Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şayet ... sözleşmeye, amaca, fen ve sanat kurallarına aykırı yapılmışsa veya dürüstlük kuralları gereğince üzerinde bulunması gereken lüzumlu nitelikler eserde bulunmuyorsa o ... ayıplı eserdir. ... ayıplı ise ve bu haliyle iş sahibine teslim edilmişse ortaya yüklenicinin ayıba karşı tekeffül borcu çıkar. Esasen iş sahibinin, yüklenicinin ayıba karşı tekeffül borcunun sonuçlarından yararlanabilmesi için eserin teslim edilmiş olması, eserin ayıplı ortaya çıkartılması, bu ayıpların yükleniciden kaynaklanmış olması, bunların dışında da iş sahibinin eseri muayene ederek yükleniciye ayıp ihbarında bulunması gerekir. Ayıp ihbarı yazılı olarak yapılabileceği gibi, sözlü de yapılabilir. Fakat, bazen iş sahibi hal ve davranışlarıyla ayıp ihbarını yerine getirmiş kabul edilebilir. Bu genel açıklamalardan sonra, somut olaya gelince; Davacının yapımını üstlendiği işler, davalı iş sahibine teslim edilmiştir. Bilirkişi raporuna göre, eserdeki ayıpların varlığı gerçektir....

    Adın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Hangi hallerin haklı sebep teşkil ettiği konusu her bir davadaki özel koşullara göre mahkemece belirlenecektir. Bu belirleme yapılırken objektif koşullardan çok değiştirme isteminde bulunanın mahkemeye sunacağı özel nedenlerin dikkate alınması gerekir. Bu özel, kişiye özgü nedenler; istemde bulunanın kişiliği, sosyal statüsü, aile ilişkileri de gözönünde bulundurularak hakim tarafından değerlendirilmelidir. Ad ve soyadı kişiliğin ayrılmaz bir öğesidir. Kişi bununla anılır ve tanımlanır. Ad veya soyadı niteliği gereği onu taşıyan kişi tarafından benimsendiğinde anlam taşır. Adını benimsemeyen, kişiliği ile özdeşleştirmeyen kimsenin, adını değiştirmek istemesi en doğal hakkıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın ...’ya ait nüfus cüzdanı bilgilerini bir şekilde ele geçirerek Kulu İlçesi, Kemaliye mahallesi muhtarlığından aldığı nüfus cüzdanı değiştirme belgesine dayalı olarak Kulu Nüfus Müdürlüğunden ... adına ve kendi fotoğrafı yapışık nüfus cüzdanı alarak Halkbankası Cebeci şubesinde çek hesabı açtırdığı ve bu hesaptan temin etmiş olduğu suça konu çeki tanzim edip ... adına imzalayarak tedavüle koyduğu olayda, resmi belgede sahtecilik suçunun oluştuğuna yönelik mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 16.12.2013 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      yayımlanan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 30/09/2016 tarih ve 29843 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değişik "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (m) bendindeki "uzman diş tabibi, diş tabibi ve eczacı" ibarelerinin, "İsteğe bağlı yer değiştirme" başlıklı 16. maddesinin 2. fıkrasının (g) bendindeki ''dört yıllık örgün'' ibaresinin, "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin 5. fıkrasındaki, "son dört yıl içinde 720 gün" ve "en az 720 gün" ibarelerinin iptali istemi yönünden davanın reddine; dava konusu diğer düzenlemelerin iptali istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

        Davacı , mahkeme kararının hukuka uygun olmadığını öne sürmekte ve temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir. 25.6.1983 tarih ve 18088 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren, Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin 6.5.1992 tarih ve 92/3009 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla değişik "Memurun Yer Değiştirme Suretiyle Atanamayacağı Hizmet Yerleri" başlıklı 15. maddesinde; Vali, kaymakam, bölge müdürü, başmüdür, il ve ilçe müdürleri, emniyet müdürü, emniyet amiri, milli eğitim müdürü, defterdar, mal müdürü, kadastro müdürü, tapu sicil müdürü, nüfus ve vatandaşlık müdürü, nüfus müdürü ve bunların yardımcıları, taşra teşkilatında görevli şube müdürü, müdür, il ve ilçe müftüsü ve bunların yardımcıları ile koruma ve güvenlik hizmetlerini yürüten personelin, a)Kendisinin veya eşinin nüfusa kayıtlı olduğu il ve bu il'e bağlı ilçelere, b) Nüfusa kayıtlı olmamakla birlikte, en az 15 yıl müddetle devamlı olarak ikamet ettikleri veya hizmetini...

