Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2020 NUMARASI : 2019/663 E - 2020/624 K DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Nissan Vizyon adlı iş yerinde motorun sıfır yapılması için servise bıraktığını, sonrasında aracını aldığını, aldıktan tekrardan aracın motorunun sorun verdiğini, çekiciyle servise aracı tekrar götürdüğünü, 26 gün sonra kendisini arayarak aracı alabileceğini söylediklerini ve araç teslimi etmek için yeniden ödeme istediklerini, savcılığa şikayette bulunduğunu, servisin motor beyni, LPG beyni, VSA beyni, 4x4 beyni el koyarak aracı teslim ettiklerini, ayıplı hizmet nedeniyle motorunun hizmetin yenisi ile değiştirilmesini, mümkün değil ise bedel iadesini yargılama giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını...

Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) ise, uyuşmazlığın garanti süresi bitmiş olan araçla ilgili olarak ikinci el satım sözleşmesinden kaynaklandığını belirterek, 4077 sayılı Kanun kapsamına girmediği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder....

    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Koltuk takımının mağazada görülerek beğenilip, sadece kumaş rengi bakımından sipariş verilerek satın alındığı, satın alınan mobilyaların ayıplı ve hatalı çıktığı iddia olunan somut uyuş- 2011/5884 2011/7265 mazlıkta, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Yasanın 23. maddesi bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre, uyuşmazlığın İstanbul 1. Tüketici Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince İstanbul 1....

      Turizme ayrı bir seyahat sigortası daha yaptırdıklarını, ancak gezide ayıplı hizmet verildiğini, ayrıca seyehat sırasında bir takım eşyalarının araç bagajından çalındığını ileri sürerek, 3574 USD eşya bedeli ve 2200 Euro tutarında 3 günlük tur bedeli karşılığı maddi zararın şimdilik 1.000,00 TL'sinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı bu davada, ayıplı hizmet nedeniyle uğradığı zararın tazminini istemiştir. Mahkemece, davacının tur sözleşmesinin doğrudan tarafı olmadığı, davalı şirkete bizzat veya kendi adına hareket ettiği ispatlanmış bir kişi ile ödeme yapmadığı, davacının davalının sözleşmeden doğan yükümlülüğünü yerine getirmediği ve maddi zarara uğradığı iddiasını ispatlayamadığı, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

        Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Dosya kapsamından ve tarafların beyanlarından davalının ticari faaliyeti kapsamında araç satışını gerçekleştirdiği, aracın satışından sonra pert total olduğunun anlaşılması nedeniyle satımın ayıplı olduğunu iddiasıyla satış bedelinin davalıdan tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacının 4077 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girdiği, davalının ise yasanın yaptığı “satıcı” tanımına uyduğu anlaşılmakla, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Ankara 4....

          Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Dosya kapsamından ve tarafların beyanlarından davalının ticari faaliyeti kapsamında araç satışını gerçekleştirdiği, aracın satışından sonra ayıplı olduğunun anlaşılması nedeniyle araca yapılan giderlerin ve bu nedenle uğranılan maddi zararın davalıdan tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacının 4077 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girdiği, davalının ise yasanın yaptığı “satıcı” tanımına uyduğu anlaşılmakla, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ......

            Teknik Servis...A.Ş tarafından üretilmediği, satılmadığı veya ithal edilmediği, sadece servis hizmeti verildiği, bu hali ile satış sonrası bakım ve onarıma dayalı olarak sadece teknik servis hizmeti sunan davalı şirketin yasada belirlenen bu sıfatlara haiz olmaması nedeniyle ayıplı hizmet iddiası ile açılan davanın davalı şirkete yöneltilemeyeceği kanaatiyle, davalı aleyhine açılan davada "pasif dava ehliyeti" yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Somut olayda, davacı, tamir için tablet bilgisayarı davalıya bıraktığını ve tamir esnasında içindeki bilgilerin silinmesi sonucu ayıplı hizmet nedeniyle zarara uğradığını iddia ettiğine göre davalıya pasif husumet ehliyeti olup mahkemece pasif dava ehliyeti yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

              KARAR Davacı, dava konusu aracının yetkili serviste ayıplı hizmet sonucu arızalanması nedeni ile daha önce olay tarihinden dava tarihine kadar hesaplanacak araç ikame bedelinin tahsili için açtığı davanın kabul edildiğini ve onanarak kesinleştiğini ileri sürerek iş bu dava ile ilk dava tarihinden aracın teslim tarihine kadar işeleyecek araç ikame bedelinin davalıdan tahsili için 35700 TL asıl alacak üzerinden başlattığı takibe vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı,davanın reddini dilemiştir....

                Mahkemece, verilen kesin süre içerisinde eksik gider avansı yatırılmadığından davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı taraftan satın alınan makinenin ayıplı olduğunu belirterek ödenen bedelin tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK.nun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra, kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu Kanun birinci maddesinde belirtilen amaçlar ile mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” Hükmüne yer verilmiştir....

                  Tüketici Kanunu hükümlerinin uygulanmasının imkanı bulunmadığı, genel hükümlere göre de, ayıplı malın üreticisi veya satıcısı olmayan, servis hizmet fişine göre sadece arıza üzerine servis hizmeti veren davalı firmanın bu ayıptan sorumlu tutulamayacağı gerekçeleriyle, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 16.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu