Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık; davaya konu araçtaki arızanın üretimden kaynaklanıp kaynaklanmadığı, ayıbın gizli ayıp olup olmadığı; davacının ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep etme hakkının doğup doğmadığı noktasında toplanmaktadır. 6502 sayılı TKHK.'nun 8- (1) maddesinde; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır" şeklinde tanımlandıktan sonra, ikinci fıkrada bir kısım ayıp halleri sayılmıştır. "Muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik" eksiklikler de ayıp kavramı içine alınmıştır. Burada; malın "ayıplı" ve "hatalı" olması kavramları üzerinde de durmak gerekir. Bu iki kavram birbiri ile aynı değildir....

A.Ş. tarafından davacıya 107.009,46 TL’ye satıldığı, diğer davalının aracın ithalatçısı olduğu, aracın 15/09/2010 tarihinden dava tarihine kadar 9 kez servise götürüldüğü, dava tarihinden sonra da 2 kez servise gidildiği, volanın 3 kez değiştirildiği, bilirkişilerce bu ayıbın imalattan kaynaklanan gizli ayıp olduğunun bildirildiği, buna göre davacının yasada belirtilen seçimlik hakkını misli ile değişim yönünde kullanabileceğinin değerlendirildiği, araçtaki ayıbın imalattan kaynaklı gizli bir ayıp niteliğinde olup baştan beri mevcut olması ve talebin misli ile değişime yönelik olup bedelin istenmemiş olması gözetilerek bilirkişi heyetinin kullanımdan kaynaklı değer kaybının davacıya ödetilmesi yönündeki görüşüne itibar edilmediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile aracın üzerindeki tüm takyidatlardan ari bir şekilde davalılara iadesi ile ayıptan ari misli ile değiştirilmesine, ayıptan ari mislinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm...

    MAHKEME KARARI Mahkemenin 13.02.2014 tarihli ve 2012/195 E., 2014/117 K. sayılı kararı ile; dava konusu araçtaki hasarının tüketicinin kullanım hatasından kaynaklanmadığı, gizli ayıp mahiyetinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, Renault Marka 2011 Model VF1KW2CS645119908 Şasi Numaralı Kango Multix Marka Kamyonetin ayıpsız misli ile davalılarca değiştirilmesine, karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Birinci Bozma Kararı 1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı Mais Motorlu Araçlar İmal ve Satış A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Yargıtay (Kapatılan) 13....

      UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, satışı yapılan araçtaki ayıp nedeniyle misli ile değişim bu talebin mümkün olmaması halinde sözleşmeden dönülerek bedel iadesi istemidir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Taraflar arasında aracın satışı, bedeli, hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, aracın ayıplı olup olmadığı, onarımının olanaklı olup olmadığı, misli ile değişim veya bedel iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarındadır. 6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

      nden 45.450.00 TL bedelle satın aldığı, aracın sol arka çamurluğunda boya farklılığı olduğu, araçtaki boyanın fabrika çıkış boyası olmadığı, aracın sonradan boyandığını ileri sürerek aracın ayıpsız misli ile değişimi veya araçtaki ayıp nedeniyle oluşan zararın tazmini için şimdilik 1.000.00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir....

        Buna göre somut olay incelendiğinde aracın gizli ayıplı olduğu, araçtaki arızanın bir ayıp niteliğinde olduğunun ise ancak bir süreç sonunda anlaşılabildiği bu sebeple servise ilk gidilen tarihin öğrenme olarak kabul edilemeyeceği davacının ayıbı süresinde ihbar ettiği, kaldı ki davalı bir araç satış bayisi olmakla TBK 225/2 gereğince davacının ihbar yükümlülüğünün de olmadığı anlaşılmakla davalının bu itirazının yerinde olmadığı, aracın ayıplı olmakla ayıp hükümlerinin işletilmesinin gerektiği anlaşılmıştır. TBK 227.maddesi ise alıcının seçimlik haklarını düzenlemiş olup davacı bu haklardan ayıpsız misli ile değişim hakkını kullanmıştır. Araçtaki ayıbın niteliği, rapora göre tamiratın çok yüksek meblağlı oluşu ve araçtan mahrum kalınacak olması göz önüne alınarak seç m 227/3'ün uygulanmasına gerek görülmemiş ve davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          İlk derece mahkemesince aldırılan 03/04/2018 tarihli heyet raporu ve 11/05/2018 tarihli ek raporlar doğrultusunda araçtaki boya hasarının imalattan kaynaklı gizli ayıp niteliğinde olup, davacının misli ile değişim seçimlik hakkına kullanabileceğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; hükme esas alınan heyet raporlarında yapılan incelemede araçta farklı değerlerde boya kalınlığı tespit edildiği yazılı ise de yapılan boya ölçümüne yönelik verilerin raporda yer almadığı, araçtaki boya farklılıklarının aracın hangi kısımlarında yer aldığı, genel veya lokal farklılıklar olup olmadığının tespit edilmediği, araç değer kaybı belirlenirken hangi bilimsel verilerin esas alındığının anlaşılamadığı bu hali ile hükme esas alınan raporun denetlemeye ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte olmadığı anlaşılmıştır....

          Davalı şirketler vekilleri ayrı ayrı, dava konusu aracın ayıplı olmadığını, ayıp mevcut olsa bile süresinde ihbarda bulunulmadığını, davacının ücretsiz onarım hakkını kullandığını, misli ile değişim talebinde bulunamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya incelendi; Dava, ayıp sebebiyle misli ile değişim olmadığı takdirde bedelde indirim istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim veya bedelde indirim talep ettiği, mahkemece misli ile değişim yönünde davanın kabulüne karar verildiği, davalının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. (I)Servis kayıtlarına göre araçtaki yağ eksilmesinin ilk kez 15/12/2017 tarihli bakımda ileri sürüldüğü, davanın ise 26/06/2019 tarihinde açıldığı ve ayıbın gizli olduğu dikkate alındığında davalının zamanaşımına yönelik savunması yerinde görülmemiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya incelendi; Dava, ayıp sebebiyle misli ile değişim olmadığı takdirde bedelde indirim istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim veya bedelde indirim talep ettiği, mahkemece misli ile değişim yönünde davanın kabulüne karar verildiği, davalının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. (I)Servis kayıtlarına göre araçtaki yağ eksilmesinin ilk kez 15/12/2017 tarihli bakımda ileri sürüldüğü, davanın ise 26/06/2019 tarihinde açıldığı ve ayıbın gizli olduğu dikkate alındığında davalının zamanaşımına yönelik savunması yerinde görülmemiştir....

            UYAP Entegrasyonu