WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesinde özetle; Davanın esasına ve kabulüne dair davacı kadının iddialarını ispat edemediğini, davacı tarafından dinletilen tanık beyanlarının soyut ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, yerel mahkeme kararının kaldırılarak davacının davasının reddini yargılama giderlerinin davacı üzerine yükletilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava onur kırıcı davranış nedeniyle (TMK.nun 162. mad.) olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK.nun166/1. mad.) boşanma davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/10/2019 NUMARASI : 2017/275 ESAS - 2019/712 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davalı-davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı-davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilerek, müvekkili ve müşterek çocuk lehine aylık 500,00'er TL tedbir/yoksulluk-iştirak nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına, 50.000,00'er TL maddi ve manevi tazminatın davalı-davacıdan tahsiline, ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde bedelinin işleyecek yasal faiziyle davalı-davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl davanın Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasına Dayalı, karşı davanın Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış ve Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasına Dayalı olan karşılıklı boşanma davasında davalı-karşı davacı tarafından kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

Bu sebeple davacı-karşı davalı erkeğin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı-karşı davalı erkek tarafından açılan dava Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesi zina nedenine dayalı boşanma davası olup, davalı-karşı davacı kadın tarafından açılan karşı dava ise Türk Medeni Kanunu'nun 161., 162 ve 166/1. maddelerine dayalı zina, hayata kast pek kötü veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebeplerine dayalı boşanma davasıdır. Mahkemece kısa kararın 3. bendinde “Davalı-karşı davacı ...'nin TMK 166/1-2 maddesine dayalı boşanma davasının kabulü ile davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ...'nin boşanmalarına” şeklinde karar verildiği halde gerekçeli kararın 3. bendinde mahkemece hangi davanın kabul edildiği belirtilmeksizin “davacı-karşı davalı ... ile aynı yer ve haneden nüfusa kayıtlı davalı-karşı davacı ...'...

    DAVA Davacı kadın vekili; tarafların 03.10.2006 tarihinde evlendiklerini, müşterek çocuklarının bulunmadığını, davalının müvekkile sürekli psikolojik ve fiziki şiddet uyguladığını, davalı taraf ve erkek kardeşlerinin bizde boşanmak yok seni öldürürüz şeklinde söyleyerek tehdit ettiklerini, müvekkilin sağlık problemlerine rağmen çalışmaya zorlandığını, davalının evin geçimini sağlamadığı ve müvekkile hiç para vermediğini, müvekkilden devamlı para talep ettiğini, davalının müvekkile ait malları satarak kardeşlerine vermesini kabul etmeyen müvekkile şiddet uyguladığını beyanla, hayata kast, pek kötü davranılması ve ağır derecede onur kırıcı bir davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenleriyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, üp bebek tedavisi için yaptığı birikimlerin karşılığı olan 3.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

      İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili kadının reddedilen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davası ile kadın yararına hükmolunan tazminatlar ile nafakaların miktarına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. B. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 18.11.2021 tarihli ve 2020/1441 Esas, 2021/2491 Karar sayılı kararıyla; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle davacı kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilerek, davacı kadının tazminat miktarları yönünden istinaf talebi kabul edilmiş, diğer istinaf talepleri ise esastan reddedilmiştir. V....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Toplanan delillere göre, davalının mahkemece de sabit kabul edilen eylemlerinin, Türk Medeni Kanununun 162. maddesinde düzenlenen özel boşanma sebebi olan pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmayı değil; Türk Medeni Kanununun 166/1.maddesindeki "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" nedenine dayalı boşanmayı gerektirdiği anlaşılmaktadır. Boşanmayı gerektiren olaylarda, bütünüyle davalı koca kusurlu olup, bu olaylar davacının kişilik haklarına saldırı niteliğindedir....

          DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davacı-davalı kadın tarafından açılan suç işleme (TMK m. 163) ve evlilik birliğinin sarsılması sebeplerine dayalı boşanma davalarının ayrı ayrı reddine, davalı-davacı erkeğin birleşen pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma davasının ise kabulüne karar verilmiş,hüküm davacı-davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Dosyanm incelenmesinde davalı-davacı erkeğin ablası tarafından erkeğin kısıtlanması amacıyla ...Sulh Hukuk Mahkemesi'ne vesayet davası açıldığı,bu davanın yetkisizlik kararı ile ... 2.Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülmeye devam edildiği anlaşılmıştır. Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartlarından (HMK m. 114/1-d) olup, bu husus kamu düzeniyle ilgilidir....

            2. ... kadın vekilinin 15.02.2020 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; erkeğin, müvekkiline güvenmediğini ve aşırı kıskanç olduğunu, müvekkilinin gururunu kırdığını ve fiziksel şiddet uyguladığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, müvekkilini borçlandırdığını, müvekkilini cinsel manada zorladığını ortak çocuk yanında zor durumda bıraktığını, ölümle tehdit ettiğini, ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesini, müvekkil lehine 5.000,00-TL tedbir ve yoksulluk nafakasına çocuk için 2.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, nafakaların her yıl artış oranının da belirlenmesine, müvekkil lehine 5000.000,00 TL maddî ve 500.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, pek kötü ve onur kırıcı davranış ve tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini ıslah yoluyla talep etmiştir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Davacı karşı davalı T1 onur kırıcı davranış nedeniyle açtığı özel boşanma sebepli boşanma davasına göre onur kırıcı davranış için kanıtlanması gereken ağır derecede hakaret olması ve tek bir onur kırıcı davranışın dahi boşanmaya sebep olabilecek şekilde pek kötü davranış olarak nitelendirilmesi gerekmektedir. Bu şekilde açıkça pek kötü onur kırıcı davranış kanıtlanmamıştır....

              UYAP Entegrasyonu