WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından teslim edilen malzemelerin bir kısmının ayıplı olduğunu ancak müvekkilinin üstlendiği işin ivedi olması nedeniyle ayıplı malları kullandığını, davacı tarafın şifahen ayıbı telafi edeceklerini bildirdiğini, bu nedenle faturaların muhasebe kayıtlarına işlendiğini, bedelde indirim konusunda mutabakat sağlanabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir. III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A....

    Davacı vekili dava dilekçesinde harca esas değer olarak 120.000 TL gösterip bu bedel üzerinden harcını yatırmış ve bedelde muvazaa iddiasında bulunarak gerçek bedelin 60.000 TL olduğunu bu bedel üzerinden önalım hakkının tanınmasını istemiştir.Davacı bedelde muvazaaya ilişkin tanık göstermemiştir.Keşifte tek başına muvazaayı kanıtlamaya yeterli olmadığından davacı bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamamıştır.Bu durumda davacı yararına dava dilekçesinde gösterilen 60.000 TL ve bu miktara düşen harç ve masraflar toplamı üzerinden,davalı yararına ise tapuda gösterilen bedel ve harç ve masraflar toplamı ile dava dilekçesinde gösterilen bedel arasındaki fark miktarı üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmetmek gerekirken,davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....

      Üretici ile tüketici arasında bir sözleşme ilişkisi olmadığından, tüketicinin üreticiye karşı sözleşmeden dönme veya bedelde indirim haklarını kullanması düşünülemez. Çünkü tüketici, üreticiye bir ödemede bulunmamıştır. Eldeki davada davacı, üretici firma olan T2 (Meltem Modüler Mob. Kol. Son ve Tic. A.Ş) firmasını davalı göstermiş, sözleşmeden dönerek bedel iadesini üretici firmadan istemiştir. Ancak, sözleşmenin ve ödemenin Yalvaç Home - Fesih Yalvaç firmasına yapıldığı anlaşılmıştır. Bu nedenle davacının üretici firma olan davalıya davayı yöneltmesi yerinde olmamıştır " gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

      Davacı önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuş, asıl dosyada T1'a, birleşen dosyada da T2 yapılan satışlardaki bedelin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini, gerçek satış bedeli olmadığını belirterek bedelde muvazaa iddiasında bulunmuştur. Önalım davasına konu payın satışına ilişkin resmi senedin tarafı olmayan davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını tanık dahil her türlü delille ispatlayabilir. Keşif ve bilirkişi raporu bedelde muvazaa iddiasını ispata yeterli değildir. Davacının bedelde muvazaa iddiasının görgüye dayalı tanık beyanları ve diğer delillerle kuşkuya sebebiyet vermeyecek şekilde ispatlanması gerekir. Keşif ve bilirkişi raporu ile asıl dosyada T1'a devredilen hisselerin satış tarihi itibarı ile değerinin 38.341,86 TL olduğu, birleşen dosyada da T2 yapılan devirdeki hisselerin değerinin 5.113,05 TL olduğu saptanmıştır....

      DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle ayıp oranında bedelde indirim talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı husus olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Davacı ayıplı araç satımı nedeniyle ayıp oranında bedelde indirim talebinde bulunmuş; davalı, davacının araçtaki ayıpları bilerek, aracı bedelinin altında satın aldığın belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, karara karşı davacı yanca istinaf yolunabaşvurmuştur. Davacı ile davalı arasında 09/04/2018 tarihli Beyoğlu 41. Noterliğinde yapılan satış sözleşmesi ile araç, tarafların beyanından anlaşıldığı üzere 52.000 TL karşılığında davacıya satılmış ve aynı tarihte teslim edilmiştir....

      Dava konusu payın satışına ilişkin hukuki işlemin tarafı olan davalı 3. kişi durumundaki davacıya karşı bedelde muvazaa iddiasında bulunamaz ise de davacı önalım hakkına engel olmak amacıyla satış bedelinin resmi satış senedinde yüksek gösterildiğini iddia edebilir ve bu iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabilir. Önalım davasında dava konusu payın satış bedeli ile ödenmesi zorunlu harç ve masrafların toplamından ibaret olan önalım bedelinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 734/2. maddesi gereğince hükümden önce mahkemece belirlenecek uygun bir zaman içinde depo edilmesi için davacıya süre verilmesi gerekir. Somut olaya gelince; dava konusu payın bulunduğu taşınmaz tapuda avlulu ev olarak kayıtlıdır. Davacılar vekili dava dilekçesinde bedelde muvazaa iddiasında bulunduklarını, yargılama aşamasında da 7.500,00TL satış bedeli üzerinden kendilerine önalım hakkının tanınmasını talep etmiş ise de bedelde muvazaa iddiası kanıtlanamamıştır....

        Ancak davacı, tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvaaza iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; davacı, taşınmazın gerçekte 14.000.-TL bedelle satıldığını, davalının satış bedelini muvaazalı olarak yüksek gösterdiğini iddia etmiştir. Davacı bedelde muvaaza iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Davacı satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddiasını tanık dahil her türlü delil ile kanıtlaması mümkündür. Ancak mahkemece bu konuda dinlenilen davacı tanıkları bedelde muvaaza iddiası konusunda görgüye dayalı bir beyanda bulunmamışlardır. Yerinde yapılan keşif sonrasında düzenlenen bilirkişi raporunda dava konusu edilen payın satış tarihi itibariyle değerinin 7800.-TL olduğu bildirilmiş ise de muvaaza iddiasının kanıtlanması için keşif tek başına yeterli delil değildir. Sadece davacının diğer delillerini doğrulamak bakımından önem arz eder....

          Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre, davalılar vekilinin 5.203,80 TL komisyon ücretinin tahsiline ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır....

            Dava konusu payın satışına ilişkin hukuki işlemin tarafı olan davalı 3. kişi durumundaki davacıya karşı bedelde muvazaa iddiasında bulunamaz ise de davacı önalım hakkına engel olmak amacıyla satış bedelinin resmi satış senedinde yüksek gösterildiğini iddia edebilir ve bu iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabilir. Somut olayda, davacı davalının edindiği dava konusu payların gerçekte 40.000 TL değerinde olduğunu, önalım hakkına engel olmak için bedelin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini, keşif ve bilirkişi tespiti ile bu durumu ispatlayacaklarını iddia etmiştir. Keşif sonucu düzenlenen rapor bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamak için tek başına yeterli olmayıp davacının başkaca delillerle de doğrulanmadığından 19.03.2013 tarihinde davalı .....’e toplamda 100.000,00 TL'ye pay satışına dair işlemde davacı bedelde muvazaa yapıldığına dair iddiasını kanıtlayamamıştır....

              Davalı, dava konusu payları gerçek değerleri üzerinden edindiğini, bedelde muvazaa bulunmadığını ayrıca taşınmazın fiilen taksim edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, keşif sonucu belirlenen bedel depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir....

                UYAP Entegrasyonu