WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

3 yıl olarak tespitine, müvekkili lehine dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, hükmedilen tedbir nafakasının ayrılık kararının verilmesinden itibaren aylık 1.500,00 TL olarak ayrılık süresince devamına, müvekkilinin barınmaya ihtiyacı olması sebebiyle uzun yıllardır davalı ile birlikte oturduğu ortak ikametlerinin tedbiren müvekkiline tahsil edilmesini bu ikametin hükümlü birlikte ayrılık süresince müvekkili davacıya oturması ve barınması için tahsis edilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusura, ayrılık davası açmakta haklı oldukları halde gerekçe belirtilmeden aksi yönde hüküm tesis edilmesine, evlilik birliğinin devamında korunmaya değer yarar mevcut olduğu halde aksi yönde hüküm tesis edilmesine, her iki davada aleyhlerine vekalet ücreti hükmedilmesine yönelik istinaf etmiştir. Dahili davacılar T8 ve T5 vekili süresi içerisinde katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; davacı-davalı kadının tam kusurlu olduğunun tespitine, kadının ayrılık davası açmasında haklı olmadığının tespitine, her iki davada lehlerine vekalet ücreti hükmedilmesine, yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/04/2021 NUMARASI : 2020/237 ESAS, 2021/274 KARAR DAVA KONUSU : Ayrılık KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; kocanın başka bir kadın ile gayriresmi birliktelik yaşadığını, bu birlikteliğinden çocuğu bulunduğunu, birlik görevlerini yerine getirmediğini belirterek ayrılık kararı verilmesini, müvekkili lehine 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA Davalı koca davaya cevap vermemiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusura, ayrılık davası açmakta haklı oldukları halde gerekçe belirtilmeden aksi yönde hüküm tesis edilmesine, evlilik birliğinin devamında korunmaya değer yarar mevcut olduğu halde aksi yönde hüküm tesis edilmesine, her iki davada aleyhlerine vekalet ücreti hükmedilmesine yönelik istinaf etmiştir. Dahili davacılar T8 ve T5 vekili süresi içerisinde katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; davacı-davalı kadının tam kusurlu olduğunun tespitine, kadının ayrılık davası açmasında haklı olmadığının tespitine, her iki davada lehlerine vekalet ücreti hükmedilmesine, yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir....

    Türk Medeni Kanununun 170. maddesinin son fıkrası uyarınca ayrılık kararı verilebilmesi için boşanma sebeplerinin ispatlanmış olması, ancak "Ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının bulunması" gerekmektedir. Somut olayda, boşanma sebepleri gerçekleşmekle birlikte, tarafların yeniden bir araya gelme ihtimali toplanan delillerle kanıtlanamamıştır. O halde, kadın tarafından açılan davanın kabulü ile boşanma kararı verilmesi gerekirken, Türk Medeni Kanunu'nun 171. maddesi uyarınca ayrılık kararı verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b-Boşanma ve ayrılık davası açılınca alınabilecek tedbirler Türk Medeni Kanununun 169. maddesinde gösterilmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Ayrılık Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davacı-davalı (koca) tarafından, reddedilen boşanma davası, kadının kabul edilen ayrılık davası ve fer'iler ile kusur belirlemesi yönünden; davalı-davacı (kadın) tarafından ise kendi lehine takdir edilen tedbir nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren...

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Ayrılık Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından ayrılık kararının süresi ve tedbir nafakasının miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tedbir nafakası, yargılama gideri ile vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80'er TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine...

          Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma- Ziynet-Eşya İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından ayrılık kararı, kusur belirlemesi, nafakaların miktarları ve manevi tazminata hükmolunmaması yönünden; davalı tarafından ise katılma yoluyla ayrılık kararı, kusur belirlemesi, velayet, nafakalar ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00'şar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu...

            nın saygın semtlerinden birinde olduğunu, evin dağınık olmasının sadece erkeğe yüklenebilecek bir kusur olmadığını bu nedenlerle boşanmanın şartlarının erkek yönünden gerçekleştiğini kabul etmiş ancak talep üzerine ayrılık kararına hükmetmiş, karar onanarak 03.03.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Taraf beyanlarına göre de o davadan sonra taraflar bir araya gelmemiş, davalı erkeğe yüklenebilecek boşanmaya neden olacak bir kusurlu davranış da ispat edilememiştir. Davacı kadının açtığı dava da TMK 172 maddesine dayalı olmadığı gibi, ayrılık süresi de dolmamıştır. O halde davalı erkeğe atfı mümkün hiçbir kusur gerçekleşmediğinden davanın reddi gerekirken kanun hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

              Bu süre ayrılık kararının kesinleşmesiyle işlemeye başlar. ( TMK m. 171). Mahkemece davacı erkeğin davasının kısmen kabulüyle karar tarihinden itibaren bir yıl süreyle tarafların ayrı yaşamalarına karar verilmiştir. Ayrılık kararının kararın kesinleşmesinden itibaren verilmesi gerekirken karar tarihinden itibaren ayrılık kararı verilmesi doğru değil ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....

                UYAP Entegrasyonu