"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TERKİN -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan eksik işlerin giderimi ile nema ifaya izin ve davalı yükleniciye düşen bağımsız bölümün satışına yetki verilmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28/01/2022 günü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 6. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 10/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Noterliğinin 05.03.2004 tarih ve 5982 sayılı Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşmenin yükleniciye herhangi bir ayni hak bahşetmediğini, sözleşmeden doğan edimlerin tam ve eksiksiz yerine getirilmesi halinde yükleneceği lehine bir şahsi hak doğduğunu, 4 ve 5 nolu bağımsız bölümlerin (dairelerin) arsa sahipleri adına tapuda kayıtlı olduğunu, müteahhit Haydar Yıldız'ın tapuda malik bulunmadığını, borçlunun tapuda malik olarak yer almadığı taşınmazlara konulan haczin öncelikle bu nedenle yasaya aykırı olduğu, Öte yandan müteahhit Haydar Yıldız'ın sözleşme gereği edimlerini ifa etmediği, yarım bıraktığı, bu hususların kesin karar haline dönüşen Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/233 sayılı kararı ile arsa sahipleri tarafından açılan nama ifaya izin davasında verilen Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/97 Karar sayılı ilamı ve Ankara 17....
Yasa hükmüne göre nama ifaya izin verilebilmesi için sözleşmenin feshedilmemiş, yani yürürlükte olması, borçlunun edimin ifasında temerrüte düşmesi gerekir. Somut olayda davalı yüklenici karşı dava dilekçesi ile fesih istemiş olup, karşı tarafı ulaşmakla sözleşme fesh edilmiş sayılacağından davacı arsa sahibinin nama ifaya izin istemesi mümkün olmayıp, esasında teslim de bulunmadığından davacının nama ifaya izin istemesi yönündeki istemi doğru olmamakla birlikte çoğun içinde azda vardır kuralı uyarınca ve davada sözleşme fesih edildiğinden davacı fazla ödemiş olduğu bedeli davalı yükleniciden isteyebilir. Sözleşmede iş bedeli (818 sayılı B.K. 365) 6098 sayılı TBK'nın 480. maddesinde düzenlenen götürü bedel olarak kararlaştırılmış olup, davalı yükleniciye fazla ödeme yapılıp yapılmadığı fiziki oran kurularak bulunmalıdır....
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik etmesi halinde üçüncü kişinin ifa talep edip edemeyeceğinin saptanmasında öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Davaya konu olayın, temlik işleminin hukuki niteliği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde yüklenicinin borçlarının neler olduğu ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Alacağın temliki ve borcun nakli Borçlar Kanununun 162 ilâ 181. maddelerinde düzenlenmiştir. Temlik, alacağın ona bağlı bütün (yan ve öncelik) hakları ile birlikte devralana geçmesini sağlar ve bu işlem yapılırken borçlunun rızası alınması gerekmez....
Bir iş görerek eseri meydana getirmek ve meydana getirilen eseri iş sahibine teslim etmek (arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, binayı sözleşmeye, amacına ve fen ve sanat kurallarına uygun şekilde imal ederek arsa sahibine teslim etmek) yüklenicinin ana borcudur. Kural olarak da aslolan sözleşmenin kararlaştırıldığı şekilde eksiksiz ifasıdır. Aksi halde, sözleşmeden beklenen yararlar dengesi bir taraf aleyhine bozulur. Böyle bir durumda da yüklenici edimini yerine getirmiş kabul edilemez. Yukarıda belirtilen ilkeler ve yapılan açıklamaların ışığında somut olayın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesine gelince; davalı yüklenici ile davalı arsa maliki arasında 29.06.2005 tarihinde ... Noterliği’nde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiştir....
Davaya konu olayın, temlik işleminin hukuki niteliği ve arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde yüklenicinin borçlarının neler olduğunun arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Arsa sahibi ile arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi bulunan yükleniciden sözleşmesinde ona bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü temlik alan üçüncü kişinin, arsa sahibini (borçluyu) ifaya zorlayabilmesi için öncelikle temlik işlemini ve işlemin sıhhatini kanıtlaması gerekir. Fakat temlik işlemi kanıtlanmış olunsa da yukarıda açıklandığı üzere ifa talebinin muhatabı olan arsa sahibi ifaya derhal uymak zorunda değildir. Gerçekten, Borçlar Kanununun 167. maddesine göre “Borçlu temlike vakıf olduğu zaman temlik edene karşı haiz olduğu defileri, temellük edene karşı dahi dermeyan edebilir....
DELİLLER : İddia, savunma, tapu kayıtları , bilirkişi raporu ve dosyada mevcut diğer bilgi ve belgeler. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, dava dilekçesindeki açıklamalar uyarınca arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu eksik işlerin giderilmesi için nama ifaya izin istemine ilişkindir. Nama ifa; eseri yüklenicinin nam ve hesabına, iş sahibinin bizzat tamamlaması veya başka bir yükleniciye tamamlattırması demektir.Yüklenicinin eseri tamamlama olasılığı zayıf ve eserde tamamlanabilecek durumda ise, sözleşmenin tarafı olan iş sahibi, TBK 113, (BK 97) maddesi uyarınca nama ifaya izin isteyebilir. Açıklamalardan anlaşılacağı üzere yasal olarak nama ifaya izin isteme hakkı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan arsa sahiplerine aittir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı geç teslimden kaynaklanan tazminat istemine, birleşen dava ise eksik ve ayıp giderim bedeli, dükkan ve bağımsız bölümlerin teslimi, nama ifaya izin talebine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davada ise; bağımsız bölümlerin teslimi talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, eksik ve ayıp giderim bedeli ile nama ifaya izin talebinin de reddine dair verilen karar, davacı arsa sahipleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava 13.01.2009 tarihinde açılmış olup, dairemizin eksiklik talep kararı üzerine getirtilen karar suretinden davalı ... Konut Yapı Kooperatifi’nin ......
Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik etmesi halinde üçüncü kişinin ifa talep edip edemeyeceğinin saptanmasında öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Davaya konu olayın, temlik işleminin hukuki niteliği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde yüklenicinin borçlarının neler olduğu ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Alacağın temliki ve borcun nakli Borçlar Kanununun 162 ila 181. maddelerinde düzenlenmiştir. Temlik, alacağın ona bağlı bütün (yan ve öncelik) hakları ile birlikte devralana geçmesini sağlar ve bu işlem yapılırken borçlunun rızası alınması gerekmez. Temlik, hatta borçlunun muhalefetine rağmen geçerli olarak doğar ve hükümlerin hasıl eder....
Temlikin, temlik edenle borçlu (arsa sahibi) arasında bazı ilişkilerin doğmasına neden olduğu çok açıktır. Zira temlik alan evvelki alacaklının yerine geçmiş borçludan (arsa sahibinden) ifayı istemek, gerektiğinde de borçluyu ifaya zorlamak onun hakkı olmuştur. Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yükleniciden sözleşmede ona bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü temlik alan üçüncü kişinin, arsa sahibini (borçluyu) ifaya zorlayabilmesi için öncelikle temlik işlemini ve işlemin sıhhatini kanıtlaması gerekir. Fakat temlik işlemi kanıtlanmış olunsa da yukarıda açıklandığı üzere ifa talebinin muhatabı olan arsa sahibi ifaya derhal uymak zorunda değildir....