- K A R A R - Davacı, davalı firmadan 01.07.2013 tarihinde 88.800 TL bedel ile 2012 model iki araç satın aldığını, araçların broşür ve internet sitesinde gösterilen donanımda olmadığını, dış ısı göstergesinin bulunmadığını ileri sürerek, ayıp nedeni ile bedelden indirim yapılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının ihbar ve muayene yükümlülüğünü süresi içinde yerine getirmediğini, müvekkili şirketin üretici olmadığını, broşürde farklılıklar olabileceğine ilişkin uyarıların bulunduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir....
Davalı vekili, sigorta ettirenin rizikonun gerçekleşmesine kasten sebebiyet vermesi veya zarar miktarını kasten artırıcı eylemlerde bulunması halinde bu poliçeden doğan haklarının düşeceği ve kusurun ağırlığına göre ödemekle mükellef olan bedelden indirim yapılacağını, bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA 9.3.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ayıplı mal sebebiyle tüketicinin seçimlik hakları aynı yasanın 11.maddesinde düzenlenmiş olup, şu şekilde hükme yer verilmiştir:"(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
İşbu sebepler ile tüketicinin hazırdaki aracı iade ederek, aracın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini, sayın mahkeme aksi kanaatte ise onarım bedeli ve değer kaybı da gözetilerek aracın güncel rayiç bedeli üzerinden ayıp oranından bedelden indirim yapıldıktan sonra artan tutarın ihbar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tüketiciye ödenmesini, tüm bu nedenlerle aracın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini, aksi halde ayıp oranında bedelden indirim yapılarak artan tutarın müşterek ve müteselsilen tüketiciye ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraflar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, 6502 sayılı yasadan kaynaklanan ayıba dayalı alacak istemine ilişkindir....
(5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11.01.2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir. 3. Değerlendirme Davacının satın almış olduğu araçta, üretimden kaynaklı ayıp olduğu, bu ayıbın ortaya çıkması üzerine, davacı tarafından aracın davalı satıcıya teslim edildiği, davalı satıcının araç üzerinde yaptığı incelemeler sonucunda, araçtaki arızanın ücretsiz onarım ile giderilmeye çalışıldığı hususu ihtilaf konusu değildir. İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporunda, keşfen yapılan inceleme neticesinde aynen “söz konusu araç yol boyunca değişik hızlarda, defalarca ......
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ayıplı mal davasında verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı idare, 16/10/2015 tarihinde 156.186,58 TL bedelle personel servis ihtiyacını karşılamak üzere davalı şirketten otobüs satın aldığını, ancak aracın ilk günden beri sık sık arızalanması nedeniyle gereği gibi yararlanamadıklarını, ücretsiz onarım hakkı kullanılmasına rağmen arızanın giderilemediğini, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, ... marka ... şasi nolu otobüsün ayıpsız bir misli ile değiştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde ise ayıp oranında bedelden indirim yapılmasına karar verilmesini...
Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir. " Hükmüne yer verilmiştir. 6502 sayılı yasa 11/3. Maddesi tüketicinin seçimlik hakları “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
Mahkemece, davacının ayıp oranında bedelden indirim talebinin kabulü ile dava konusu araçtaki ayıplı navigasyon nedeniyle bedelden indirim olarak tespit edilen 7.069,44.TL bedelin 5000.TL sinin dava, 2.069,44.TL de ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ve feri müdahilden müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ve feri müdahil tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, ayıplı ürün dolayısıyla bedel indirimi talebine ilişkindir. Mahkemece verilen ayıplı ürünün satış bedelinden indirim yapılmasına dair verilen kabul kararında feri müdahil aleyhine de tahsil yönünde hüküm kurulmuştur. Oysaki 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 69/1. maddesinde; feri müdahilin de yer aldığı bir davada, hükmün ancak taraflar hakkında verileceği düzenlemesine yer verilmiş olup, davanın tarafı olmayan fer'i müdahil hakkında da hüküm kurulmuş olması nedeniyle kararın bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olduğu aşikardır....
; yıpranmış araç satılması nedeniyle müvekkili lehine tazminata hükmedilmesini; davalının mal kaçırma ihtimaline binaen adına kayıtlı tüm malvarlığına tedbir konulmasını: yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmektedir....
Davacı eldeki bu dava ile, perte çıkmış olan aracın yüksek bedelle kendisine satılmış olması nedeniyle ödemiş olduğu bedelden indirim yapılarak davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı satış sözleşmesinde vekil olarak yer aldığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davalıların birlikte hareket ettikleri gerekçesiyle her iki davalının müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu kabul edilmiş ise de; 07.03.2013 tarihli araç satış sözleşmesinde davalı ... diğer davalının vekili olarak yer almış olup, şahsen sorumlu olduğuna dair dosya içinde delil mevcut olmadığı gözönüne alınarak mahkemece davanın davalı ... yönünden husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı ... lehine BOZULMASINA, peşin alınan 134,00 TL harcın istek halinde davalı ...'...