- K A R A R - Davacı vekili, davalı yüklenici ile yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmesine rağmen tapudaki şerhin terkin edilmediğini ileri sürerek; tapu kaydındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi şerhinin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğinin ihtilafsız olduğu ve tapu kaydındaki 23.01.2012 tarihli şerhin hukuki varlığını yitirdiği gerekçesiyle, şerhin terkinine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri bedel olarak taşınmaz mal mülkiyetinin geçirimi borcunu içerdiğinden, TMK'nın 706, Borçlar Kanunu'nun 213, Noterlik Kanunu'nun 60 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri uyarınca resmi şekle bağlı tutulmuştur. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin geçerliliği, bu sözleşmelerin noterde "düzenleme" şeklinde yapılmasına bağlıdır. Öte yandan, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri eser ve satış vaadi sözleşmelerinden oluşan karma nitelikli akitlerden olup, satış vaadini (arsa payının devrini) de içerdiğinden, tek taraflı irade beyanı ile feshi mümkün değildir. Yargıtay'ın kararlılık gösteren içtihatlarında bu tip sözleşmelerin tarafların iradelerinin birleşmesi halinde ya da haklı sebeplerin bulunması durumunda mahkemenin vereceği fesih kararı ile sona ereceği kabul edilmektedir....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshi halinde; BK'nın 61 ve izleyen maddeleri gereğince ve “haksız iktisap kuralları” uyarınca, taraflar birbirlerine verdiklerinin iadesini ve bu kapsamda karşılıklı olarak mal varlıklarına kattıklarının geri verilmesini isteyebilirler. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin “geriye etkili sonuç doğurur” şekilde feshine dair verilen mahkeme kararının kesinleştiği tarih itibariyle taraflar yararına haksız iktisap gerçekleşmiş olur. Bu hukuksal nedenle somut olayda davacı yüklenici tarafından yasal şekilde yapılan inşaatın ya da inşaat kısmının bedelinin uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla yerinde keşif yapılmak suretiyle serbest piyasa rayiçlerine göre yanlar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarih olan 22.11.2001 tarihi itibariyle belirlenmesi gerekir....
Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı açıktır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Yasada tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak, araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulü ile taraflar arasında imzalanan... 29.07.2011 tarih ve 6425 yevmiye no'lu düzenleme şeklindeki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin halen ayakta olduğunun tespiti ile davalılar tarafından gönderilen fesih ihbar taleplerinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerliliğinin tespiti ve fesih ihbar taleplerinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerli olduğunun tespitine karar verilmiştir. Bunun yanında davalılar tarafından gönderilen fesih ihbarına ilişkin ihtarnamelerin iptaline de karar verilmesi yerinde olmamış ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK'nın 438/VII maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Davacı kooperatif, 03.07.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicisi olan ...’nin dava dışı arsa sahibi ...’ye olan borcun kendisine Borçlar Kanununun 174.maddesine dayanarak nakledildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Belirtmek gerekir ki, evvelki borçlunun yerine geçen yeni borçlu tıpkı evvelki borçlu gibi alacaklıya karşı sorumludur. Başka bir anlatımla, 03.07.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicisi olan ... gibi, yeni borçlu da sözleşmenin arsa sahibi olan tarafı ...’ye karşı sorumludur. Borcun yeni borçluya nakledilmiş olması, 03.07.1997 tarihli sözleşme feshedilmediği sürece ne eski borçlunun ve ne de yeni borçlunun borcunu ortadan kaldırmaz. Esasen borcun nakli sözleşmeleri incelendiğinde, borcun naklinin 03.07.1997 tarihli sözleşmedeki koşullar çerçevesinde yapıldığı da anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, sözleşmenin yüklenici olan tarafına kişisel hak sağlar....
Davacı kooperatif, 03.07.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicisi olan ...’nin dava dışı arsa sahibi ...’ye olan borcun kendisine Borçlar Kanununun 174.maddesine dayanarak nakledildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Belirtmek gerekir ki, evvelki borçlunun yerine geçen yeni borçlu tıpkı evvelki borçlu gibi alacaklıya karşı sorumludur. Başka bir anlatımla, 03.07.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicisi olan ... gibi yeni borçlu da sözleşmenin arsa sahibi olan tarafı ...’ye karşı sorumludur. Borcun yeni borçluya nakledilmiş olması, 03.07.1997 tarihli sözleşme feshedilmediği sürece ne eski borçlunun ve ne de yeni borçlunun borcunu ortadan kaldırmaz. Esasen borcun nakli sözleşmeleri incelendiğinde, borcun naklinin 03.07.1997 tarihli sözleşmedeki koşullar çerçevesinde yapıldığı da anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, sözleşmenin yüklenici olan tarafına kişisel hak sağlar....
Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı açıktır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Yasada tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi ve müdahalenin önlenmesi, birleşen dava ise arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi istemleriyle açılmış, mahkemece asıl davaya konu teşkil eden arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshine, davalıların müdahalelerinin önlenmesine karar verilmiş, birleşen dava hakkında herhangi bir hüküm kurulmamış, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacılar ... mirasçıları tarafından ......
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesindeki edimlerin kıyas yoluyla satım ya da trampa sayılması ve bu kapsamda vergiye tâbi olduklarının düşünülmesi de doğru değildir. Açıklamalar çerçevesinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu edimlerin katma değer vergisi doğurması söz konusu olamayacağından davacının bu çerçevede bu verginin doğduğunu ileri sürmesi yasal dayanaktan yoksundur. Diğer taraftan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin götürü bedelli sözleşme olduğu tartışmasız bulunduğuna göre yükleniciye ait bir edimin, sözleşme ile dahi olsa arsa maliklerine devrine de yasal olanak bulunmamaktadır. Bu şekilde sözleşmenin 9 uncu maddesinde yapılan düzenlemenin yazılmamış sayılması gerektiği kabul edilmelidir. Sırf bu şekilde sözleşmeye derc edilen vergi yükümlülüğü, zaten doğmamış bir vergi alacağının ödenmesi mükellefiyeti de getirmez....