WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Belediye Başkanlığına haciz yazısı yazıldığı, şikayetçi borçlunun, haczedilen alacağın adi ortaklığa ait olduğunu ileri sürerek, haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, adi ortaklığın borcundan dolayı adi ortaklık mallarına haciz konulabileceği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İcra takibinin borçlusu, adi ortaklığın ortakları olan şirketler olup, adi ortaklık değildir. Kaldı ki adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından, adi ortaklık hakkında takip yapılması da mümkün değildir.6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 622-623. maddeleri gereğince adi ortaklıkta her ortak, şirketin kârına iştirak etme hakkına sahip olduğundan, ortağın kişisel alacaklıları, borçlu ortağın şirketteki kâr payını haczettirebilirler. Ayrıca, aynı Kanun'un 638. maddesine göre, adi ortaklığın tasfiye edilmesi halinde borçluya isabet edecek tasfiye payının da haczi mümkün bulunmaktadır....

    Dolayısıyla adi ortaklık içerisinde davacı tarafından katılım payı karşılığı olarak tarafımıza ---- tutarında para gönderilmemiştir. Tekrar ediyorum davacı ile aramızda davacının belirli bir miktar yatırım tutarını bize göndermesi, bizim bu tutar ile inşaat işine girmemiz ve inşaatten elde edilen kardan davacının payına düşen kısmın ana parası ile birlikte davacıya ödenmesi yönünde adi ortaklık ilişkimiz yoktur. Davacı ile adi ortaklık kurma şeklinde bir amaç ile hareket etmemiz söz konusu değildir."demiştir. Bu durumda davacının tüm davalılar ile arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğuna yönelik iddiasını ispat edemediğinin kabulü ile terditli talebi yönünden inceleme yapılmasına geçilmiştir. Mali müşavir bilirkişi tarafından sunulan --- tarihli raporda, davacının --- hesabına para gönderdiği, akabinde bu paranın --- aktarıldığı,----- havalesi ile ödeme yapıldığı belirlenmiştir....

      Sayılı dosyası ile icra takibine giriştiğini , takip borçlusu ...'nın alacağı olduğu öğrenilen ... İnş. San. Tic. Ltd. Şti.'ne (...) 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, Mertkan'ın verdiği cevapta, ...'ya borçlu olduğunu kabul ettiğini, alacak zimmetinde kabul edildiği için Mertkan'a 89/3 ihbarnamenin de gönderildiğini, bu arada davalı ...'ın diğer davalı ... Elek. İnş. Taah. Ltd. Şti. () ile adi ortaklık ilişkisi içinde olduğunun tespit edildiğini ve adi ortaklığını 195.990,000 TL sözleşme bedelli Anadolu yakası Adalet Binası İnşaatını yükümlendiklerini, adi ortaklığını fesih ve tasfiyesi hususunda İcra hakimliğinden yetki alındığını ileri sürerek ...- adi ortaklığının fesih ve tasfiyesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, ...'ya bazı icra dosyaları kapsamında borç bulunduğunu, ancak 89/1 haciz ihbarnamesi ile ...'...

        Mahkemece; ortaklık işlerinin davacı adına yapıldığı, bu nedenle gelir vergisinin de davacı adına tahakkuk ettiği, dolayısıyla davacının alacaklı olduğu tutarın belirlenmesinde kar payının hesaplanmasına gerek bulunmadığı, aldırılan bilirkişi raporundan davacının banka havalesi yoluyla fazladan ödediği 66.777 TL ile 2007-2011 yıllarında ortaklık adına ödediği gelir vergisinin 1/2'si olan 200.378,596 TL olmak üzere toplam 267.155,60 TL davalıdan alacaklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; sona erdiği taraflarında kabulünde olan adi ortaklığın tasfiyesi istemine ilişkindir. Davacı, adi ortaklığın sona ermesine rağmen tasfiye işleminin yapılmadığını ileri sürmüş, davalı ise 08.10.2009 tarihli protokol ile ortaklığın fesih ve tasfiye edildiğini savunmuştur....

          nin bu devre izin verdiği, ... ile yapılan sözleşme kapsamında adi ortaklık adına davacı ortak ... şirketinin harcamalar yaptığı, adi ortaklık sözleşmesi uyarınca davalı şirketin hissesine düşen katkıyı yapmadığı iddiasıyla hissesine düşen bedelin tahsili talebiyle derdest davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava; TBK 627.maddesi kapsamında ortaklardan birinin ortaklık işleri için yaptığı giderler ile ortaklığa avans olarak verilen paranın diğer ortaktan hissesi oranında tahsili talebinden oluşmaktadır....

