Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davalı arsa sahibi şirket tarafından temyiz aşamasında 15.10.2007 tarihli adi yazılı temlikname örneği sunulmuştur. "Taraflardan ...i ile yapmış olduğu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle elde ettiği haklarından 33 adet daireyi ... satış yoluyla devretmiştir....adet daire ile sınırlı olmak üzere arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden doğan ve doğacak alacak haklarını da ...'ye temlik etmiştir." şeklinde düzenleme içeren, asıl ve birleşen ... lehine olan bu temlikname geçerli olup, borçlu yüklenicinin kabulüne de bağlı değildir....

    Temlikin konusu yüklenicinin arsa payı devri karşılığı arsa sahibi ile yaptığı sözleşme uyarınca hak kazandığı gerçek alacak ne ise o olacağından, temlik eden yüklenicinin arsa sahibinden hak kazanmadığını üçüncü kişiye temlik etmesi arsa sahibi bakımından önemsizdir. Diğer taraftan yüklenici arsa sahibine karşı öncelikli edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye temlik etmişse, üçüncü kişi BK.m 81’den yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz....

      Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacılar ile davalı... arasında, düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı satış vaadi ve inşaat sözleşmesi düzenlendiği, yükleniciye ait dairelerle arsa maliklerine ait daireler arasında yüzölçümü ve değer farkının bulunduğunun iddia edilmesine rağmen sözleşmede belirlenen dairelerin davacılara bırakıldığı, daireler arasında işçilik ve yüzölçümü farkı bulunmadığı, davacılara ait dairelerin proje yapılmadan önce belirlendiği, arsanın geometrik şekline göre tüm dairelerin aynı plan, kullanım ve dizaynda olmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı ... temyiz etmiştir. Dava, arsa maliklerinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak açtıkları tespit ve tazminat istemlerine ilişkindir....

        Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri 818 sayılı Mülga Borçlar Kanunu'nun 355 vd., 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanunu’nda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı açıktır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 Sayılı Kanun’da tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....

          in temyiz itirazlarına gelince; Dava, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı gecikme tazminatı ve eksik iş bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. ... 2. Noterliği'nin 26.01.2004 tarih 1658 sayılı düzenleme şeklindeki arsa payı karşılığı inşaat ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tarafları arsa sahibi ... ile yüklenici ... olup, 26.01.2004 tarih 1659 nolu vekaletname ile davalılar vekil tayin edilmiştir. Davalı ...'in anılan vekaletname ile diğer davalı ...'...

            arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı kira kaybı talebine ilişkindir....

              Tüm bu tespitlerden sonra yükleniciden bağımsız bölüm satın alanların satım sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunabilecekleri ve bu tür uyuşmazlıklar konusunda tüketici mahkemesinin görevli olup olmadığı hususunun usulünce tartışılması yerine yazılı şekilde bir kısım davacılar hakkında aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddi doğru görülmemiştir. Davacılardan, arsa sahibinden daire satın alanların varlığı halinde bu kişiler arsa sahibinin haklarını temlik almış iseler bu kişilerin de yükleniciye arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince dava açabilecekleri, temlik yok ise yükleniciden herhangi bir talepte bulunamayacakları ve sadece bağımsız bölümü aldıkları kişiye karşı satım sözleşmesine dayalı dava açabilecekleri düşünülmelidir....

                Yine, temlik işleminin yapıldığı ana kadar temlik sözleşmesinin dışında olan ve işlemin tarafı olmayan (somut olayda arsa sahibi) arsa sahibi işlemin yapıldığı andan itibaren temlik işleminin tarafı olur ve arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan haklarını ona karşı (üçüncü kişiye) ileri sürer hale gelir. Şayet, temlik edilen alacağın dayanağı olan davalılar arasındaki borç ilişkisi (arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi) yüklenici bakımından bütünüyle ifa edilmemişse, üçüncü kişi yüklenicinin ifa etmediği borç miktarı kadar arsa sahibine karşı sorumludur. Bu nedenle, borçlu temlik yapılmamış olsaydı eski alacaklısına (yükleniciye) ne gibi defilerde bulunmak imkanına haiz idiyse bu defileri yeni alacaklıya (temellük eden üçüncü kişiye) karşıda ileri sürebilir. (B.K.m.167) Burada öncelikle belirtilmesi gereken husus davalı arsa sahibi ...’a husumet düşeceği kısaca, davalı safında yer alması gerektiğidir....

                  Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri bedel olarak taşınmaz mal mülkiyetinin geçirimi borcunu içerdiğinden, TMK'nın 706, TBK'nın 237, Noterlik Kanunu'nun 60 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri uyarınca resmi şekle bağlı tutulmuştur. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin geçerliliği, bu sözleşmelerin noterde "düzenleme" şeklinde yapılmasına bağlıdır. Öte yandan, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri eser ve satış vaadi sözleşmelerinden oluşan karma nitelikli akitlerden olup, satış vaadini (arsa payının devrini) de içerdiğinden, tek taraflı irade beyanı ile feshi mümkün değildir. Dairemizin kararlılık gösteren içtihatlarında bu tip sözleşmelerin tarafların iradelerinin birleşmesi halinde ya da haklı sebeplerin bulunması durumunda mahkemenin vereceği fesih kararı ile sona ereceği kabul edilmektedir....

                    Gerçekten, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri yükleniciye kişisel hak sağlar. Yüklenici, kazanacağı kişisel hakkını doğrudan sözleşmenin diğer tarafı olan arsa sahibine karşı ileri sürebileceği gibi, Borçlar Kanununun 162.maddesinden yararlanarak bu hakkını üçüncü kişilere de temlik edebilir. Ne var ki, yapılan temlik işleminin tarafı olmayan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı arsa sahibi, bu temlike vakıf olduğu zaman Borçlar Kanununun 167.maddesine dayanarak temlik işleminde bulunan yükleniciye karşı ne gibi hakları varsa, onun temlik ettiği kişilere (davacıya) karşı da ileri sürebilir. Dolayısıyla bu gibi davalarda, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin arsa sahibi olan tarafına husumet düşer. Zira, alacağa hak kazanıldığının ispatı ifanın talep edildiği arsa sahibinden istenecektir....

                      UYAP Entegrasyonu