Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, inançlı işlem hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescili, olmazsa bedel istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.05.02.1947 tarihli, 20/6 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararı; 2.6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 111 inci ve 124 üncü maddeleri ile 140 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası, 3. Değerlendirme 1. Dosya içeriğinden; dava konusu 257 ada 18 parsel sayılı taşınmazdaki 1 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin 18.08.2010 tarihinde davacı ... Ayakkabıcılık adına tescil edildiği, sonrasında ... Ayakkabıcık adına vekil Mustafa tarafından taşınmazların 25.11.2011 tarihinde davalı ... Otomotiv adına devredildiği, ... Otomotiv tarafından da 25.05.2016 tarihinde ...'e temlik edildiği, davanın 21.11.2016 tarihinde açıldığı, 25.01.2018 tarihli ön inceleme duruşmasında "uyuşmazlığın davacı ile davalılardan ... ve dava dışı ... arasında ilgili taşınmazların davacının bankaya borçları karşılığı ...'...

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - BEDELİN TAHSİLİ -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, harici alıma dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa rayiç bedelin tahsili, olmazsa ödenen bedelin tahsili istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 28/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemece; satıcının ayıba karşı tekeffül borcu kapsamında TBK'nun 214 ila 227....

        Ayıba ilişkin bu genel açıklamalardan sonra hemen belirtmek gerekir ki satıcının ayıptan sorumluluğuna da "ayıba karşı tekeffül" denmektedir. Ayıba karşı tekeffül şartlarının gerçekleşmesi durumunda alıcıya Borçlar Kanunu'nun 202 ve 203. maddelerinde seçimlik haklar tanınmıştır. Buna göre alıcı sözleşmeden dönebileceği gibi semenin indirilmesini ya da malın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini de isteyebilir. Tüketicinin korunmasına ilişkin düzenlemeler de alıcının malın onarılmasını isteme hakkına sahip olduğu da benimsenmiştir ( 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m.11/c). Ayıba karşı tekeffüle ilişkin kuralların uygulanabilmesi için satıcının kusurlu olması şart değildir. Gerçekten de Borçlar Kanunu'nun 194 üncü maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre satıcı, ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur. Alıcı ihbar külfetini yerine getirmişse artık alıcının ayıpları bildiği ya da bilmesi gerektiği konusunda ispat yükü satıcıya aittir....

          -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptal ve tescil, olmazsa bedel ve tenkis isteğine ilişkin olup, yerel mahkemece karar verilmesine yer olmadığına ve yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, davacı vekilinin yargılama giderlerine hasren yaptığı istinaf başvurusu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince esastan reddedilmiş, kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince hükmün 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a gereğince kesin olduğu ve temyizi kabil olmadığı gerekçesi ile temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. Somut olayda, dava konusu taşınmazların davacının miras payına isabet eden keşfen belirlenen değerleri toplamı 536.316,56 TL olduğuna göre davanın kesinlik sınırı içerisinde kaldığı söylenemez....

            özrüne dayalı olarak Denizli iline atanmak için başvuru yapan davacının, bir yıllık çalışma süresini doldurmadığı gerekçesiyle başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle, 2011/Aralık Öğretmenlerin Eş Durumu Özrüne Bağlı Yer Değiştirme Kılavuzu'nun “2.Genel Hükümler” başlıklı kısmının 4. paragrafı ile “2.3 Başvuru Şartları” başlıklı kısmında yer alan; "Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 14 ve 15’inci maddesine göre atananlar ile 632 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kadroya geçenlerin öğretmenlik görevine başlama tarihi itibarıyla 'bir yıllık süre'yi dolduracak olanlar' şeklindeki paragrafın iptaline; davacının, eş durumu özrüne dayalı olarak Denizli iline atanmak için yaptığı başvurusunun reddine ilişkin işlem yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir....

              -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu iddiasının, ayrıca saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacıyla yapıldığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararın istinafı üzerine, davacılar vekilinin istinaf başvurusu İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince; 6100 sayılı HMK’nin 353/1.b.1 maddesi gereğince, esastan reddedilmiş, karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK.'nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de "miktar veya değeri kırk bin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2020 yılı itibarıyla HMK.'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00-TL’lik kesinlik sınırı 72.070,00-TL olarak uygulanmaya başlamıştır....

                a satıldığı, onun da davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan tescil ve temliklerin hukuki dayanağı bulunmadığını ileri sürerek, 15.3.2006/1538 yevmiye nolu ve 19.6.2003/2212 nolu satış ve intikal işlemlerinin iptalini, olmazsa bedel isteğinde bulunmuşlar, yargılama sırasında HUMK'nun 186. maddesi gereğince taşınmaz ...'a temlik edildiğinden davanın yeni malike karşı davamını istemişlerdir. Davalı, iyiniyetli malik olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece “....İddianın ileri sürülüş biçimi ve kesinleşen (1957/863 - 1205 K.) mahkeme hükmü gözetildiğinde; davacıların, kadastro öncesi nedene dayandıkları söylenemeyeceği gibi, 55 parselin iptaline ilişkin karar, bu taşınmazın 58 parsel sınırları içinde tespit edildiğinin belirlendiği dikkate alındığında, tescil yönünden ayrıca bir hüküm kurulmasına gerek olmadığı da açıktır....

                  nin raporu okundu, düşüncesi alındı dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, taraf muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel isteğine ilişkindir. Mahkemece, 429 ada 15 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1 nolu bağımsız bölümün dava tarihinden önce....ı'ya satış yoluyla temlik edildiği halde anılan kayıt maliki aleyhine dava açılmadığından iptal ve tescil isteğinin reddine, ... ve ...'a yapılan temliklerin muvazaalı olduğu , ara malik ...'nun ise iyiniyetli olduğu gerekçesiyle davacının payı oranında bedele karar verilmiştir. Hernekadar taraf muvazaası hukuksal nedenine dayalı açılan davaların 05.02.1947 tarih 20/6 sayılı sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca yazılı belge ile kanıtlanması gerekli olup davacı yazılı belge sunmamış ise de çekişme konusu taşınmazın alacaklılardan mal kaçırma amacıyla bedelsiz olarak dava dışı....'...

                    Kabule göre de; taşınmazlar üzerinde muhdesatlar bulunduğundan; taşınmazın toplam bedeli üzerinden, bedelin ne kadarının arza ne kadarının muhdesatlara isabet ettiği yüzdelik oran kurulmak suretiyle gösterilip bu oranlar doğrultusunda muhdesatlara isabet eden kısım ayrı ayrı muhdesat sahibi paydaşlara, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken, bu usule uyulmadan arzdan düşen bedel ve muhdesattan düşen bedel toplanıp toplamı üzerinden paydaşların alacağı bedelin belirlenmesi doğru değildir. Belirtilen hususlar gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 18.04.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu