Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, toplanan delillere göre taraflar arasında araç satımını konu alan satım sözleşmesi gereğince davacı tarafça davalı tarafa verilen 2.000 TL'lik bononun satım sözleşmesinin sona ermesine karşın davalı tarafça iade edilmediği ve Malatya 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2010/101 E. Sayılı dosyasında alınan Adli Tıp Kurumu raporuna göre senet üzerinde tahrifat yapıldığı ve 2.000 TL olan senedin kuruş hanesinin silindiği, 6.000 TL bedel yazılarak takibe konulduğu gerekçesiyle davacının davasının kabulüne, Malatya 7. İcra Müdürlüğünün 2010/1227 esas sayılı takip dosyasına konu olan 6.000,00 TL bedelli senetten dolayı (yapılan 2.000 TL'lik takipte) davalıya borçlu olmadığının tespitine, takibe konulan 2.000 TL'lik senet bedelinin % 40'ı oranında kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

    Araç satış sözleşmesinin dosyaya ibraz edildiği anlaşılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 389/1.maddesi,"Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." şeklindedir. Dava, 34 XX 320 plaka sayılı aracın davalıya satışına ilişkin araç satış sözleşmesinin iptali davasıdır. Sözleşmenin konusu araçtır. Tedbir uyuşmazlık konusu hakkında verilmiştir. Anılan madde kapsamında ilk derece mahkemesince verilen karar yerindedir. Sonuç olarak: Davalı vekilinin istinaf talebinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Araç maliki ve sigorta şirketi arasındaki sigorta sözleşmesi gereğince sürücünün ağır kusuru veya alkollü olması sonucu zarara neden olduğu takdirde, sigortacı kendi akidine rücu hakkına sahiptir. Somut olayda Üsmen Oto Alım Satım Kiralama Nakliye Gıda T3 aracı uzun süreli kiralayan olarak işleten sıfatına haiz ise de, sigorta sözleşmesinin tarafı olmadığından sözleşmenin tarafı olan araç maliki davalı hakkında davanın açılması doğru olup ilk derece mahkemesi tarafından davanın husumetten reddine karar verilmesi isabetli değildir. Hal böyle olunca da, davacı vekilinin açıklanan hususlarda ki istinaf isteminin kabulü ile kararın HMK'nın 353/1- a/4 maddesi uyarınca kaldırılmasına, dava dosyasının işin esasına girilerek bir karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır....

    Davalı vekili, duruşmada ve yazılı beyanlarında taraflar arasında araç alım satımı hususunda görüşme olduğunu, ancak tasarı şeklinde kaldığını, herhangi araç teslimi yapılmadığını, zamanaşımının da gerçekleştiğini, davalının takibe itirazının vasıflı ikrar niteliğinde olduğunu, bu nedenle bölünemeyeceğini, ispat külfetinin davacıda olduğunu, davacının araç satış sözleşmesini ispat etmesi gerektiğini, araç alım satımının ancak noter marifetiyle yapılabileceğini belirterek davanın reddine ve % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir....

      den araç alınmasına imkan olmadığını, davacının yatırmış olduğu 1.000,00.TL'nin müvekkilinin uhdesinde olduğunu ve davacıya yahut mahkemece gösterilecek bir yere depo edilmek suretiyle iade edilebileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; araç satım sözleşmesinin yasa gereği geçerlilik şartının noter devir sözleşmesi ile yapılması şartına bağlı olduğu, somut uyuşmazlıkta taraflar arasında geçerli bir satış sözleşmesinin varlığından söz etmenin mümkün olmadığı, bu nedenle taraflar yalnızca aldıklarını iade ile yükümlü olduğu, davacının 1.000,00.TL kapora bedeli dışında herhangi bir bedeli davalıya ödemediği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile 1.000,00.TL kapora bedelinin davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....

        den araç alınmasına imkan olmadığını, davacının yatırmış olduğu 1.000,00.TL'nin müvekkilinin uhdesinde olduğunu ve davacıya yahut mahkemece gösterilecek bir yere depo edilmek suretiyle iade edilebileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; araç satım sözleşmesinin yasa gereği geçerlilik şartının noter devir sözleşmesi ile yapılması şartına bağlı olduğu, somut uyuşmazlıkta taraflar arasında geçerli bir satış sözleşmesinin varlığından söz etmenin mümkün olmadığı, bu nedenle taraflar yalnızca aldıklarını iade ile yükümlü olduğu, davacının 1.000,00.TL kapora bedeli dışında herhangi bir bedeli davalıya ödemediği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile 1.000,00.TL kapora bedelinin davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın taraflar arasındaki araç satım sözleşmesinin hile, hukuksal nedenine dayalı olarak iptaline ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 25/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkem Taraflar arasındaki menfi tespit ve fatura iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı ... Ltd. Şti.’ nin davalıdan 3 adeti müvekkiline ait olmak üzere 13 adet araç satın aldığını, ancak üç aracın müvekkiline değil ... Ltd. Şti.’ ne teslim edildiğini, bu nedenle alım satım sözleşmesinin müvekkilince imzalanmadığını, ancak bu üç araca ait faturanın muhasebe açısından zorunlu olarak müvekkili şirket defterine işlendiğini ileri sürmüş ve toplam 3 adet faturanın bedeli olan 8.201.994.363 TL’ den müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile faturaların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12.05.2022 NUMARASI : 2021/707 ESAS - 2022/210 KARAR DAVA KONUSU : Araç Satış Sözleşmesinin İptali (Muvazaa Sebebiyle) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen nihai karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ...’e ait ....plaka sayılı , Hyundai marka , ... tipi aracını bedelini peşin olarak ödemek sureti ile Kocaeli 6. Noterliği nezdinde düzenlenen 10.07.2007 tarih-13391 yevmiye nolu Araç Satım Sözleşmesi ile satın alarak ... plakaya kaydını yaptırdığı, satın alınan aracın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2008/559 Soruşturma nolu soruşturma dosyası kapsamında yürütülen soruşturmada çalıntı araç olması nedeni ile elinden alınarak, aracın ilk sahibi olan 'e yediemin olarak teslim edildiği, soruşturma evrakına göre 'e ait aracın bir çete tarafından gasp edilerek sahte evraklar düzenlenmek suretiyle galeri sahibi ...'...

                UYAP Entegrasyonu