WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, ticari satıştan kaynaklanan ayıba dayalı tazminat istemine ilişkindir. TTK. m. 23/c hükmü, “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanunu'nun 223'üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.” düzenlemesini, TBK. m. 223 hükmü ise; “Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı ... Bitgün hakkındaki davanın kabulüne diğer davalı ... yönünden reddine olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ...’e ait trafikte kayıtlı aracı noterde düzenlenen satış sözleşmesi ile vekil olan diğer davalıdan satın alıp adına tescil ettirdiğini, ancak satıştan sonra kilometresinin düşürülerek satıldığını öğrenmesi üzerine ayıplı araç nedeniyle uğradığı zararın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

      ya ait taşınmazın davalıya satışı ve satıştan vazgeçme halinde komisyon ücretinin ödeneceği hususunda anlaştıkları, davalının taşınmazın orman arazisi içinde olup ayıplı olduğu gerekçesiyle taşınmazı satın almaktan vazgeçtiği anlaşılmaktadır. Mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen 31.03.2008 tarihli bilirkişi raporuna göre davaya konu taşınmaz, Hazine mülkiyetinde olan ve 6831 sayılı yasanın 2B maddesine istinaden Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmaz üzerinde bulunmaktadır. Bu durumda dava konusu taşınmaz hukuki ayıplıdır. Davalıya hukuki ayıplı mal satılmak istenmiştir. Öyle olunca davalı sözleşmeden haklı nedenlerle caymıştır. Mahkemece, açıklanan neden gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Yukarıda açıklanan bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....

        Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı uyarınca; davanın, sigortalıya ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkin olup, BK'nın 126/4. maddesi uyarınca eser sözleşmesinden doğan davaların 5 yıllık zamanaşımı süresi içinde açılabileceği, bununla birlikte, yüklenicinin kasıt veya ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmediği ve ayıplı malzeme kullanmış veya ayıplı iş meydana getirmiş olduğu hallerde BK'nın 125. maddesinde yer alan 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması gerekeceği; somut uyuşmazlıkta, davalı hasarlanan trafonun hasar tarihinden 5 yıl 3 ay önce sigortalıya teslim olunduğunu, bilirkişi raporuna göre davacı şirketin sigortalısına ait trafonun hasarlanmasına neden olan ayıbın kaynağı olan işçilik ve malzeme hatalarında, davalı şirketin kasıt veya ağır kusurunun bulunduğundan söz edilemeyeceği, bu hususun davacı yanca da kanıtlanamadığı, bu durumda BK’nın 126/4....

          Mahkemece hükme esas alınan rapor 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri dikkate alınarak hazırlanmış olup bilirkişi heyetince satışa konu araçtaki arızanın satıştan önce mi sonra mı oluştuğu hususunda hiçbir teknik değerlendirme yapılmadan Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 10. Maddesinde yer alan "Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların teslim tarihinde var olduğu kabul edilir" hükmüne atıf yapılarak aracın satıştan önce arızalı olduğu yönünde görüş belirtilmiş, mahkemece de aynı kanun hükmü gerekçe gösterilerek ispat yükünün davalıda olduğu, davalının aracın ayıplı olmadığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa yukarıda da belirtildiği üzere taraflar tacir olup Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerinin somut olayda uygulama yeri yoktur....

          Mahkemece hükme esas alınan rapor 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri dikkate alınarak hazırlanmış olup bilirkişi heyetince satışa konu araçtaki arızanın satıştan önce mi sonra mı oluştuğu hususunda hiçbir teknik değerlendirme yapılmadan Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 10. Maddesinde yer alan "Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların teslim tarihinde var olduğu kabul edilir" hükmüne atıf yapılarak aracın satıştan önce arızalı olduğu yönünde görüş belirtilmiş, mahkemece de aynı kanun hükmü gerekçe gösterilerek ispat yükünün davalıda olduğu, davalının aracın ayıplı olmadığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa yukarıda da belirtildiği üzere taraflar tacir olup Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerinin somut olayda uygulama yeri yoktur....

