nın 551/... maddesi uyarınca ortağı olduğu İmaj Sağlık Hizmetleri Limited Şirketinden çıkma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, sermaye artırım kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ile kâr payının tahsili ve şirketin feshine yönelik davanın reddine, davacının davalı şirket ortaklığından çıkarılmasına, ayrılma payı olarak ....572,61 TL’nin ıslah tarihi olan .../.../2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Hukuk Dairesince ilamların infaz edilecek kısmının hüküm kısmı olduğu, icra mahkemesince hüküm kısmının yorumlanması veya değiştirilmesinin mümkün olmadığı, her ne kadar borçlular tarafından TTK.nın 642/1 maddesi gereğince, mahkeme kararı kesinleşmeden ayrılma akçesinin muaccel hale gelmeyeceği iddia edilmiş ise de bu hususun dar yetkili icra mahkemesince incelenemeyeceği, mahkemece açıklanan nedenlerle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddi isabetli değil ise de sonuçta istemin reddedildiği gerekçesi ile, kararın gerekçesi düzeltilmek üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırıldığı ve şikayetin reddine karar verildiği, ... bu karara yönelik borçluların temyiz başvurusu üzerine, Dairemizce; "borçluların limited şirket olduğu, takip dayanağı ilamda şirket ortaklığından çıkarılma ile çıkarılma payı ve kar payı ödenmesine karar verildiği, ilamın kişiler hukukuna ilişkin kayıt ve sicillerde değişiklik yaratan ilam niteliğinde olduğu anlaşılmakla kesinleşmeden...
nun müvekkilin kayınbiraderi olduğunu ve müvekkiline hiçbir konuda bilgi vermediği gibi kar payı vs. hak ve alacaklarını da ödemediğini, ortaklık haklarından yoksun bırakıldığını, müvekkilin 19/06/2014 tarihinde Ankara ... Noterliği'nden ihtar ile şirketin mali tablolarını talep ettiğini, ancak şirket müdürünün bilgi taleplerini reddettiğini, kar payı dağıtımı yapmaksızın şirketin tüm gelirini kendi yakınları adına taşınmaz ve araç alımında, şahsi ihtiyaçlarında kullandığını, müvekkilinin şirket ortaklığını devam ettirmekte hiç bir yararının kalmadığını belirterek müvekkilinin davalı şirketten çıkmasına, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL ayrılma akçesinin dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkememizce ... tarihinde yapılan yargılamasında davacı vekili; "biz çıkma payı ve kar payı alacağımız için açtığımız davadan feragat ediyoruz" şeklinde beyanda bulunmuştur. Dava TTK 638/2 maddesi uyarınca limited şirketinde bulunan ortaklıktan çıkmaya izin verilmesi ve ayrılma payı akçesinin dava tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ile birlikte tahsili talebine ilişkindir. Ancak yukarıda belirtildiği gibi davacı yargılama sırasınra kar payı alacağına ilişkin davasından feragat etmiştir. Limited ortaklık sürekli bir borç ilişkisi içeren hukuki müessese olup, ortağın ortaklıkla arasındaki hukuki bağ, sahip olduğu hak ve borçlarla birlikte değerlendirildiğinde tarafların MK. 2 'deki dürüstlük kuralı gereğince, devamı kendisi için çekilmez hale gelen bir ilişkiyi sürdürmesi beklenemeyeceğinden, haklı sebeplerin varlığı halinde bu ilişkiyi sona erdirmesi mümkündür....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2021/191 KARAR NO : 2022/795 DAVA : Ortaklıktan Çıkma, Çıkma Payı ve Kar payı Alacağı DAVA TARİHİ : 12/05/2016 KARAR TARİHİ : 03/11/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Şirketin Feshi-Alacak,Ortaklıktan Çıkma, Çıkma Payı Alacağı davalarının yapılan açık yargılaması sonunda; ASIL DAVADA; İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı ...'nin ......
