"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın ayıplı araç satışından doğan tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 02/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
AŞ'nin garanti belgesi kapsamında imalatçının sorumluluğu hükümlerine göre sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne dava konubu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde İİK'nun 24. maddesinin uygulanmasına, ayıplı aracın davalılara iadesine, karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar tacir olup uyuşmazlık ticari satışa konu aracın ayıplı olduğu ve misli ile değiştirilmesi gerektiği iddiasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla somut olayda 6102 sayılı TTK'nun 23. maddesindeki ayıplı mal satışına ilişkin özel hükümlerin uygulanması gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda TBK'nun ayıplı mal satışına ilişkin hükümlerinin uygulanması gerektiği yönündeki görüş bu nedenle isabetli değildir. 6102 sayılı TTK'nun 23/1-c maddesine göre; "malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir....
İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, ayıplı araç satışından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan 07/08/2012 tarihinde bir kısım elektronik eşya satın aldığını, malların ayıplı çıktığını durumun davalıya bildirildiğini, ödenen bedelin iade edilmediğini ileri sürerek 11.000 TL alacağın tahsilini talep ve dava edinmiştir. Davalı vekili, satım konusu mallarda ayıp bulunmadığını ve süresi içinde bir ayıp ihbarı da yapılmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre satım konusu 5 adet cihazın arızalı olduğu ve davalının bunları garanti kapsamında onarması gerektiği bir cihazda ise ayıp bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle, bir cihaz yönünden davanın reddine, 5 cihaz yönünden ücretsiz onarım yapılmasına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, ticari satıştan kaynaklanan satıcının ayıplı mal satışından doğan sorumluluğu hukuksal nedenine dayanmaktadır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkil T1 davalı şirketten almış olduğu ürünlerin teşhir çıkması, ürünlerinin söylenen özelliklere sahip olmaması sebebi ile ayıplı mal bedelinin iadesi için açılan davada davanın reddine karar verildiğini, Avrupa menşeili olduğu ileri sürülerek müvekkile satılan ürünlerin Hindistan'dan ithal edilmiş ürünler olduğunu, bu ürünler için davalı firma tarafından talep edilen rakamın fahişliğinin bu ürünlerin kaliteli ve değerli bir ürün iddiası ile müvekkile satıldığının göstergesi olduğunu, yerel mahkeme kararının bozulmasına, davanın kabulüne, yargılama giderlerinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı mal satışından kaynaklanan bedel iadesine istemidir. Taraflar arasında yapılan sözleşmenin tarihinin 26/09/2018 olduğu dikkate alınarak uygulanacak yasanın 6502 sayılı TKHK olduğu tartışmasızdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat istemine ilişkin davada İstanbul 6. Tüketici, İstanbul 3. Asliye Hukuk ve İstanbul 1. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ayıplı mal nedeniyle tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, ayıplı kiremit satışından kaynaklanan zararın tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmış, davalı reddini savunmuş, mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında, davalının imâl ederek davacıya teslim ettiği kiremitlerin ayıplı olup bunların yerine yeni kiremitlerin davalı tarafından 28.05.2012 tarihli sevk irsaliyesi ile davacıya gönderildiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, ayıplı kiremitlerin sökülmesi ve yenilenmesinin çatıya montajı konusundadır....
"İçtihat Metni" -Y A R G I T A Y İ L A M I – MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) -K A R A R- Dava, ayıplı mal satımından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Her ne kadar davacı kasko sigorta poliçesi nedeniyle sigortacı şirketten de tazminat istemiş ise de,uyuşmazlık esas itibariyle malın ayıplı imalatından kaynaklanmakta olup,hüküm de Tüketici Mahkemesi sıfatı ile verilmiştir.Bu durumda,tarafların sıfatına ve temyizin kapsamına göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasası’nın 14.maddesi uyarınca,temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 13.Hukuk Dairesi’ne ait olmakla beraber,anılan Dairece de gönderme kararı verilmiş olmakla,temyiz inceleme yerinin belirlenmesi bakımından dosyanın HUKUK DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU’na gönderilmek üzere Yüksek Birinci Başkanlığa SUNULMASINA,09.07.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
.- YTL. değer gösterilerek açılan 2. el araç satışından kaynaklanan tazminat istemidir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa ile tüketiciler ile satıcı ve üretici firma arasındaki mal ve hizmet alım satımından kaynaklanan anlaşmazlıkların çözüme kavuşturulması görevi tüketici mahkemelerine verilmiştir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’nın 1. maddesinde Yasa’nın amacı; “... ekonominin gereklerine ve kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, aydınlatıcı, eğitici, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı önlemleri almak ve tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konudaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir” şeklinde belirtilmiştir....
Somut olay değerlendirildiğinde, tüketici davacı ile, satıcı davalı arasında mal satışından kaynaklanan bir uyuşmazlık bulunmaktadır. Hal böyle olunca, sözü edilen yasanın 23.maddesi gereğince davaya bakmaya Tüketici mahkemesi görevlidir. Mahkemece, ayrı Tüketici mahkemesi varsa görevsizlik kararı verilmesi, aksi halde davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla karar verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre, davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle, temyiz edilen kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle, davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....