Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/368 ESAS - 2021/303 KARAR DAVA KONUSU : Ayıplı araç satışı nedeniyle aracın misli ile değişimi olmadığı takdirde bedelde indirim KARAR : Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2020/368 Esas - 2021/303 Karar sayılı dosyasından verilen 21/06/2021 tarihli karara karşı istinaf talebinde bulunulması ile dosyanın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine gönderildiği, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesinin 7. Hukuk Dairesinin 17/02/2022 tarih, 2022/485 Esas, 2022/329 Karar sayılı kararı ile inceleme görevinin 5....

Davöa konusu araçta herhangi bir ayıp söz konusu olmadığı, davacı tarafından araç teslim formunun imzalandığını, davacının aracı yaklaşık 4 yıldır sorunsuz kullandığını, akabinde bu şekilde bir iddia ortaya atarak haksız kazanç elde etmek amacıyla dava açtığını, araçta üretimden kaynaklı bir hata bulunmadığını, zaman aşımı nedeniyle davanın reddine, araçta üretimden kaynaklı bir ayıp olmadığından davanın esastan reddine, mahkememiz aksi kanaatte ise ayıp esaslı nitelik taşımadığından davanın reddine, Yargıtay kararları uyarınca araç değıişimi şartları gerçekleşmediğinden sadece ücretsiz onarma kararı verilmesini, araçta kullanım kaynaklı oluşan değer kaybının müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiş; bu kez davacı yanca temyiz talebinde bulunulmuştur. 1-Dava, ayıplı araç nedeniyle yenisi ile değişim talebine ilişkindir. Aracın satın alındıktan itibaren 3 yıl içerisinde müteaddit defalar yakıt pompası, akü aksamı, motor arızası vb. sebeplerle servise götürüldüğü iş emirleri ve faturalar kapsamından anlaşılmıştır. Mahkemece ilk kararda ayıp nedeniyle ihbar süresine uyulmadığından davanın reddine karar verilmişse de; davacının servis başvurularının ayıp ihbarı yerine geçeceği, ayrıca ayıp ihbarında bulunma zorunluluğunun bulunmadığından bahisle davanın esasına girilmesi gerektiğinden, bozma kararı verilmiştir. Dava açıldıktan sonra, geçirilen kaza sonucu araç pert total olmuştur....

    Diğer mobilyalar yönünden ise küçük hatalar olduğu bu hataların bedel iadesi ve ayıpsız misli ile değişimle orantılı olmayacağı bu nedenle bu mobilyalara ilişkin olarak raporda belirtilen tutarlarda bedel indiriminin hakkaniyete uygun olacağı" gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile faturaya konu mallardan netha konsol ve rosa baza başlığın ayıpsız misli ile değişimine, rosa gardıropdaki ayıp karşılığı 907,14 TL, rosa bazadaki ayıp karşılığı 314,04 TL, netha 3'lü kanepedeki ayıp karşılığı 570,64 TL olmak üzere toplam 1.791,82 TL'nin ayıp karşılığı indirim bedeli olarak davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece yargılama giderlerinin hatalı hesaplandığını belirterek kararın bu yönden kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

    Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 23/03/2018 tarihli 2018/35 D.İş 2018/39 Karar sayılı dosyası ile bilirkişi raporu alındığını ve alınan bilirkişi raporunda "araçta meydana gelen arızanın Subap Kesmesi olarak tanımlanan arıza olduğu, arızanın egzoz valfi malzemesinden kaynaklı üretim hatası olduğu ve gizli ayıptan kaynaklandığı, arızanın onarımı için keşif tarihi itibariyle 87.178,39 TL masraf olabileceğinin belirlendiğini, araçta meydana gelen arızadan müvekkilinin hayal kırıklığına uğradığını beyanla ayıplı aracın ayıpsız misli ile (0 KM)değiştirilmesini, aynen ifa mümkün olmadığı takdirde İİK nın 24.maddesine uyarınca işlem yapılmasını,araç değişimi nedeniyle ortaya çıkacak her türlü vergi, harç, plaka ve ruhsat işlemeri ile diğer her türlü masrafın davalıdan karşılanmasını, 04/12/2017 tarihinden itibaren müvekkilinin araçsız kalması nedeniyle kullanmış olduğu ticari araç ve araç kiralama bedeli olarak şimdilik 10.000,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İlk derece mahkemesince; Davanın KABULÜ ile; Taraflar arasındaki araç satış sözleşmesine göre; davalı şirket tarafından davacı tüketiciye satılan 34 XX 333 plakalı "Hyundai Accent Blue 1.4 D-CVVT MODEL, PLUS EU6" marka aracın ayıplı olduğunun belirlenmesi nedeniyle, bedelsiz olarak, aynı marka ve aynı modelde bir yenisi ile (misli ile) değiştirilmesine, böyle bir aracın, davacıdaki araç davalıya teslim edilmek suretiyle, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Misli ile değiştirilmesine karar verilen aracın 34 XX 333 olan plaka tescili ile ilgili terkin masraflarının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    Davacının aracın misli ile değişim yönündeki talebini satıcı ve distribütöre karşı ileri sürebilir. Bu nedenle husumet yokluğu nedeniyle yapılan istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir. Her ne kadar davalılar menfaatler dengesinin bozulduğunu ileri sürmüş iseler de, 0 km araç alan davacı tüketicinin üretimden kaynaklı gizli ayıplı aracı bu haliyle kullanmaya zorlanamaz. Bu nedenle menfaatler dengesinin bozulduğu yönündeki başvuruları da yerinde değildir....

    Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp mevcut olup da, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa bu durumuda hemen satıcıya ihbar etmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. TBK’nun 223. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz. Öncelikle davacı süresinde bir ayıp ihbarında bulunmadığından davanın reddi gerektiğini. Davacının aracında kesinlikle üretimden kaynaklanan hiçbir ayıp bulunmadığını. Davada araç değişimi talep edebilmek için gerekli koşulların oluşmadığını, bu nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Davacı vekili 24/09/2019 tarihli celsede; en son gelen bilirkişi raporunda aracında gizli ayıplı olduğundan misli ile değişim yönünde karar verilmesini talep ettiğini, aracın orijinalliğinin bozulduğunu, gizli ayıplı olduğunu, bu nedenle misli ile değiştirilmesi yönünde karar verilmesini talep ettiklerini belirtmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu aracın gizli ayıplı olduğunu, bu nedenle öncelikle misli ile değişim kararı verilmesini, olmadığı takdirde bedel indirimine karar verilmesini talep etmiş, 08/05/2018 Tarihli duruşmada terditli açılmış davada taleplerinin değer kaybından dolayı bedel indirimi olduğunu, misli ile değişim yönünde taleplerinin bulunmadığını, 24/09/2019 Tarihli duruşmada da; taleplerinin misli ile değişime ilişkin olduğunu, mahkemenin misli ile değişim yönünde karar vermesini talep etmiştir....

      Tüketici Mahkemesinin 20/10/2020 tarih, 2018/893 Esas, 2020/688 Karar sayılı "Davanın kabulüne, Davaya konu 2017 model VFIRFB şasi numaralı 34 XX 417 plaka sayılı aracın ayıplı olduğunun tespiti ile davaya konu aracın aynı marka ve aynı model ayıpsız misli ile değiştirilmesine, Davaya konu aracın takyidatlarından ari bir şekilde davalıya iadesine, değişim yükümlülüğünün iadeden sonra başlamasına" kararının davalı vekili tarafından istinaf edildiği görülmüştür. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin kurduğu hükmün yerinde olmadığını, kurulan hükme göre de aracın misli ile değişim yönünde hüküm tesis edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, araçta iddia edilen arızanın garanti kapsamında onarım ile giderilebileceğini, onarılacak bir arıza için misli ile değişim kararı verilmesinin Türk Medeni Kanunun 2.maddesine aykırılık teşkil ettiğini, iddia edilen arızanın gizli ayıp niteliğinde olmadığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür....

      UYAP Entegrasyonu