ın, şirketin işleyişi ile ilgili olarak müvekkiline hiçbir şurette bilgi vermediğini, kar payı ödemesi yapmadığını, bu konuda çektiği ihtarnameden de netice alamadığını, bu aşamadan sonra davacının ortaklığa devam etmesinde kendisi için bir yarar kalmadığı hususu gözetilerek, davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesini, şirketin malvarlığınında tespit edilerek, ayrılma akçesinin belirlenmesini, bu kapsamda da şimdilik 1.000,00TL'nin hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Yargılama sürecinde ayrılma akçesi talebinden feragat edildiğinden, bu isteme yönelik dava reddedilmiştir. Davacının iddialarını ispat bakımından bildirdiği deliller toplanmış, tanığı duruşmada dinlenmiştir. Toplanan deliller birlikte değerlendirilmiştir....
ferdileşme işlemi gereği tescil edildiğinin tartışmasız olması karşısında, davalı kooperatifin ana sözleşme çerçevesinde inşa ettirdiği bağımsız bölümleri üyeleri adlarına tescil ettirdiği de dikkate alındığında, kooperatif üyeliği gereği bağımsız bölümü adına tescil edilen davacının artık ayrılma payı alacağı isteminde bulunamayacağı, kooperatif ana sözleşmesine göre davacının kooperatifin sermaye ve yedek akçeleri üzerinde hak iddia etmesinin mümkün olmaması karşısında ve 1163 sayılı kanun ve ana sözleşme çerçevesinde üyeliği gereği tahsis edilen bağımsız bölümü 24/03/2008 tarihinde tapuda adına tescil edildiği de dikkate alındığında davalı kooperatifin davacıya karşı görevini yerine getirdiğinin kabulü ile taşınmazı üstüne aldıktan sonra tebliğ tarihi olan 14/02/2017'de üyelikten çıkışı kesinleşen davacının artık ayrılma payı alacağı iddiasında olamayacağı yönünde kanaat bildirilmiştir....
ferdileşme işlemi gereği tescil edildiğinin tartışmasız olması karşısında, davalı kooperatifin ana sözleşme çerçevesinde inşa ettirdiği bağımsız bölümleri üyeleri adlarına tescil ettirdiği de dikkate alındığında, kooperatif üyeliği gereği bağımsız bölümü adına tescil edilen davacının artık ayrılma payı alacağı isteminde bulunamayacağı, kooperatif ana sözleşmesine göre davacının kooperatifin sermaye ve yedek akçeleri üzerinde hak iddia etmesinin mümkün olmaması karşısında ve 1163 sayılı kanun ve ana sözleşme çerçevesinde üyeliği gereği tahsis edilen bağımsız bölümü 24/03/2008 tarihinde tapuda adına tescil edildiği de dikkate alındığında davalı kooperatifin davacıya karşı görevini yerine getirdiğinin kabulü ile taşınmazı üstüne aldıktan sonra tebliğ tarihi olan 14/02/2017'de üyelikten çıkışı kesinleşen davacının artık ayrılma payı alacağı iddiasında olamayacağı yönünde kanaat bildirilmiştir....
Maddesi uyarınca ayrılma akçesi yönünden de davanın ıslah edilişi de göz önünde bulundurularak; evvelce aldırılan .../.../... tarihli bilirkişi raporunda belirlendiği üzere; davacı tarafından taahhüt edilen sermaye tutarı olan 35.000,00.-TL' nin 1/4' ü olan 8.750,00.-TL' lik kısmın davalı şirkete ödendiği göz önüne alınarak; bu tutarın ayrılma akçesi olarak davalı şirketten tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın ıslah edilmiş hali ile KABULÜ ile; Davacının davalı şirket ortaklığından haklı sebeplerle çıkmasına, Çıkma payı alacağı 8.750,00.-TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine, 2-Alınması gerekli 597,71.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 25,20.-TL ve ıslah ile alınan 149,50.-TL olmak üzere toplam 174,70.-TL harcın mahsubu ile bakiye 423,01....
-TL olduğu, davacı ve davalı şirket müdürünün % 50 oranında hissedar olduklarını, resen terk durumunun ticaret siciline bildirilmediği, davalı şirkete ait herhangi bir mali veri bulunmadığından ayrılma payının hesaplanamadığı belirtilmiş, ... tarihli ek raporunda ise özetle ve sonuç olarak davalı şirket müdürü tarafından sadece karar defteri sunulduğu, müdürlük görevinin devam ettiği, müdürlük görevini yerine getirmediği, şirketin gayri faal durumda olduğu, mevcut verilerle çıkma payının hesaplanamadığı belirtilmiştir. Dava, davacı ve davalı ...'ın % 50'şer oranla hissedar oldukları davalı ... İnş. Taah. Müt. San. Ve Tic. Ltd. Şirketi ortaklığından haklı nedenle ayrılma ve ayrılma payının tahsili davasıdır. Davada, davalı şirket müdürü de dinlenmiş, beyanında şirketin gayri faal olduğunu, borçlarını yapılandırdığını, borca batık olduğunu, fesih yerine çıkma kararı verilmesini talep etmiş, davacı da ayrılma tercihinde bulunmuştur....