Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar asıl ve birleşen dava davacıları sözleşmenin feshi nedeniyle ceza-i şart ve gecikme tazminatı isteminde de bulunduklarından davalarda arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi talebininde bulunduğundan kabulü gerekir. Mahkemece öncelikle sözleşme tarihi itibariyle taşınmaza ait tapu kaydı getirtilip, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tüm arsa sahiplerince imzalanıp imzalanmadığı ya da sözleşmeyi imzalayan arsa sahiplerinin sözleşmesine diğer arsa sahiplerinin katılması suretiyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerli hale gelip gelmediği ve yapılacak araştırmaya göre asıl ve birleşen davada yer alan taraflara göre arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tüm taraflarının davada yer alıp almadığı araştırılmalıdır....

    Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacının dava dışı... verdiği vekaletnamede arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapma yetkisinin bulunduğu, vekilinin vekalet yetkisini vekalet veren yararına kullanması gerektiği, yeni arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin davacı aleyhine olduğu, vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak davacıdan habersiz sözleşme yaptığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile 06.11.2013 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ve sözleşme tapuya şerh edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Davacının, 13.02.2007 tarihinde...düzenlenen “Düzenleme Şeklinde Vekaletname” ile dava dış......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Davanın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davacı arsa sahibi tarafından mülkiyeti yükleniciye devredilen taşınmaz üzerine yüklenicinin borcu nedeniyle konulan hacizlerin aktin geriye etkili olarak feshi nedeniyle hacizlerin yolsuz ve dayanaksız kaldığı iddiasına dayalı olarak kaldırılması istenildiğinden ve uyuşmazlıkta arsa sahibi ile yüklenici arasındaki eser sözleşmesinin değerlendirilmesi gerektiğinden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 23....

        -K A R A R- Davacı vekili, müvekkiline ait ... numaralı parsel üzerine inşaat yapılması için davalı yüklenici ile ....07.2009 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını ancak davalının sözleşmede kararlaştırılan sürede inşaatı tamamlayarak teslim etmediğini, yine davalı yüklenici ile aynı gün müvekkiline ait ... nolu parselde inşaat yapılması için ayrı bir arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi daha imzalandığını, bu sözleşmenin yerine getirildiğini ancak müvekkilinin sözleşmeye konu ... parselden emsal inşaatlarda olduğu gibi %60, ... parselden ise emsal inşaatlarda olduğu gibi %40 oranında pay alması gerekirken, ... parselde, %...'lik payından vazgeçerek ... parselden %45 oranında hisse aldığını ancak sözleşmenin feshi halinde %...'...

          Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacının talebinin kabulüyle, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği davalı yüklenici payına düşen 2 no'lu daire ile 4 no'lu dükkanın kat irtifakı gereği (18 ve 19 no'lu dükkanlar) davalı arsa sahipleri adına olan tapusunun iptaliyle, davacı yüklenici şirket adına tesciline dair verilen ilk karar davalı arsa sahipleri ... ve ... tarafından temyiz edilmiş,Yargıtay 15. Hukuk Dairesince 05.04.2004 tarihinde arsa sahiplerinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi için açtıkları davanın sonucunun beklenmesi bakımından verilen karar bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak, fesih davasının sonucu beklenmiş, davalı arsa sahipleri ile davalı yüklenici şirket arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi istemiyle ... 3. As. Tic....

            Eldeki davada; davacıların murisinin sağlığında murise vekaleten davalı T9 ile dava dışı Ahmet Yılmaz arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı ve sözleşme kapsamında da davaya konu taşınmazın tapuda Ahmet Yılmaz'a devredildiği, Ahmet Yılmaz'ın edimin yerine getirmediği inşaata hiç başlaşamadığı gibi, taşınmazı da davalıya devrettiği, davalının iyiniyetli olmadığı ileri sürülerek davalı adına kayıtlı taşınmazın tapusunun iptali davacılar adına miras payları oranında tescili istendiğine göre; davacıların talebi arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshi ve sözleşme kapsamında devredilen taşınmazın tapusunun iptaline yöneliktir....

            hep birlikte değerlendirildiğinde iyiniyetli olduğunun açık olduğunu, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yalnızca sözleşme taraflarını bağlayıcı olduğunu, geriye etkili fesih halinde imalat bedelinin davacılar tarafından depo edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

            Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından hedeflenen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....

              Mahkemece bozma ilamın uyularak yapılan yargılama sonucunda sözleşmeye konu taşınmaz ve tevhid edilen taşınmazın sözleşme tarihi itibariyle hisseli taşınmaz oldukları, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin diğer hissedarların yokluğunda davacı ile davalı ... şirketi arasında yapıldığı diğer hissedarların katılımı olmadığından TMK’nın 692.maddesi uyarınca geçerli halde kurulmayan sözleşmenin feshinin istenmesinde hukuki yarar olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1)Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de bozma ilamı uyarınca yeterli inceleme ve araştırma yapılmamış, tapu kayıtlarının celbi ile yetinilerek hüküm kurulmuştur. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri Medeni Kanun'un 692. maddesi uyarınca tüm maliklerin katılımıyla yapılabilir. Bu şekilde tüm arsa maliklerinin imzalamadığı bir sözleşme geçerli olarak kurulmadığı için feshi talep edilemez....

                Davalılardan arsa sahibi ... diğer davalı yüklenici ...’ın edimlerini yerine getirmediğini, açılan davanın reddini, Davalı yüklenici ise davacıların satış bedelini ödemediklerini davanın bu nedenle reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapıdaki 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerin davacılar adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü davalı arsa sahibi ve yüklenici temyiz etmiştir. 1-Davalılar arasında biçimine uygun düzenlen 18.03.1996 tarihli arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi bulunmaktadır. Bu sözleşmedeki yüklenicinin edimi sözleşmesine fen ve amacına uygun bir bina meydana getirerek arsa sahibine teslim etmek, arsa sahibinin edimi ise üzerine bina inşa edilecek araziyi her türlü ayıptan arınmış şekilde yükleniciye teslim etmekten ibarettir. İstisna sözleşmelerinin bir türü olan arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmelerini benzeri sözleşmelerden ayıran en önemli unsur, eser bedelinin kısmen veya tamamen arsa payı devri yapılarak ödenmesidir....

                  UYAP Entegrasyonu