Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş Mahkemesinde 2014/15 Esas sayılı dosya ile işçilik alacaklarından kaynaklanan dava açıldığını, davalı tarafça açılan bu davanın dava dilekçesinde ise bizzat davacının şahsını hedef alan ve itibarını zedeleyici sözler sarf ettiği, bu sözler nedeniyle davacının manevi olarak zarar gördüğünü ileri sürerek manevi tazminata karar verilmesi istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından, manevi tazminata neden olarak ileri sürülen olayların taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra gerçekleştiği, dolayısıyla taraflar arasında hizmet sözleşmesi bulunmadığı ve taraflar arasında akdedilen iş sözleşmesi ve iş ilişkisinden bağımsız, haksız fiil iddiasına dayalı olarak açılmış bir tazminat davası olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 17....

    söz edilecek olsaydı dahi Yüksek Yargıtay kararlarına göre, malvarlığına yönelik, eksik ve ayıplı işler nedeniyle manevi tazminat talep edilemeyeceğini bildirerek davanın reddini talep etmiştir....

      HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; davacının yüzündeki asimetri bozukluğunun giderilmesi için davalı hekim T3 10.01.2017 tarihinde çift çene ameliyatı olduğu, davalı hekim T5 22.02.2018 tarihinde ameliyat olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki hukuki ilişki eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.Eser sözleşmelerini, diğer iş görme sözleşmelerinden ayıran önemli hususlardan birisi de sonuç sorumluluğu, yani tarafların iradeleri doğrultusunda yüklenici tarafından bir sonucun meydana getirilmesi taahhüdüdür. Burada, vekâlet akdindeki gibi sonuç taahhüt edilmeksizin sadece bir işin görülmesi taahhüdü bulunmamakta, bir eserin-sonucun yaratılıp teslim edilmesi borcu altına girilmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 22/12/2010 gününde verilen dilekçe ile evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece bozma sonrası yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat talebi yönünden daha önce verilen kararın kesinleştiği gerekçesi ile yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına; manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulüne dair verilen 22/10/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına dayalı manevi tazminat ile yapılan harcamalara ilişkin maddi tazminat istemine ilişkindir....

        İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili 17/03/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesi ile; davanın tam ıslahına dair dilekçelerinde manevi tazminat talebine yer vermediklerini, bu yüzden manevi tazminat hususunda karar verilmesine yer olmadığına yönünde karar verilmesi gerekirken manevi tazminat davasının reddine karar verilmesinin yasaya aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkeme kararının bu yönden kaldırılarak manevi tazminat hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir....

        Basın Yayıncılık A.Ş. vdl. aleyhine 22/03/2002 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik hakkına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat talebi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 24/09/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 24/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          -TL ve manevi tazminat talebi yönünden hesaplanan 100,00.-TL vekalet ücretlerinin ayrı ayrı davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan 29,20 TL harcın davalı-... Otomotiv Tic... A.Ş.'ne iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            A.Ş Danatte aleyhine 09/02/2009 gününde verilen dilekçe ile ayıplı gıda ürünü nedeniyle yaşanan gıda zehirlenmesi iddiasına dayanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 21/01/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 01/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; taşıma sözleşmesine dayalı menfi tespit ve maddi ve manevi zararın tazmini istemlerine ilişkindir. Mahkememizin bozma ilamı öncesi kararının maddi tazminat ve menfi tespit davası yönünden 21/05/2022 tarihinde kısmi olarak kesinleştiği tespit edilmekle davacının talebi doğrultusunda bu davalar yönünden kısmi kesinleşme şerhinin düzenlenmiştir. Yargılamaya manevi tazminat davası açısından devam edilmesine karar verilerek tefhimle yargılamaya devam olunmuştur. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18/01/2022 tarihli 2020/7263 Esas, 2022/362 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilerek açık yargılamaya devam olunmuştur. Davacı, davalının sözleşmeye aykırı hareketiyle manevi zarara uğradığını iddia etmişse de bu iddiasını ispatlayamamıştır. Davacı tarafça varlığı ileri sürülen olgular, davacının manevi kişiliğini ızrar edecek nitelikte olmadığından davacının manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....

                Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı ayıpsız misli ile değişim ve ayıp sebebiyle uğranılan maddi ve manevi zararların giderilmesi istemlidir. Davacı vekili; dava konusu aracın davalı firmanın bayisinden 28/06/2016 tarihinde satın alındığını, ancak sonradan defalarca aracın turbo arızası verdiğini, söz konusu arızanın yetkili servis nezdinde onarımları sağlanmakla birlikte giderilemediğini, aracın bu hali ile gizli ayıplı olduğunu iddia ederek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, arızanın giderilmesi için yetkili servise götürülmesinden kaynaklı yakıt masrafları, seçimlik hakkın kullanılmasına ilişkin noter masrafı ile ihtarname yazım avukatlık ücretine karşılık 1.000,00 TL maddi tazminat, manevi zarara karşılık da 3.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; dava konusu araçta ayıp bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

                UYAP Entegrasyonu