          gizleme, değiştirme veya yok etme suçundan beraat; Sanık ... hakkında; Suç delillerini gizleme, değiştirme veya yok etme suçundan beraat; Sanık ... hakkında; Suç delillerini gizleme, değiştirme veya yok etme suçundan beraate ilişkin hükümlerin sanıklar ... ve ... müdafileri, sanık ... ve katılanlar vekillerinin istinafı üzerine; katılanlar vekillerinin, sanıklar ..., ..., ... ... ve suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkındaki suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçuna ilişkin hükümlere yönelik istinaf başvurularının reddi; sanık ... hakkında hırsızlık, ssç ... hakkında. hırsızlık, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme, mala zarar verme, sanık ... hakkında; suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçlarına ilişkin hükümlere yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine; kasten öldürme suçundan sanıklar ...,...ve ssç ...'...

            a yönelik kasten öldürme suçundan TCK'nin 81, 29, 31/3. maddeleri gereğince 12 yıl hapis cezası, TÜRK MİLLETİ ADINA Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık ... hakkında suç delillerini gizleme, yok etme veya değiştirme suçundan ceza verilmesine yer olmadığına dair karara yönelik temyiz istemi olmadığından temyiz incelemesi yapılmamıştır. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...'ın katılan ...'i kasten yaralama, sanık ...'in katılan ...'i kasten yaralamaya yardım, suça sürüklenen çocuk ...'ın maktul ...'...

              Satım sözleşmelerinde satıcının ayıba karşı tekeffül borcu TBK 219 vd maddelerinde düzenlenmiştir. Bunun kapsamı " ayıba karşı tekeffül satılan şeyin satıcının zikrettiği vasıfları taşımamasından veya bu şeyin değerini akit gereğince ondan beklenen yararları azaltan veya kaldıran eksiklikler bulunmasından satıcının sorumlu olması " şeklinde kabul edilmelidir. Yapılan teknik inceleme sonucu araçtaki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu belirlenmiştir. Aracın gizli ayıplı olduğunun kabulü sonucu muayene ve ihbar yükümlülüğünün TTK 25/b ve TBK 231. maddesi çerçevesinde değerlendirilmesinde TTK 25. maddesinin açık ayıplar için uygulama alanı bulduğu anlaşılmaktadır....

                TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, davacı hakkında yapılan soruşturma sonucunda, 2014'te yapılan soruşturma sonucunda verilen disiplin cezasına itirazı sonucu kınama cezasının kaldırıldığı, ancak ilçe içinde yer değiştirme cezasının uygulandığı ve 2017 yılında hâlâ davacının yapmış olduğu eylemlerin unutulmayarak konuşulması, öğrencilerinin kendisinden ders almak istememeleri nedeniyle gündeme gelmesi, bu hususların davacının Başkanlık bünyesinde görevini gereği gibi yapmasını engelleyecek düzeye gelmiş olması sebepleri gözetilerek, aynı yöndeki şikayetlerin yeniden değerlendirlmesi için başlatılan soruşturmada, kınama ve il değiştirme cezası teklifinin Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Kurulunda görüşüldüğü, 13/12/2017 tarihli kararla; davacının, ilk hususlarla ilgili Müfettişin yapmış olduğu teklifin yeterli olmadığı, adı geçenin bu eylemlerinin din görevlisine olan güven ve itimadı sarsıcı nitelikte, İslam törelerine uygun olmayan bir davranış olduğu,...

                  . - K A R A R - Dava finansal kiralamaya konu malın ayıplı olması nedeniyle ödenen kiralama bedelinin iadesi ve uğranılan gelir kaybının tazmini istemine ilişkindir Davalı vekili, finansal kiralama sözleşmesine göre müvekkilinin ayıptan dolayı sorumlu tutulamayacağını, sadece davacının kullanımında olan malın finansmanını sağladığını, davacının müvekkilini ayıba karşı tekeffül borcu nedeni ile ibra ettiğini, malın ayıp nedeni ile öngörülen amaca tahsis edilememesi durumunda dahi finansal kiralama sözleşmesinden doğan tüm edimleri yerine getireceğini kabul ve taahhüt ettiğini belirterek husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, sözleşmenin 5/d.maddesine göre kiralayanın ayıba karşı tekeffül borcunun kaldırılmış olduğu, davacının iddia ve taleplerini malın satıcısına yöneltilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu