Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,TEMLİKEN TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı- Karşı Davalı, kayden maliki olduğu 2162 sayılı kadastral parselin bir bölümüne, komşu 1905 (yeni 2256) parsel maliki davalıların taşkın yapılaşmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı-karşı davalılar; çekişmeli taşınmazı 25-30 yıldır aynı sınırlar içinde kullandıklarını, taşkın olduğu belirlenen kısımların yıkımı halinde yapıların kullanılamaz hale geleceğini belirterek davanın reddini, karşı dava ile temliken tescil isteğini bildirmişlerdir. Mahkemece; asıl davanın kabulüne, karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

    ın fen bilirkişi Sezgin Koç'un düzenlediği 11.12.2015 havale tarihli raporunda gösterilen 125 m2’lik alana bina yapmak suretiyle müdahalede bulunduğu ve yapının da imar sonrası 5798 ada 3 parselde kaldığı anlaşılmıştır. Yargılama aşamasında asıl ve birleşen davacılar vekili, arsanın mülkiyetinin, bedeli karşılığı malzeme maliki davalılara geçirilmesini talep etmiştir. Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım ( kâl ) istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 683. maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü elatmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür....

      Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 96 ada 180 parsel sayılı arsa nitelikli taşınmazın dava açıldığı tarihte davacı ... adına kayıtlı olduğu ve ancak UYAP sisteminden yapılan kontrolde 01.07.2020 tarihinde dava dışı Lefika Bolat’a satıldığı anlaşılmıştır. Asıl dava yönünden; hemen belirtmek gerekir ki; dava açıldıktan sonra da sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi veya malik olmanın da doğal bir sonucudur. Usul hukukumuzda da ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş, 6100 sayılı HMK'nin 125....

        Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir. Eldeki davada davalı karşı davacı da temliken tescil isteğinde bulunmuştur. TMK’nın 725. maddesine dayanılarak tescil talebinde bulunulabilmesi bazı şartların gerçekleşmesine bağlıdır; a) Birinci şart, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır. TMK’nın 725. maddesi hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere, taşkın yapının bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyiniyettir. Öngörülen iyiniyetin TMK’nın 3. maddesinde hükme bağlanan sübjektif iyiniyet olduğunda da kuşku yoktur. Bu kural, taşkın inşaatı yapan kimsenin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da taşkın inşaat yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder....

        Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi, kal, ecrimisil; karşı davada temliken tescil isteminden dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 14.03.2018 gün ve 2015/10069 Esas, 2018/1914 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava elatmanın önlenmesi, kal, ecrimisil; karşı dava taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteğine ilişkindir....

          Davalılar, savunmalarında davacı tarafından elatılan taşınmazlarına ilişkin olarak Düzce 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/389 E. sayılı dosyası ile elatmanın önlenmesi istemli olarak dava açtıklarını belirtmişlerdir. Her iki dava arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğundan Dairemizin 2019/1114 esas 2019/1102 karar sayılı kararı ile temliken tescil davasının bekletici mesele yapılması gerektiğinden kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de elatmanın önlenmesi ve temliken tescil istemleri birbirinin sonucunu etkileyeceğinden her iki talebin birlikte değerlendirilerek hüküm kurulması gerekir....

          Oysa az yukarıda sözü edildiği üzere mülkiyet hakkı sahiplerinin malzeme malikine ödemesi gereken tazminat levazımın en az kıymeti yani arazi maliklerinin mülkiyetindeki arsa üzerine yapılan binanın malikler için arz ettiği “subjektif” değerdir. Mahkemece takdir yetkisi kullanılarak bulunacak değerin tazminat olarak hüküm altına alınması yerine arazi maliklerinin malzemenin dava tarihindeki rayiç değeri ile sorumlu tutulması doğru olmamış...” gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, bozma kararına uyularak, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, kal isteminin reddine; birleştirilen dava yönünden, temliken tescil isteminin reddi ile 22.220,42YTL asgari levazım bedelinin davacılardan alınmasına ve bedel ödeninceye kadar hapis hakkı tanınmasına karar verilmiş, bu kararı davacılar-birleşen dosya davalıları vekili temyiz etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.12.2001 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil ve birleşen dosya ile müdahalenin men'i, kal ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 19.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 725.maddesine dayalı taşkın yapı nedeniyle tapu iptali tescil, ikinci kademedeki istek ise irtifak hakkı kurulmasına ilişkindir. Karşı dava da ise çapa dayanarak elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istenmiştir. Mahkemece karşı davanın reddine, asıl davanın kabulü ile 9287 parsel yararına 9288 parselin 128.99 metrekare yüzölçümlü bölümü üzerinden irtifak hakkı tesisine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım, birleşen dava tapu iptal ve tescil isteklerine ilişkindir. Davacı-birleştirilen dosyanın davalısı, 208 ada 13 parselin maliki olduğunu 208 ada 12 parselin maliki olan davalının taşınmazına yaptığı inşaatın kendi taşınmazına taştığını ileri sürerek elatmanın önlenmesini ve binanın yıkılmasını istemiştir. Davalı-birleşen dosya davacısı, taksim krokisine göre arazinin kendisine ait olduğunu, bununla ilgili tapu iptal ve tescil davası açtığını belirterek taksim krokisindeki sınırları aşan kısım için temliken tescil isteminde bulunmuştur....

                temliken tescil karşılığında, davacı lehine belirlenen bu bedele hükmetmek olmalıdır…” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu