Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ve 56. maddesine göre ve Garanti Belgesi Yönetmeliği 9.maddesi gereğince sözleşmeden döndüğünü ve Ayıplı malın bedel iadesi seçimlik hakkını kullandığını yani müvekkil tarafından yapılan ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bedel iadesi talebinin olduğunu şifaen mağaza çalışanlarına ve yazılı olarak ihtarname davalılara ihtaren bildirildiği, sözleşmeden döndüğünden dolayı ayıplı saati teslime hazır olduğunu, bu nedenle dava konusu sözleşmeden döndüğü sebebiyle ayıplı mal için ödemiş olduğu bedeli yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.Davacı taraf tarafından dosyaya sunulan 19.03.2020 tarihli dilekçe de dosyadaki mevcut belgeler ile saatteki derin çiziklerin nedeninin tespiti , saatteki çizik ve hasarlara kordonunun kopması saatin düşmesinin yol açmış olma ihtimalinin değerlendirilmesini , saatin 4 kez garantiye gitme nedeninin müvekkilden kaynaklanıp kaynaklanmadığı incelenmesi talep edilmiştir....

Buna göre 13. madde gereğince satıcı, malın; ... süresi içinde, gerek malzeme ve işçilik gerekse montaj hatalarından dolayı arızalanması halinde işçilik masrafı, değiştirilen parça bedeli ya da başka herhangi bir ad altında hiçbir ücret talep etmeksizin tamirini yapmak veya yaptırmakla yükümlü olduğu gibi 14. madde gereğince tüketicinin onarım hakkını kullanmasına rağmen tüketicinin malın ücretsiz değiştirilmesini, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi talep edebilmesi için, malın; tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren, ... süresi içinde kalmak kaydıyla, bir yıl içerisinde en az dört defa veya imalatçı-üretici ve/veya ithalatçı tarafından belirlenen ... süresi içerisinde altı defa arızalanmasının yanı sıra, bu arızaların maldan yararlanamamayı sürekli kılması gerekmektedir....

    Maddesi uyarınca, tüketicinin seçimlilik haklarından sadece ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarını üretici veya ithalatçıya karşı kullanılabileceğini, bedel iadesi talebi tüketicinin korunması hakkında kanunun 11. Maddesinin 2. Fıkrası gereği üretici veya ithalatçıya yöneltilemeyeceğini, müvekkili şirketin davaya konu ürünlerin ithalatçısı veya üreticisi olmadığını, davacının bedel iadesi talebiyle huzurda ikame edilen ve koşulları taşımayan iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul 6. Tüketici Mahkemesi 11/02/2020 tarih, 2017/112 Esas, 2020/174 Karar sayılı "Davanın Reddine" kararı davacı tarafından istinaf edilmiştir. Davacı, kabul kararı verilmesi gerekirken red kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçeleriyle istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı, satın almış olduğu mobilyaların ayıplı olduğundan bahisle bedelinin tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır....

    Noterliği'nin 08/08/2017 tarih 6169 yevmiye nolu davalıdan fatura üzerindeki bedeli iadesi ve sözleşmenin feshi istemini içerir ihtarname gönderdiğini, talebe olumlu cevap verilmediğini belirterek, 24/07/2017 tarihli satış sözleşmesinin iptali ile ayıplı malın satım bedeli olan 3.698,99 TL ve satım tarihi olan 24/07/2017 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın değişimi veya bedelinin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin 14.2.2006 tarihli sözleşme ile davalı şirketten 2006 model Fiat Albea marka bir araç satın aldığını, ancak sıfır kilometre olan aracın ilk kullanımdan itibaren sürekli olarak sorunlar çıkarmaya başladığını, garanti kapsamında aracın debriyaj merkezi, turbo aksamı ve zincir setinin değiştirildiğini, araçta gizli ayıp olduğunun anlaşıldığını, BK.nun 207/son ve BK.nun 202 maddeleri uyarınca, dava açma zarureti doğduğunu belirterek, aracın yeni bir araçla değiştirilmesi, aksi takdirde sözleşmenin feshi ile araç bedelinin faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

