WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misliyle değişimini mümkün olmadığı taktirde bedelden indirim talebiyle eldeki davayı açmıştır....

Buna göre dava konusu taşınmazın tapu kaydında görülen tevhid ve ifraz ile ilgili işlemlerin dayanak belgeleri dosyaya getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi (13.02.2009) itibariyle imar mevzuatı çerçevesinde oluşmuş bir imar parseli olup olmadığı tapu müdürlüğü ve belediye başkanlığı imar müdürlüğünden sorulup belirlenerek, imar parseli ise somut emsalde imar parseli olduğundan dava konusu taşınmazın somut emsalle yapılan karşılaştırmasından sonra herhangi bir düzenleme ortaklık payı indirimi yapılmaması, imar parseli değil ise; dava konusu taşınmaz için düzenleme ortaklık payına karşılık olarak indirim yapılmadan önce ilgili belediye başkanlığı imar müdürlüğünden bu taşınmazın imar düzenlemesi yapıldığında İmar Kanunu'nun 18/2. maddesi ve ilgili Yönetmelik hükümleri uyarınca imar planı çerçevesinde tabi olacağı kayıp oranı sorulup, bu oranda bedelden indirim yapılması, bunun tespitinin mümkün olmaması halinde ise de %40 oranında indirim yapılması...

    Tespit edilen dönem üzerinden 5 yıl geçmekle talep edilen yeni dönem(07.07.2012-07.07.2013) kira bedelinin yine hak ve nesafet kurallarına göre takdiri gerekmektedir.Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporuna bakıldığında, emsal araştırmasına göre, mevcut kira miktarının ÜFE oran hesaplamasına göre,boş olarak kiraya verilmesi halinde ve son olarak hak ve nesafet kurallarına göre yapılan değerlendirmeler ayrı ayrı kalemler halinde hesaplanmış, mahkemece, davalının davaya konu yerdeki kiracılık süresi dikkate alınarak hak ve nesafet kurallarına göre bilirkişilerin tespit ettiği bedelden belirli bir indirim yapılması gerekiyor ise de, bilirkişiler tarafından tespit yapılırken bu kural göz önüne alındığı gerekçesiyle 07.07.2012-07.07.2013 dönemi kira bedelinin stopaj ve fon giderleri dahil 25.000 TL olarak tespitine karar verilmiştir....

      Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir." hükmüne yer verilmiştir....

      Mahkemece, yukarıda açıklanan esaslara göre, davacı alıcının sözleşmeden dönme isteminin kabulü ile varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde bedelden indirim kararı verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Bu durumda taraflar arasında geçerli olan sözleşme 01.11.2009 tarihli kira sözleşmesidir. 5 yıllık süre tamamlandığından davacının talep ettiği dönem hak ve nesafet dönemi olup mahkemece kiralanan taşınmazın emsal ve rayiç kira bedelleri göz önünde bulundurularak boş olarak getirebileceği aylık kira bedelinin brüt olarak tespit edilmesi bu bedelden davalının eksi kiracı olduğu gözetilerek hakkaniyete uygun oranda indirim yapılması ve sonucuna göre davalının kabul edip ödediği maktardan az olmamak üzere kira bedelinin tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davacının kabul etmediği 02.11.2014 tarihli kira sözleşmesine dayanılarak davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....

          BK'nın 360. maddesinde ayıp halinde iş sahibine, eserin iş sahibinin kullanamayacağı ve nisfet kaidesine göre kabule icbar edilemeyeceği derecede kusurlu veya sözleşme şartlarına aykırı olması (ayıplı olması) durumunda eseri kabulden kaçınma hakkı, ayıbın bu derecede önemli olmaması halinde bedelden indirim hakkıyla büyük bir masrafı gerektirmediği takdirde onarımını isteme hakkı şeklindeki seçimlik haklar tanınmış ve her üç halde de yüklenicinin kusurunun bulunması koşuluyla iş sahibinin zarar ve ziyan da isteyebileceği de kabul edilmiştir. Somut olayda imalât bedelinin ödendiği konusunda ihtilaf bulunmamakta olup davacı 10.06.2014 tarihli ıslah dilekçesinde terditli olarak sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesini talep etmiş, olmazsa zararlarının giderilmesini istemiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda da eserin reddinin gerekmediği, bedel indirimi gerektiği açıklanmıştır....

            Yapılan incelemede; emsal karşılaştırması sonucu bulunan m2 birim fiyatından taşınmazın heyelan alanında kaldığı gerekçesiyle indirim yapılarak değer biçilmesi doğru olmadığı gibi; 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesinin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1....

              K A R A R - Dava, eser sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelden indirim ve bu miktarın tahsili talebi ile açılmış olup, mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekili tarafından yasal süresi içinde temyiz edilmiştir.Davacı vekili, müvekkili şirkete ait iş yerindeki döşeme ve duvarda kullanılacak malzeme kaplaması yapımının 103.423,00 TL bedel ile yapılması için davalı şirket ile anlaşıldığını, davalının işe başladıktan sonra anlaşma gereği tüm işleri tamamlamadığını, yere döşenen mermerlerde renk farkı ve simetri sorunları olduğunu, döşeme ve duvar kaplamalarındaki ayıplar nedeniyle, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere eserin ücretsiz onarılmasını, aksi halde, ayıp oranında bedelden indirim uygulanarak bu bedelin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, işin yapım bedelinin 103.423,00 TL olduğu ve davacı tarafın kendilerine işe başlama sırasında ve sonraki 3 değişik tarihte toplam 75.000,00 TL ödediklerini ve bakiye 28.423,00 TL kaldığını...

                Bu itibarla, hükmedilen bedelden, mahkemece belirlenecek davacı idarenin kusuru oranında indirim yapılması zorunludur. Mahkemece, olayda davacı idarenin de müterafik kusurlu olduğu, verilen taahhütnamenin davacı idarenin kusurunu bertaraf etmeyeceği kabul edilerek, davacının takdir ve tayin edilecek kusuru oranında bedelden indirim yapılmak suretiyle hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince, temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, 900,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 2.494.05 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 24.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu