Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Haysiyetsiz Hayat Sürme Ve Onur Kırıcı Davranış Nedenine Ve Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedenine Dayalı Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davanın kabulü kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; haysiyetsiz hayat sürme ve onur kırıcı davranışların yanında davalının kusurlu davranışları nedeni ile aynı zamanda evlilik birliği sarsıldığından tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin davacı anneye verilmesine, müşterek çocuklar için 500,00 er TL tedbir-iştirak nafakasına hükmedilmesine, müvekkili için 500,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile 40.000 TL maddi, 40.000 TL manevi tazminata...

Şöyle ki; Hakaret suçu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun "Hakaret" başlıklı 125. maddesinde; "(1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır....

    Sövme suçunun oluşumu, sanığın söylediği sözlerin, mağdurun onuru, şerefi ve saygınlığı için saldırı oluşturmasını gerektirir. Söylenen sözlerin, kişinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek veya onu saldırı saldırı oluşturacak nitelikte olması yeterlidir. Bir kişiye yöneltilen söz veya hareketin o kişiyi küçük düşürücü nitelikte olup olmadığı belirlenirken, toplumda hakim görüşleri, örf ve adetleri, fiilin işlendiği sıradaki hal ve şartları dikkate almak gerekmektedir. Bu ölçülere göre yapılacak değerlendirme neticesinde söylenenlerin, davranışların ve isnat edilen hususların objektif olarak sövme teşkil ettiğinin saptanmasıyla birlikte sövme gerçekleşmiştir. Söylenen sözlerin onur ve şerefi rencide edip etmediğinin belirlenmesinde bazı hallerde mağdurun konumu da belirleyici olmaktadır....

      İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ya da Küçültücü Muamele ya da Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nde ve İşkencenin ve İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Ceza ya da Davranışın Önlenmesine İlişkin Avrupa Sözleşmesinde işkence yasaklanmış ve işkencenin önlenmesi için alınacak önlemler hükme bağlanmıştır. İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ya da Küçültücü (Onur Kırıcı) Muamele ya da Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin 1.maddesinde, işkence terimi, "bir şahsa veya bir üçüncü şahsa, bu şahsın veya üçüncü şahsın işlediği veya işlediğinden şüphe edilen bir fiil sebebiyle, cezalandırmak amacıyla bilgi veya itiraf elde etmek için veya ayrım gözetmeden herhangi bir sebep dolayısıyla bir kamu görevlisinin veya bu sıfatla hareket eden bir başka şahsın teşviki veya rızası veya muvafakatiyle uygulanan fiziki veya manevi ağır acı veya ızdırap veren bir fiil anlamına gelir....

        DAVA KONUSU : Ziynet Alacağı KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; yaşı küçük olan anne şefkatine muhtaç müşterek çocukların velayetinin dava süresince tedbiren anneye verilmesini, çocukların velayetinin tedbiren anneye verilmesini takiben, her bir müşterek çocuk için 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, ev hanımı olan ve İskilip' te ailesi ile birlikte yaşayan davacı için 1.000.00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve pek kötü davranış ve okur kırıcı muamele sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini, müşterek çocukların velayetinin hüküm ile birlikte tamamen davacıya bırakılmasını, çocukların velayetinin davacıya verilmesini takiben, her bir müşterek çocuk için 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini ve hükümle birlikte iştirak nafakası olarak devamını, eşi için evliliği çekilmez hale getiren...

        , çok fazla para harcadığını, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, telefonunu müvekkilinden sakladığını, başka bir kişi ile birliktelik yaşadığı konusunda müvekkilinin kuşkuları olduğunu, telefon kayıtları incelendiği takdirde sadakat yükümlülüğüne aykırı hareketlerinin kanıtlanabileceğini, evlilik birliğinin davacı kadının kusurlu davranışları neticesinde temelinden sarsıldığını belirterek sadakat yükümlülüğünün ihlali, pek kötü ve onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/01/2021 NUMARASI : 2019/110 ESAS, 2021/10 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) KARAR : İDDİA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin baba oğul olduğunu, davalının da müvekkili T2 kardeşinin oğlu olduğunu, davalının babasının kısa bir süre önce vefat ettiğini, davalıya ve ailesine müvekkillerinin maddi ve manevi destek olduğunu, davalının Facebook hesabı üzerinden müvekkilleri hakkında onur kırıcı ve hakaret niteliğinde paylaşımlarda bulunduğunu, davalı beyanlarının gerçek dışı olduğunu, 2004 yılında kardeşler arasında mal paylaşımının hakkaniyete ve hukuka uygun olarak yapıldığını, zor durumda olan davalının maddi kazanç elde çabası içinde hareket ettiğini, davalının müvekkili T2 hakkında "T2 fabrikamızın arkasındaki silolarımızın bulunduğu arsalarımıza çöktü","amca senin gibi 70 yaşına gelip 20 yaşındaki kızları kovalamıyorum, namuslu olun diyorsun sen namuslu musun?...

        aykırı ve Sanık ...'...

          Karar davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı işçinin iş sözleşmesinin kim tarafından feshedildiği ve fesih sebebi taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Dava dilekçesinde davacı vekili birlik yöneticisinin hukuka aykırı davranışları ve onur kırıcı sözler sarf etmesi nedeniyle davacının işten ayrılmak zorunda bırakıldığını, davacının iş sözleşmesini feshettiği düşünülse bile tazminatlara hak kazandığını belirtmiştir. Davalı taraf davacının iş sözleşmesini kendisinin feshettiğini, davacı tarafın ihtarnamesinde iş sözleşmesinin şirketçe feshedildiğini belirtirken, dava dilekçesinde iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiğinin belirtildiği ileri sürülmüştür....

            Karar davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı işçinin iş sözleşmesinin kim tarafından feshedildiği ve fesih sebebi taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Dava dilekçesinde davacı vekili birlik yöneticisinin hukuka aykırı davranışları ve onur kırıcı sözler sarf etmesi nedeniyle davacının işten ayrılmak zorunda bırakıldığını, davacının iş sözleşmesini feshettiği düşünülse bile tazminatlara hak kazandığını belirtmiştir. Davalı taraf davacının iş sözleşmesini kendisinin feshettiğini, davacı tarafın ihtarnamesinde iş sözleşmesinin şirketçe feshedildiğini belirtirken, dava dilekçesinde iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiğinin belirtildiği ileri sürülmüştür....

              UYAP Entegrasyonu