            Lokantasının işletmeciliği konusunda adi ortaklık yaptıkları, davacının %25, davalının ise %75 oranında paylarını olduğunu, davalının yönetici ortak olduğu,davacının mahkeme aracılığı ile yaptırdığı tesbite göre işletmenin zarar ettiği hususları taraflar arasında ihtilaflı değildir. Davacı, kar payının tahsili ve yönetici olarak atanması için eldeki davayı açmıştır.Davalı ibraz ettiği 4.4.2004 tarihli sözleşme ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verildiğini,fesih ve tasfiyesinin buna göre yapılması gerektiğini, davanın yersiz olduğunu savunmuştur. Mahkemece taraflar arasında imzalanan fesih sözleşmesine göre adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, ancak tasfiyenin tayin edilen memur eliyle yapılmasına karar verilmiştir.Davalı tarafından dosyaya ibraz edilen ve davacı tarafça imzası inkar edilmeyen 4.4.2004 tarihli fesih sözleşmesi içeriğine göre işletmedeki malzemenin satış bedelinin adi ortaklık hisseleri oranında taksimi kararlaştırılmıştır....

              , adi ortaklığa emek ve bilgisini özgüleyen davacının yeni bir işletme açtığı, tanık beyanları ile de sabit olduğu üzere anılan işletmenin aynı alanda iştigal ettiği, dolayısıyla davacının ortaklıkla rekabet yasağını da ihlal eder ve ortak amacı gerçekleştirme arzusu ile bağdaşmayan bu davranışı ile, taraflar arasında imzalanan sözleşme 6....

              Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Talep, taraflar arasında kurulan adi ortaklığın haklı nedenle fesihte tasfiyesine ilişkin olup, konu ile ilgili yasal düzenleme gereği tasfiye 6099 sayılı Borçlar Kanununun 642 ve devamı hükümlerine göre gerçekleştirilmesi gerekmekte olup, bu konuda Türk Ticaret Kanununun ticaret şirketlerinin tasfiyesi hükümlerine göre görülmesi mümkün değildir. Konu ile ilgili düzenlemelere kısaca bakılacak olur ise; Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK 620/1.madde) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639. Maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Adi ortaklığın tüzel kişiliği yoktur....

                Yevmiye numaralı Adi Ortaklık Sözleşmesi, Adi Ortaklık kapsamında çeşitli firmalara iş yapıldığını gösteren bilgi ve belgeler dikkate alındığında; tanık dinletme talebimizin reddi yönündeki karar yerinde olmadığını, adi ortaklık kapsamında söz konusu taşınmazın inşaat için ... A.Ş.’ den çimento alımı yapıldığını, davalı tarafın bu hususta “… Davacı yönünden beton alımına iştirak ettik…” yönündeki savunması taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin ispatı bakımından ikrar niteliğinde olduğunu, taraflar arasında adi ortaklık süresi içerisinde dava konusu taşınmazdan başka bir taşınmaz yapılmamış olduğundan taşınmazın adi ortaklık hükümleri dâhilinde yapıldığının sabit olduğunu, söz konusu inşaatın çerçeve ve camları konusunda ... firması ile yapılan 10.05.2013 tarihli sözleşmede; “… …Ltd. Şti. ve ...Ltd. Şti. Kartal projesi ortaklığı ile ... Ltd....

                  , bağılsız bölümlerin elden çıkarılması halinde müvekkilini alacağına kavuşamayacağını, ileri sürerek ortaklığın tasfiyesi ile ortaklık payının verilmesi ile davalı adına olan taşınmaz kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu