu ve hangi koşullarla istenebileceği yönünden, sözü edilen eksik ve kusurların eksik iş, açık ayıp ve gizli ayıp olup olmadığının saptanması gerekir. Eksik iş, sözleşme ve eklerine göre yapılması gerektiği halde yapılmayan (noksan bırakılan) işleri ifade eder. Eksik işlerin bedeli, teslim tarihine bu işlerin ikmâl edilebileceği sürenin ilavesiyle bulunan tarihteki rayiç bedellerle talep edilebilir. Eksik işler bedelinin istenebilmesi için teslim sırasında ihtirazi kayıt konulmasına ya da ihtar çekilmesine gerek bulunmamaktadır. Eksik işler yönünden BK’nın 359 ve 362. maddesindeki hükümler uygulanmaz. Açık ayıp, eserde dikkatli bir inceleme sonunda görülebilen ve anlaşılabilen bozuklukları, gizli ayıp ise dikkatli bir inceleme ile ortaya çıkmayan ve sonradan kullanılmakla ortaya çıkan ayıpları ifade eder....

    Yine aynı Yasanın 83/1. maddesi ile Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda hüküm bulunmayan hållerde genel hükümlerin uygulanacağı düzenlemesi yapılmış olup, bu düzenleme ile paralel mahiyette olan Türk Borçlar Kanunu'nun 227/4. maddesi hükmü ile de sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir." düzenlemesi kanun koyucu tarafından öngörülmüş olup, birbirini tamamlayan bu iki hüküm ile yasa koyucu temel hukuk prensibi olarak iyiniyet kurallarının hayata geçirilmesini hedeflemekte ve her ne kadar seçimlik yasa ile sayılmış ve bu seçimlik hakların içerisinde herhangi birini tercih etme bakımından tüketici serbest bırakılmış ise de, bunun sınırı olarak iyiniyet kuralları ve tarafların hak ve menfaatler dengesi nazara alınmak suretiyle sözleşmenin ayakta tutulması sağlanırken varlığı tespit ve kabul edilen ayıp nedeniyle tüketicinin bir kayıp veya zarara uğramasının da önüne geçilmesi...

    misli ile değişimi yönünde verdiği kararında bir isabetsizlik görülmediği şeklinde karar verildiğini, emsal kararlarda da görüldüğü üzere aracın motorunun komple yeni bir motorla değiştirilmesi durumunun bir onarım olmadığını, onarımın yağ değişimi veya bir dişli değişimi gibi aracın orijinalliğini bozmayacak düzeydeki değişimler ile olduğunu, motor değişiminin onarım olmaktan çıktığını, onarım olarak kabul edilse dahi tüketicinin seçimlik haklarını istediği gibi kullanabilmesinin söz konusu olduğunu ve bu seçimde de aracın değerinin, araçtaki ayıp bedelinin ve ayıba katlanmanın mümkün olmadığı nazara alındığında taraflara orantısız bir güçlük getirmediğini, yine Yargıtay emsal kararında motor kusurlarının bulunmasının tahsis veya kullanım amacı bakımından tüketicinin beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran ve aracın ikinci el satış aşamasında değerini düşürücü nitelikte olduğu yönündeki bilirkişi raporunun kabul görüldüğü ve "aracın bir çok parçasının değiştirildiği ve böylece...

    DELİLLER : Trafik kazası tespit tutanağı, Ankara Batı C.Başsavcılığının ... soruşturma sayılı dosyası, tramer kayıtları, araç trafik tescil kayıtları ile tüm dosya kapsamı. GEREKÇE : Dava, ayıplı malın misli ile değişimi olmadığı takdirde bedel iadesi talebine ilişkindir. Ayıp, eserde olması gereken lüzumlu vasıfların veya sözleşmede kararlaştırılan vasıfların bulunmamasını ifade etmektedir. İlk bakışta görülebilen veya basit muayene ile anlaşılabilen neviden olan ayıplar açık ayıp; ilk bakışta görülemeyen veya basit muayene ile hemen anlaşılamayan, sonradan kullanılmakla ortaya çıkan ayıplar ise gizli ayıp olarak nitelendirilmektedir....

      Şti aleyhine 18/08/2008 gününde verilen dilekçe ile ayıplı malın misli ile değişimi, olmazsa bedeli indirilmek veya ücretsiz onarım hakkının tanınmasının istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 09/11/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, ayıplı malın ayıpsızı ile değiştirilmesi ya da bedel indirimi ile ücretiz onarım hakkı tanınmasına karar verilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istem reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sipariş ettiği mobilyaların doğal kaplama olduğunu bu sebeple teşhirde gördüğü ürünlerin aynı renk olamayacağını, mobilyalarda açık ve gizli bir ayıp olmadığını, renk konusundaki sıkıntınında belirtilen şekilde bulunduğunu, mobilyaların boyutlarında bir ayıbında olmadığını, teslim tutunağında kaydı itirazi olmadığını açık ayıpların süresinde ihbar edilmediğini bildirmiştir. İlk derece mahkemesince; TBK nun 227 ve 475 maddeleri çerçevesinde mobilyaların açık ve gizli ayıplarının tespit edilen biçimi ile eserin reddedilip bedelinin istenmesine olanak sağlayacağı anlaşıldığından bedelden tenkis veya ücretsiz onarım suretiyle zarar giderilmediğinden, davanın kabulü ile satış bedeli 8.660,00 TL nin davalıdan tahsiline, mobilyaların davalıya aynen teslimine şeklinde hüküm tesis edilmiştir....

        Mahkemece, davacının 24.07.2012 tarihli satış sözleşmesi ile davaya konu aracı davalıdan satın aldığı, aracın satın alındığında gizli ayıplı olduğu, davacının aracı 7.071,82-TL bedel ile tamir ettirdiği, davacının ortaya çıkan ayıbı ihbar yolunu seçmeyip fiilen tamir yöntemini seçmesi nedeni ile iadesini talep edemeyeceği, tamir bedeli karşılığını davalıdan isteyebileceği gerekçesiyle davanın 7.071,82-TL bedel yönünden kabulüne karar verilmiştir. Davacı TBK'nun 227. maddesince sahip olduğu seçimlik haklardan sözleşmenin iptali ile ödediği bedel ve masrafların iadesi için talepte bulunmuş, mahkemece anılan yasa hükmü değerlendirilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiştir. O halde, mahkemece, TBK’nun 227. maddesi gereğince değerlendirme yapılarak, ayrıca dava konusu aracın ayıplı olması nedeniyle ... Anadolu 2....

          Öğretide ve uygulamada yasanın davacı tüketiciye tanıdığı seçimlik haklar inşai nitelikte olup ikinci fıkrada izah edilen bedel iadesini de iceren sözlesmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi hakları bozucu nitelikli inşai haklardan olup kullanılmakla son bulduğundan bundan rücu edilemez. 2009/15622-2010/5824 Dava konusu olayda da davacı ,ayıplı olduğunu ileri sürdüğü ürünün ücretsiz onarımı talebiyle eldeki davayı açmış olup, seçimlik hakkını “ücretsiz onarım ” yönünde kullandığından, daha sonra bu hakkını 4. maddede açıklanan bir diğer seçimlik hak olan “bedel iadesi” istemiyle değiştiremez....

            Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.'' denilmektedir. Dava konusu bağımsız bölümün satışına dair sözleşme, bağımsız bölümün teslim tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve davada uygulanması gereken 4077 sayılı TKHK.’nun 4. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre; malın ayıplı olması durumunda tüketici, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....

              İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davaya konu aracın gizli ayıplı olduğu, ayıpsız misli ile değişim veya sözleşmenin feshi ve bedel iadesi seçimlik hakkın kullanılmasının ayıbın niteliğine göre iyi niyet kurallarına aykırı olduğu, davaya konu aracın satış tarihindeki ayıpsız değerinin 99.400,00 TL ayıplı değerinin ise 94.400,00 TL olduğu, araçta ayıp nedeniyle 5.000,00 TL değer kaybı oluşacağı, davalı satıcı ve üreticinin değer kaybından müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davaya konu aracın ayıplı olduğunun tespiti ile 5.000,00 TL ayıp oranında indirim bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu