Bunun yanında, 2918 sayılı ...Kanunu'nun 20/d maddesinde “Tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri, satış ve devri yapılacak araçtan dolayı motorlu taşıtlar vergisi, gecikme faizi, gecikme zammı, vergi cezası ve trafik idari para cezası borcu bulunmadığının tespit edilmesi ve taşıt üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması halinde, araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılır. Noterler tarafından yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersizdir” hükmünü içermektedir. Görüldüğü gibi Yasa'nın 20/d maddesinde tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirlerinin ancak noterler tarafından yapılacağı hükmüne yer verilmiştir. Ancak böyle bir satış ve devir işlemi, araç üzerindeki mülkiyet hakkını devre elverişlidir....
KARAR Davacı, mülkiyeti davalıya ait olan aracı 02.12.2013 tarihli noter satış sözleşmesi ile 14.000.00 TL'ye satın aldığını, ve araca 3.000.00 TL masraf yaptığını ancak aracı sigorta ettirmek istediğinde aracın ağır hasarlı bulunduğunu öğrendiğini ileri sürerek, araç satış sözleşmesinin iptali ile 17.000.00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, ileri sürülen karar düzeltme sebeblerine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz taleplerinin reddi gerekir. 2-Davacı, eldeki dava ile davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek aralarındaki araç satış sözleşmesinin iptali ile 17.000.00 TL'nin davalıdan tahsilini istemiştir....
. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan harici araç satış sözleşmesi ile müvekkilinin davalıdan araç satın aldığını, satış bedelinin bir kısmının ödendiğini, bakiye kısım ödendiğinde aracın tescil kaydının devredileceğinin ve kullanım bedeli olarak müvekkile her ay 700 TL ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalının edimlerini yerine getirmediğini belirterek ödenen 17.500 TL’nin ve 500 TL menfi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacıya araç devri için Noterliğe gelmesi hususunda yazılı bildirimde bulunulduğu halde davacının gelmediğini, bu durumun...3....
Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 02/06/2021 tarih 431 sayılı kararı ile belirlenen ve 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli olan Hukuk Daireleri iş bölümü kararı gereğince; "Aşağıda yazılı davalar gibi şahsi haklara dayalı ve taşınmaz mallarla ilgili davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar: a) Satış vaadi sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve el atmanın önlenmesi davaları, b) Yükleniciden haricen satın alınan bağımsız bölüme ilişkin olup, 30.09.1988 tarihli 1987/2 E. 1988/2 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına dayalı tapu iptali ve tescil davaları, c) Tahsis kararlarına dayalı el atmanın önlenmesi ve tapu iptali ve tescil davaları, d) İnanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davaları (05.02.1947 tarihli 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı)" ile ilgili uyuşmazlıklara 22.Hukuk Daireleri bakmakla görevli olduğundan Hukuk Daireleri İş Bölümü ortak hükümleri 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.05.2005 ve birleşen dosyada 02.09.2005 gününde verilen dilekçeler ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil, menfi tespit, mülkiyetin iadesi, davalı-davacı tarafından birleşen dosyada verilen 19.09.2005 günlü dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin iptali ve 30.05.2005 tarihli karşı davada ise tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davacı ... tarafından açılan davanın kısmen kabulüne, satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil isteğinin reddine, menfi tespit ve mülkiyetin iadesi isteminin kabulüne, karşı davanın reddine, satış vaadi sözleşmesinin iptaline dair verilen 01.10.2007 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı ..., duruşmasız olarak davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 21.10.2008 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... vekili Av.... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı....
Mahkemece aracın vergi borcu olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının sair itirazları reddi gerekir. 2-Davacının 12.5.2003 tarihli noterde düzenlenen kati satış sözleşmesi ile, davalı ...'e ait ... plaka sayılı aracı satıcı vekili ...'dan satın aldığı ancak araç malikinin borcu nedeniyle adına tescil işlemini yaptıramadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda satışa konu olan araç hukuki ayıplı olduğundan davacının satış sözleşmesinden dönme hakkı vardır. Davacı aracı iade kaydıyla ödediği satış bedelini araç malikinden talep edebilir. Mahkemece bu yön gözardı edilerek aracın vergi borcu olmadığı gerekçesi ile davalı ... Koçyigit yönünden de davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Asıl ve birleşen davanın tarafları ... mirasçılarıdır. Asıl davada, 04.11.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 403 sayılı parselin muris muvazaası suretiyle davalıların murisi ...’ya satışının vaat edildiği ileri sürülerek satış vaadi sözleşmesinin iptali dava edilmiştir. Birleşen davada ise, ... mirasçıları 04.11.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece asıl dava kabul edilmiş, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası reddedilmiştir. Görüldüğü üzere, asıl davada muris muvazaasına dayanıldığından ve sözleşmenin bu nedenle iptaline karar verildiğinden hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi Dairemize değil, 1.Hukuk Dairesine aittir....
Noterliği'nin 19/08/2019 tarihli 26917 yevmiye sayılı araç satış sözleşmesince 2011 Model Volkswagen Marka bir aracı 60.000,00 TL karşılığında satın aldığını, aracın bedelini nakit olarak ödediğini, ekspertiz raporlarında, aracın 60.000,00 TL bedelinde arıza kaydının bulunduğunu, aracı temiz ve kullanılabilir bir hale getirmek için en az 60.000,00 TL masraf yapılmasının gerektiğini, aracın ticari ahlakla bağdaşmayacak şekilde ve hileli olarak satıldığını beyanla aracın iade alınarak peşin olarak ödemiş olduğu 60.000,00 TL'nîn 19/08/2019 olan sözleşme tarihinden itibaren başlayacak olan yasal faizi ile tarafına iadesini, Büyükçekmece 8. Noterliği'nin 19/08/2019 tarihli 26917 yevmiye sayılı araç satış sözleşmesinin iptalini, mahkeme masrafları ile vekaleti ücretin fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.12.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde rayiç bedel istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Bir kısım davalılar vekili, zamanaşımı def'inde bulunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacıların taşınmazı fiilen devraldıklarının ve bedelinin ödendiğinin ispatlanamadığı, satış vaadi sözleşmesinin üzerinden 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir....
Şti. arasında imzalanan adi yazılı 14/05/2012 tarihli satış sözleşme ile davaya konu dairenin satışının kararlaştırıldığı, satış bedelinin 190.000,00 TL olarak belirlendiği, satış bedelinin bir kısmının araç karşılığı bir kısmının nakit bir kısmının ise davacının davalı şirkete vereceği reklam işi karşılığı olarak ödenmesinin kararlaştırıldığı, davacı taraf tapu iptali tescil istemi ile birlikte tüm takdiyatlardan ari olarak da talepte bulunmuş ise de taşınmaza dava tarihinden sonra çok sayıda haciz kaydı işlenmesi dikkate alındığında mahkemece verilen süreye rağmen davacı tarafça sadece ipotek alacaklısının davaya dahil edildiği, haciz alacaklılarına husumetin yöneltilmediği, taşınmazın mülkiyetinin kötüniyetli kazanıldığının ve sonradan konulan ipoteğin kötüniyetli konulduğunun davacı tarafça ispatlanamadığı ve yine davacı tarafın tapu iptali ve tescil talebi yönünden dava tarihinden önce adi yazılı sözleşme hükümleri uyarınca bakiye satış bedelinin tamamını ödemediği..." gerekçeleriyle...