WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayıplı malın değerinin 184.625,37 TL hurda değerinin ise 46.156,34 TL olduğu, dava konusu ürünlerin davacı tarafça başka şekilde değerlendirilemeyeceği, davacının ayıp ihbarının süresinde olduğu ve ayıptan doğan haklarını kullanabileceği, dava konusu malın fatura değerinden hurda değeri mahsup edildiğinde davacının 138.469,03 TL davalıya borçlu olmadığı, davalının takibinde kötüniyetli olduğunun kanıtlanamadığı, alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının takip dosyasında davalıya 138.469,03 TL borçlu olmadığının tespitine davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, alınan malın ayıplı olması nedeniyle mal karşılığı olarak verilen çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine ilişkindir....

    DELİLLER : -Davaya konu fatura, sertifika ve taşıma belgeleri, ------ talimat sayılı dosyası ile yapılan keşif ve aldırılan bilirkişi raporu, -----sayılı dosyası ile aldırılan bilirkişi raporu, ----- sayılı dosyası ile aldırılan bilirkişi raporu, ---- sayılı dosyası ile aldırılan bilirkişi raporu, -Davacı vekilinin mahkememize sunduğu ----tarihli talep arttırım dilekçesi, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT: Dava, taraflar arasında ticari ilişkiye istinaden ayıplı ürün/mal satışından kaynaklanan ayıplı ürün/mal satış bedeli ile ayıplı ürünün/malın kullanılmasından doğan hür türlü zarara dayalı olarak açılan alacak davasıdır....

      Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz." 11. maddesinde ise; "(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a)Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b)Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c)Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç)İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur....

      Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz. (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır. (3) Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, üretici, ithalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde malın ayıbına ilişkin açıklayıcı bilgiyi içeren bir etiket konulur. Bu etiketin tüketiciye verilmesi veya ayıba ilişkin açıklayıcı bilginin tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde açıkça gösterilmesi zorunludur. Teknik düzenlemesine uygun olmayan ürünler ise hiçbir şekilde piyasaya arz edilemez....

      KARAR Davacı, davalıdan satın aldığı televizyonun internet bağlantısının bulunmaması nedeniyle ayıplı malın iadesi ile 2.440 TL TV bedeli, 300 TL garanti uzatma bedeli, 270 TL 3D gözlük, 89 TL transmitter, 42.29 TL diğer aksesuar bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....

        Yerel mahkeme, malın ayıplı olduğunun iddia edildiğini, 4077 sayılı Kanun'un 4. maddesine göre, ayıp sonradan ortaya çıksa bile malın tüketiciye tesliminden itibaren iki yıl geçmekle davanın zamanaşımına uğradığını kabul ederek davayı zamanaşımından reddetmiştir. Davacı, aracın hava yastığının kendiliğinden açıldığını iddia ettiğine göre, bu husus gizli ayıp niteliğindedir. Şu durumda 4077 sayılı Kanun'un 414. maddesinde yer aldığı üzere, satıcının satılan malın ayıbı tüketicinin ağır kusur ve hile ile gizlenmesi halinde zamanaşımı süresinden yararlanamayacağı gözetildiğinde davanın zamanaşımına uğramadığı açıktır....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın yenisi ile değiştirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalıdan dijital baskı makinası ve aksesuarını satın aldığını, makinanın kullanılmaya başlandığı tarihten itibaren esaslı parçalarında sürekli ve düzenli aralıklarla arıza yaptığını, bu durumun kazanç, müşteri ve ticari itibar kaybına yol açtığını, satın alınan malın kendisinden beklenen amacı gerçekleştirmekten uzak, ayıplı mal olduğunu iddia ederek malın aynı nitelikte yenisi ile değiştirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

            Davalı vekili cevabında, davanın bir yıllık zamanaşımı süresinde açılmadığını, 14.6.2004 tarihinden önce satılan araçlarda garanti süresinin malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren bir yıl olup, aracın garantisinin 4.11.2003 tarihinde sona erdiğini, garanti belgesinin müşteriye 2 olanaktan birinin malın garanti süresi içerisinde ücretsiz onarımı ve bakımını isteme, değerinin ise garanti süresinde ücretsiz yenisi ile değiştirilmesi olduğunu, davacının garanti süresi zarfında aracı bir kez genel bakıma getirdiğini, davacının süresinde bir ayıp ihbarında bulunmadığını, davacının iddialarının aksine malın ayıplı olmadığını,araçtan beklenen faydanın eksiksiz sağlandığını savunarak davanın reddini istemiştir....

              Davalı vekili, müvekkili tarafından malların 23.02.2011 tarihinde teslim edildiğini, malın ayıplı olmadığını, süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, satışa konu bir kısım malların yurt dışında çalınması üzerine bu mallara ilişkin olarak sigorta işlemlerinden sonra davacı tarafından ödeme yapılmasının kabul edildiğini, bu bağlamda müvekkilince protokol imzalandığını, ancak davacı yanca bu mallara ilişkin müvekkiline herhangi bir bedel ödemesi yapılmadığını belirterek davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller doğrultusunda, davacının fatura konusu malları teslim aldığı, teslim alınan bir kısım malın ayıplı olduğuna ilişkin olarak süresi içerisinde usulüne uygun ayıp ihbarında bulunduğunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                nin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Diğer davalı ... - ... ...Ve Tic.Ltd.Şti. temyizi bakımından, 14.03.2015 tarihinde satın aldığı bilgisayarın dava dilekçesi ile sayılan arızaları nedeniyle ayıplı malın bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Uyuşmazlık, yetkili servisin bedel iadesine ilişkin davada sorumlu olup olmadığı hususundadır. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 8. maddesi ile ayıplı malın tanımı yapılmış, 11. maddesi ile tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiş ve bu hakların muhatabı olarak ise satıcı, üretici ve ithalatçı gösterilmiştir. Buna göre satıcı, üretici ve imalatçı ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Yetkili servisin sorumlu olacağına dair hiçbir düzenleme mevcut değildir. Görüldüğü gibi satın alınan malın yetkili servisi, maldaki ayıptan dolayı tüketiciye karşı yasal olarak sorumlu tutulmamıştır....

                  UYAP Entegrasyonu