            Taraflar arasında, sterilizasyon ünitesi kurulmasına ilişkin eser sözleşmesi yapılmış, davacı iş sahibi iş bu dava ile eserin ayıplı olduğunu iddia ederek ayıplı ifa nedeniyle ayıpbın rezive yaplarak giderilmesini ve tazminat isteminde bulunmuş, davalı yüklenici ise ayıplı ifa olmadığını, kullanımda ve periyodik bakımda gerekli parçaların değiştirilmemesinden kaynaklanan sorunlar yaşandığını ileri sürmüş olup uyuşmazlık ayıplı ifa bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise ayıplı ifadan kaynaklanan talepler olarak davacının taleplerinin yerinde olup olmadığı hususundadır. Mahkemece yapılan yargılama sırasında bilirkişilerden ayrı ayrı raporlar alınmış ise de, uyuşmazlık hususu alınan raporlarla açıklığa kavuşturulmamıştır ve raporlar hüküm kurmaya elverişli olmadığından hükme esas alınamaz....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ Mahkemece, davacının, davaya konu aracı (çekici) davalı şirketten ikinci el olarak satın aldığı, aracı mevcut hali ile inceleyip teslim aldığı, bununla birlikte davalının ayrıca garanti taahhüdünde bulunmadığı, satım anında davacı, aracı muayene ve varsa mevcut ayıplarını tespit ile yükümlü olduğu, bu işlemi yapmadığı anlaşılan davacının, 10/10/2016 tarihli satıştan sonra 14/10/2016 tarihinde yaptığı hasar sorgulaması neticesinde, satışa konu çekicinin 27/10/2009 tarihinde 80.000,00 TL ve 16/05/2009 tarihinde 4.745,00 TL olmak üzere iki adet kazaya karıştığını öğrenmesi üzerine dava açtığı, aracın hasar kayıtlı olmasının davalı tarafından gizlendiği konusunda dosyada yeterli delil bulunmadığı, kaldı ki davacı alıcının, basit bir araştırma yapmak suretiyle aracın hasarlı olduğuna kolayca ulaşabileceği kayıtlarla tespit edebilir ve nitekim satıştan dört gün sonra ...'...

                Şti.' ye sattığı davacıya ait ürünlerden bot üretildiğinin, bu botların kurumsal bir firmaya satıldığının ve satıştan çok kısa bir süre sonra botların yüzeyinde çatlamalar ve yarılmalar meydana geldiğinin, davalı şirketin müşterisi tarafından arızalı ürünlerin gelişi tamamlanınca davalı firmaya bu firmalardan reklamasyon faturalarının kesildiğinin, davalı şirketin ayıplı ürünleri sattığı müşterileri tarafından davalı şirketin alacağından bu tutarların mahsup edildiğinin, bunun üzerine zararın büyüyeceği diğer ürünlerde de sorun çıkacağı ve davacı şirketin ayıplı malların arkasında durmayacağı kanaatine varıldığından sorun teşkil edebilecek tüm ürünlerin davacıya iade edildiğinin, işbu iade edilen mallara ilişkin iade faturalarının kesilmiş olup davacının dava dilekçesi ekinde faturaların açıkça görüldüğünü, davacının davasında haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/157 Esas KARAR NO : 2022/651 DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/02/2022 KARAR TARİHİ : 17/08/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıdan sıfır model olarak aldığı aracın sürekli arıza yaptığını, servise gitmesine rağmen sorunun bir türlü çözülemediğini, aracın ayıplı olduğunu bu haliyle araçtan beklenen faydayı elde edemediklerini belirtmiş aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde aracın ayıplı olmadığını, ayıplı olduğu varsayılsa bile davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını ve onarım hakkını kullandığını belirtmiş davanın reddini talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu