Davalılar vekili; kooperatif genel kurulunca alınan kararların arsa sahibi davalılıları bağlayıcı bir yönünün olmadığını, söz konusu sözleşmeye göre davacı kooperatifin doğal gaz alt yapı katılım ve gecikme zammı altında bir bedel isteyemeyeceğini dolayısıyla davacının kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Asıl ve birleşen dava dilekçesinde, dava konusu kat mülkiyetli anataşınmazın kat malikleri kurulunca 29.06.2012 günü alınan, güvenlik görevlilerinin maaş ve kapalı havuz işletme giderlerine kat maliklerince arsa payı oranında katılmalarına dair hesaplamaya yapılan itirazın reddine dair 3 numaralı kararın ve işletme projesinin ilgili bölümünün iptali istenilmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş,davacılar vekilinin temyiz istemi üzerine Dairenin 14.04.2014 tarihli ilamı ile mahkeme kararı bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir....
Mahkemece davacı ... yönünden davanın aktif husumet yokluğundan reddine, diğer davacılar yönünden ise 8/6/2013 tarihli kat malikleri kurul kararın iptaline dair verilen karar Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 2015/19337 E.- 2016/1540 K. sayılı 08/02/2016 tarihli ilamı ile ''Isıtma sistemini ısı pay ölçer sistemi yerine toplu ısınma sistemine geçilmesiyle ilgili alınan kararın iptali sistemine ilişkin olup, mahkemece toplantıda alınan kararların tamamının iptaline karar verilmiş olmasının doğru görülmemiştir."gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Bozma ilamına uyulması sonrasında mahkemece davanın ... yönünden husumet yokluğundan reddine, diğer davacılar yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık kat malikleri kurul kararının iptali istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilmişse de bozma gerekleri yerine getirilmemiştir....
KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 19 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde, kat malikleri kurulu kararlarının iptali ile mimari projede var olan asansörün yaptırılması istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde bedel olarak arsa payı devredileceğinden, iade peşin olarak devredilen arsa payına ilişkin olacaktır. Gerçekten başlangıçta ifa ile sonuçlanacağına güvenilerek sözleşmeye dayalı yapılan devrin sebebi, bozulan sözleşme ilişkisi ile ortadan kalkacağından geriye etkili fesih halinde yükleniciye devredilen arsa payının iadesi gerekir. Dava konusu somut olayda arsa maliklerince yüklenici kooperatife devredilen 54/1440 oranındaki pay kooperatifin üçüncü şahsa olan borcundan dolayı haczedilmiş, satışa çıkarılmış, davacı arsa maliklerinden ... bu yeri satın almıştır. İnşaat seviyesi itibari ile davacı tarafın fesih isteminin yerinde olduğu, davalı yüklenici kooperatifçe birleşen 2006/295 Esas sayılı dava dosyasında imalât bedeliyle ilgili alacak davasının açıldığı, 12.07.2006 tarihi itibari ile fesih iradelerinin birleştiği açıklık kazanmıştır....
in apartman giderlerine arsa payları oranında katılmalarına, diğer davacı ... hakkındaki davanın HMK'nun 150. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Kat Mülkiyeti Yasası'nın 20. maddesi gereğince kat maliklerinden her biri aralarında başka türlü anlaşma olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerini koruma, güçlendirme ve onarım giderleriyle ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payları oranında katılmakla yükümlüdürler. Buna göre, kat maliklerince ortak giderlere katılımın yasadaki düzenlemeden farklı şekilde kararlaştırılabilmesi mümkündür. Kat malikleri kurulu kararıyla belirlenen aidatların yönetim planına uygun olmadığını düşünen kat malikleri, Kat Mülkiyeti Yasasının 33. maddesi hükmüne göre alınan kararların iptali için dava açma hakkına sahiptir....
Kat malikleri kurulunca, anataşınmaza dışarıdan yönetici atanacağı gibi, hizmet alımı şeklinde profesyonel hizmet şirketleri ile sözleşme yapılmak suretiyle yönetim işlerinin gördürülmesi ve bu hususta kat maliklerince seçilen yönetime sözleşme yapma yetkisi verilmesinde veya bir kısım hizmetlerin yine yönetim tarafından kat maliklerine sunulabilmesi için yetki verilmesinde yasaya bir aykırılık bulunmamaktadır. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, 20.07.2014 tarihli kat malikleri kurulunda alınan 3, 6 ve 7 nolu kararların iptali isteminin reddine karar verilmesinde, 17 nolu kararın ise iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, sair temyiz itirazları yerinde değildir. .........
Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, iptali istenen toplantıya davacının katıldığı, toplantıya katılanlarca divan heyetine toplantı tutanaklarına imzalama yetkisi verilmediği, buna rağmen genel kurul toplantı tutanağı başlıklı belgenin sadece divan heyeti tarafından imzalandığı anlaşıldığına göre, 634 Sayılı Yasanın 32/4. maddesinde belirtilen şekil şartlarına uyulduğundan söz edilemez. Ayrıca toplantıya ait hazirun cetvelinden toplantıya asaleten ve vekaleten katılanların tam olarak anlaşılamadığı gibi vekaleten katılanlara ait vekaletlerin de bulunmaması nedeniyle yönetici seçimine ilişkin sayı ve arsa payı çoğunluğu da tespit edilememektedir. Davacı iptali talep edilen toplantıda alınan kararlara itiraz edip, süresinde dava açtığına göre davanın kabulü gerekirken, belirtilen gerekçelerle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
S.2 değerlendirilerek ödenmesi gerektiği, bu kapsamda davacıya ödenmesi gereken toplam miktarın 54.630,52 TL olduğu; birleşen davada, arsa maliklerince fesih ihtarında bulunulduğu, asıl davada da yüklenici tarafından sözleşmenin devamı istenmeyip, haksız feshedildiği ileri sürülerek tazminat talep edilmekle fesih iradelerinin birleştiği, bu durumda sözleşmenin feshi için ayrı bir dava açmaya gerek bulunmadığı, feshin haklı olup olmadığı hususunun ise asıl davada savunma olarak ileri sürülebilecek bir husus olduğu, bu nedenle birleşen davada davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı, ayrıca dava, sözleşmeye taraf tüm arsa malikleriyle birlikte açılmadığından veya muvafakatleri alınmadığından dava şartının da gerçekleşmediği gerekçesiyle, asıl davanın kısmen kabulü ile 54.630,52 TL'nin davalılardan tahsiline, birleşen davanın reddine dair verilen kararın asıl davada davacı-birleşen davada davalı ... ve asıl davada davalı-birleşen davada davacı ... vekillerince temyizi üzerine Dairemizin...
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 28.03.2013 gün ve 2011/52-2013/125 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, dava dışı yüklenici şirketle yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında eksik bırakılan işlerin, davalı bağımsız bölüm maliklerince tamamlanmasının taahhüt edilmesine rağmen, davacı arsa sahibince tamamlanması nedeniyle yapılan harcamaların tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali isteminden kaynaklanmış olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasında uyuşmazlığa konu temel ilişki kat karşılğı inşaat sözleşmesinden kaynaklandığı ve davacı 3. kişilere karşı onların yükleniciye kefil olmaları nedeniyle talepte bulunduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 23. Hukuk Dairesi'ne aittir....