. - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, ticari satımdan kaynaklanan bakiye alacağının tahsilini temin etme amacıyla ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili, tarafların yerleşim yerinin İzmir olması nedeniyle mahkemenin yetkisiz olduğunu, sadece faturaya dayalı olarak ihtiyati haciz talep edilemeyeceğini, söz konusu satım ilişkisi sebebiyle müvekkili tarafından ayıplı mal teslimi nedeniyle açılan tazminat davasının müvekkili lehine sonuçlandığını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, tarafların yerleşim yerinin Ümraniye olmadığı, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından muterizin açmış olduğu tazminat davasında haklı bulunarak ayıplı mal satıldığının kabul edildiği gerekçeleriyle ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiş, kararı ihtiyati haciz isteyen vekili temyiz etmiştir....
yi davalıdan satın aldığını, satın aldığı bu malzemeyi kullanarak dava dışı ... firması ile yaptıkları anlaşma gereğince ... logolu tabela imal ettiğini ve dava dışı ... bayilerine sevk ederek monte ettiğini, alınan malların sözleşme gereğince 2 yıl garantili olmasına rağmen garanti süresi dolmadan güneşe maruz kalması nedeniyle sarardığını bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını, söz konusu ayıplı ürün nedeniyle dava dışı ... için ürettikleri logolu tabelaların yenileri ile değiştirilmesi gerektiğini, bu değişim nedeniyle meydana gelecek zararın şu anda tespitinin mümkün olmadığını belirterek maddi tazminat taleplerinin belirsiz alacak davası olarak şimdilik 1.000 TL ve bu işlemler nedeniyle ticari itibarları sarsıldığından 50.000 TL manevi tazminatın ve söz konusu ticari ilişki nedeniyle davalı tarafa fazladan yaptıkları 6.500 TL ödemenin davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece, ticari ilişkiden kaynaklanan 6.500 TL alacağın tahsili talebinin kabulüne, ayıplı mal satışından kaynaklı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal satışından kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı ....Tic Ltd Şti avukatınca duruşmalı, davalı ... Otomotiv avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... gelmiş davalı tarafından gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı 27.11.2001 tarihinde davalı ......
Dava, ayıplı mal satışından kaynaklı ödenen bedelin tahsiline ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; koltuk takımındaki sekiz adet kolun üstüne oturulması nedeniyle sünger ve kolon deformesi gerçekleşip kolun çöktüğü ve kullanım hatası olduğu görüşü bildirilmiş ise de; dosyada toplanan delillere göre bu konuda yeterli açık değerlendirme ve tespit yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunda davacıya ait koltuk takımındaki sekiz adet kolun üstüne oturularak sünger ile kolon deforme olup koltuk kollarının çöktüğü sonucuna ne şekilde varıldığı konusunda bilimsel bir açıklamanın yapılmadığı, dosyada buna ilişkin bir kabul ve delil de bulunmadığı anlaşılmakla, alınan bilirkişi raporu yetersiz olup bu rapora göre davanın reddine karar verilmesi hatalıdır....
Bakırköy Tüketici Mahkemesi ise, davanın ikinci el araç satışından kaynaklandığı, garanti süresinin geçmiş olduğu, aracın ticari nitelikte araç olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, birinci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde " Mal: Alış-verişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları " ifade eder....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 2. el telefon satışından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davanın 05.10.2007 tarihinde 310.00.- YTL. değer gösterilerek sulh hukuk mahkemesinde açıldığı, alınan ikinci el telefonun ayıplı çıkması nedeniyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Tüketici mahkemesi özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. Somut olayda; uyuşmazlığın 2. el telefon satışından kaynaklandığı, 4077 Sayılı Yasa kapsamında bulunmadığı anlaşılmakla, davanın genel hükümlere göre Ankara 11. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 11. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Uyuşmazlık, ayıplı taşınmaz mal tesliminden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi yoktur. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, ayıplı araç satışından kaynaklanan bedel iadesi istemine ilişkindir. Dosyanın incelenmesinde davanın 11.10.2012 tarihinde davacı tarafından sunulan dava dilekçesi ile açılmış olduğu, davacının daha sonra dosyaya sunduğu deliller ekinde 18.10.2012 tarihli servis fişinin de bulunduğu ve davalıların davacı tüketicinin dava açıldıktan sonra bu tarihte yetkili servis istasyonunda dava konusu otomobilin airbaginin değiştirilmek suretiyle tamir edilmiş bulunduğu ve bu haliyle davacı tüketicinin seçimlik hakkını dava tarihinden sonra tamirden yana kullanmak suretiyle tüketmiş bulunduğu savunmasını da ileri sürdükleri görülmüştür. Öte yandan; ilk derece yargılama makamınca hükme esas alınan bilirkişi asıl ve ek raporlarının incelenmesinde ayıplı olduğu öne sürülen bu airbag ünitesinin halen arızalı/ayıplı olduğuna dair bir belirleme de yapılmadığı anlaşılmaktadır....
süresinde yapılmış bir gizli ayıp ihbarı da olmadığı, davaya konu olan olayda, kimyasalların ayıbından kaynaklanan bir problem söz konusu almamış, ... kaplama prosesindekl uygun üretim koşullarının elde edilememesi nedeniyle karşılıklı çözüm aranmadığı, dava dosyasında taraflar arasındaki sözleşme ve işin içeriğini gösteren faturalar olmadığı, şayet söz konusu ticari olay yalnızca kimyasalların satışından ibaret ise banyoların hazırlanması ve kaplamaların uygun şekilde yapılarak, ... ve ... firmalarına teslim edilmesi davalı firmanın görevi olup, bu işle ilgili sorumluluğun davacıya mal edilemeyeceği, davacı şirketin davalı şirkete satmış olduğu ürünlerin ayıplı olduğuna veya şartnameye uygun olmadığına ilişkin herhangi bir tespit yapılmadığı göz önüne alındığında; davacı şirketin Kahramankazan İcra Müdürlüğünün ......
Dava, satıcı ve distribütör olan davalılar aleyhine ayıplı mal satışından sorumlulukları esaslarına dayanılarak açılmıştır. Satıma konu aracın garanti süresi içinde farklı arızılar nedeniyle beş kez tamir için servise başvurulduğu, 6.kez ise aracın 6.11.2006 tarihinde motor arızasından dolayı servise bırakıldığı, servis tarafından motorun sökülerek araca ait motor bloğunun siparişinin verildiği servis kayıtlarından anlaşılmış olup, yapılan keşif sonucunda ise; davaya konu aracın motorunun sökülmüş durumda kullanılamaz halde olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda, davacının ayrıca ayıp ihbarında bulunmasına gerek bulunmamaktadır....