      Bilirkişi tespitine göre, dolap kapaklarındaki sorun yeterli sızdırmazlık sağlayacak malzemenin kullanılmamasından ve karşılıkları ile tam örtüşmemesinden kaynaklanıp, bunun soğutmanın kalitesini ortadan kaldırdığı, bu sorunun sadece dolap kapakları ile ilgili olup, imalatın aceleye getirilmesi sonucu ve üretim kaynaklı olduğunu, kapak fitillerinin değiştirilmesi ile sorunun ortadan kalkacağı, fritözün ise depoya kaldırılmış ve rezistansının arızalı olduğu, bu sorunun satış ve inceleme tarihleri arasında geçen uzun süre nedeni ile hangi nedenle bu sorunun ortaya çıktığı konusunda görüş belirtmenin doğru olmayacağı, ürünlerdeki sorunların sözleşmenin feshi ve bedel iadesi ile ayıpsız misli ile değiştirme yönünden hakkaniyete uygun olmayacağı, bedelden indirim yapılmasının daha uygun olup, ayıpların giderilmesi için yapılması gereken harcamanın 2.230,00 TL olması gerektiği belirtilmiştir....

        Hal böyle olunca, araçta var olduğu iddia edilen arızaların imalat aşamasındaki üretim hatasından veya üretimden sonra ve fakat satıştan önceki üretici, satıcı elindeki tadilattan mı yoksa kullanıcı hatasından mı kaynaklandığı, kullanıcı hatası değil ise, ayıbın açık ayıp mı gizli ayıp mı teşkil ettiği konusunda taraf iddia ve savunmalarını karşılar, Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile eksik inceleme sonucu yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....

          Mahkemece, arıza adedi ve niteliğine göre Yönetmeliğin 14. maddesinde belirlenen aracın değişimini ve bedel iadesini gerektiren koşulların oluşmadığı, onarımın davacının onayı ile yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar dairemizce onanmış, davacı bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Aracın satın alındığı 12.6.2009 tarihinden 6 ay sonra ortaya çıkan, tekrarlanması nedeniyle servise teslim edilen araçtaki ayıbın, motordaki 2. silindirden kaynaklandığı tespit bilirkişisi ve mahkemece aldırılan bilirkişi raporlarıyla sabit olduğu ve bu haliyle arızanın imalat hatası olup, gizli ayıp niteliğinde olduğu konusunda uyuşmazlık olmayıp, ihtilaf ayıp nedeniyle onarım için servise başvuran davacının diğer seçimlik haklarını kullanıp kullanamayacağına ilişkindir....

            Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi kurul raporunda davacının ifa ettiği eserin ayıplı olduğu belirtilmiş ise de niteliği açıklanmadığından mahkemece hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan alınacak ek rapor ile ayıbın niteliği, işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK 360. maddede ifade edildiği gibi eserin reddini gerektirip gerektirmediği, onarımının mümkün yada bedel tenzili gerektirip gerektirmediği, onarımının mümkün yada bedel tenzili yapılması gerekir ise bunların miktarı konusunda gerekçeli ve denetime elverişli şekilde tespit ettirilerek kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı ise ayıplı eserin davacıya iadesi koşuluyla davanın şimdiki gibi reddine karar verilmesi, bedel tenzili yapılması gerekir yada onarım mümkün ise alınacak ek raporda hesaplanacak onarım bedeli yada tenzili gereken bedelin davacının ödenmeyen iş bedeli ile karşılaştırılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile davanın...

              Bu durumda tüketici, sözleşmeden dönme, hizmetin yeniden görülmesi veya ayıp oranında bedel indirimi isteyebilir. Somut olayda, davacı dava dilekçesinde hizmet bedelinin iadesi seçeneğini tercih etmiş ise de, davacı hizmetten yararlandığına göre, “çoğun içinde az da vardır” kuralı gereğince davacının talebinin ayıp oranında bedel indirimi olduğunun kabulü gerekir. Bu kabul, aynı zamanda M.K.’nun 2. maddesinde ifadesini bulan dürüstlük ve iyiniyet kuralının da bir gereğidir. Hal böyle olunca, dosya kapsamında bulunan delillerin değerlendirilerek hizmetteki ayıplar nedeni ile indirim miktarı belirlenerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece davacının hizmetten yararlandığı gözetilmeden tüm konaklama bedelinin tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda (1)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2....

                UYAP Entegrasyonu