Davalı-davacı erkek katılma yoluyla verdiği istinaf dilekçesinde özetle; tazminat miktarları ile tedbir nafakası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Asıl dava; TMK 166/1.maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'i taleplere, birleşen dava; TMK 161.maddesinde düzenlenen zina hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'i taleplere ilişkindir....
Davacı-davalı kadının asıl davada talebi Türk Medeni Kanunu'nun 197. maddesi kapsamında tedbir nafakası olmasına karşın talep aşılarak, bu dava üzerinden Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca boşanma kararı verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 3-Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m. 175)....
Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını, kusurlu tarafın davacı olduğunu, bu nedenle boşanmalarına, davacının nafaka ve tazminat taleplerinin reddine, 30.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın davacıdan alınarak tarafına verilmesine, taşınmaz üzerinde bulunan aile konutu şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yapılan yargılama sonunda mahkemece; asıl davanın kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, davacı için aylık 400 TL tedbir, aylık 600 TL yoksulluk nafakası takdirine, tarafların maddi manevi tazminat istemlerinin reddine, davacının birleşen davasının kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, asıl davada tedbir ve yoksulluk nafakası takdir edildiğinden, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 15.000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
Ancak, Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesi uyarınca tedbir nafakası talep edilmesi için, usulüne uygun harcı yatırılarak açılmış bir davanın bulunması ve nafaka isteyen eşin ayrı yaşamakta haklı olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda; davalı-davacı kadının, birleşen davasında ayrı yaşamakta haklı olduğunu ileri sürmek suretiyle tedbir nafakası talebinde bulunmuştur. Davalı-davacı kadının bu talebi, Türk Medeni Kanunu’nun 197. maddesi uyarınca ayrı yaşamakta haklı olan eşin tedbir nafakası istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, kadının birleşen davasındaki nafaka talebinin hukuki nitelendirmesinde hata yapıldığı gibi, mahkemece kocaya yüklenen kusurlar nazara alındığında ayrı yaşamakta haklı olan kadının tedbir nafakası (TMK md.197) talebinin reddi de doğru olmamıştır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün de Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca düzeltilmesi yoluna gidilmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, 250 TL olan tedbir nafakasının, aylık 500 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki boşanma davasında, davacı lehine yoksulluk nafakası olarak tedbir nafakasının devamı yolunda karar tesis edilmiş olduğu, bu nedenle davacı tarafından kendisi lehine takdir edilen tedbir nafakasının arttırılması yolunda dava açılamayacağı, ancak boşanma kararı ve yoksulluk nafakası takdirine dair karar kesinleştikten sonra devam eden aşamada talebi var ise yoksulluk nafakasının arttırılması isteği yolunda dava açabileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. TMK. 186/....maddesi uyarınca eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvalıkları ile katılırlar....
Sayılı ilamı ile müşterek çocuklar yararına TMK'nun 197 maddesi uyarınca hükmedilen aylık 175,00TL nafakanın tedbir nafakası olmasına rağmen ilk derece mahkemesince," müşterek çocuklar yararına daha önce Urla Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/315- 801 E.K. sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 175,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 100,00 TL artırılarak, aylık 275,00 TL'ye çıkarılmasına"şeklinde karar verilmiş olmakla kısa karar ve hükümde bahsi geçen iştirak nafakasının dava tarihinden hükmün boşanma yönünden kesinleştiği tarihe kadar tedbir, bu tarihten sonra iştirak nafakası olarak hükmedildiğinin kabulü gerekmiştir. Bu kapsamda yapılan değerlendirmede; davalı kadının, çocuklara verilen aylık 275,00 TL tedbir nafakası miktarına ilişkin istinaf itirazları, nafakanın niteliği, tarafların ekonomik ve sosyal durumu gözetilerek yerinde görülmemiştir....
Somut olayda, davacı dava dilekçesinde; kendisi ve müşterek çocuk için tedbir nafakası talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde davacının yoksulluk nafakası talebinin kısmen kabulüne şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep yoksulluk nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, tedbir nafakası mahiyetindedir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın ayrı yaşama nedenine dayalı bir tedbir nafakası davası olarak nitelendirilmesi gerekirken, yoksulluk nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir....
edilen aylık 500'er TL tedbir nafakalarının aylık 1.000'er TL iştirak nafakası olarak devamına, davacı lehine 50.000'er TL maddi ve manevi tazminata karar verilmesi talebi ile dava açılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen hallerle sınırlı olarak yapılır. Asıl Dava, TMK 166/4 maddesine dayalı ortak yaşamın yeniden tesis edilememiş olması nedeniyle boşanma, karşı dava, evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen hallerle sınırlı olarak yapılır. Asıl Dava, TMK 166/4 maddesine dayalı ortak yaşamın yeniden tesis edilememiş olması nedeniyle boşanma, karşı dava, evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....