Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/627 Esas sayılı dosyası ile enerji nakil hattı nedeniyle açılan kamulaştırmasız el atma davası açıldığını, dava konusu taşınmazın üzerindeki şerhin usulüne uygun olmadığını, bu sebeple fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile davanın kabulüne karar verilmesini, terkinine ve yargılama giderleri, vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini ve şerhin terkinine karar verilmesini davanın kabulü ile müvekkilin tapu kaydına 2942 sayılı kamulaştırma kanununun 31/b maddesi gereğince konulan şerhin terkinine karar verilmesini talep etmektedir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza ilişkin mahkemece verilmiş acele el koyma kararı mevcut olup taşınmaz maliklerine, mahkemece belirlenen kamulaştırma bedelinin davalı kurumca ödendiğini, dava konusu taşınmaz üzerindeki şerhin terkinine karar verilmesinin davalı kurumun zararına yol açtığını ve kamu hizmetinin yerinin getirilmesine engel olduğunu, şerhin terkini sonrası dava konusu taşınmazın devri veya satışı halinde acele kamulaştırma davasında davacıya ödeme yapıldığı için ortaya birçok problemin çıkacağını ayrıca 2018 yılında 2942 sayılı yasanın 27.maddesine eklenen ek fıkra uyarınca şerhin üzerinden altı aylık süre geçmiş olsa bile mahkeme tarafından verilen acele el koyma yetkisine ilişkin olarak davalı kuruma karşı terkin davası açılamayacağını, şerhin kaldırılmasına ilişkin herhangi bir idari başvuru yapılmadan davanın açılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Tapu İdaresinin yapması gereken bir işlemi yapmamasından...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza ilişkin mahkemece verilmiş acele el koyma kararı mevcut olup taşınmaz maliklerine, mahkemece belirlenen kamulaştırma bedelinin davalı kurumca ödendiğini, dava konusu taşınmaz üzerindeki şerhin terkinine karar verilmesinin davalı kurumun zararına yol açtığını ve kamu hizmetinin yerinin getirilmesine engel olduğunu, şerhin terkini sonrası dava konusu taşınmazın devri veya satışı halinde acele kamulaştırma davasında davacıya ödeme yapıldığı için ortaya birçok problemin çıkacağını ayrıca 2018 yılında 2942 sayılı yasanın 27.maddesine eklenen ek fıkra uyarınca şerhin üzerinden altı aylık süre geçmiş olsa bile mahkeme tarafından verilen acele el koyma yetkisine ilişkin olarak davalı kuruma karşı terkin davası açılamayacağını, şerhin kaldırılmasına ilişkin herhangi bir idari başvuru yapılmadan davanın açılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Tapu İdaresinin yapması gereken bir işlemi yapmamasından...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza ilişkin mahkemece verilmiş acele el koyma kararı mevcut olup taşınmaz maliklerine, mahkemece belirlenen kamulaştırma bedelinin davalı kurumca ödendiğini, dava konusu taşınmaz üzerindeki şerhin terkinine karar verilmesinin davalı kurumun zararına yol açtığını ve kamu hizmetinin yerinin getirilmesine engel olduğunu, şerhin terkini sonrası dava konusu taşınmazın devri veya satışı halinde acele kamulaştırma davasında davacıya ödeme yapıldığı için ortaya birçok problemin çıkacağını ayrıca 2018 yılında 2942 sayılı yasanın 27.maddesine eklenen ek fıkra uyarınca şerhin üzerinden altı aylık süre geçmiş olsa bile mahkeme tarafından verilen acele el koyma yetkisine ilişkin olarak davalı kuruma karşı terkin davası açılamayacağını, şerhin kaldırılmasına ilişkin herhangi bir idari başvuru yapılmadan davanın açılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Tapu İdaresinin yapması gereken bir işlemi yapmamasından...
Davanın açıldığı ve görevsizlik verildiği tarihte yürürlükte bulunan HUMK'nun 13/2 maddesi uyarınca taşınmaza ilişkin davaların dava sebebi ne olursa olsun taşınmazın aynına veya taşınmaz üzerindeki bir hakka veya geçici olsa bile onun zilyetliğine veyahut hapis hakkına ilişkin davalar olduğu belirtilmiş ve anılan maddenin 1. fıkrasında da bu davaların taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görüleceği hükmü getirilmiştir. Benzer düzenleme HMK'nun 12. maddesinde yer almakta olup, haciz şerhi de taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisini kısıtlayan ve sonradan hak kazananlara karşı da ileri sürülebilir bir hak haline geldiğinden bu şerhin terkini istemi de taşınmazın aynına ilişkin dava niteliğindedir. Davanın açıldığı ... İlçesi Mahkemeleri yetkili değildir. Mahkemece davanın yetkili mahkemede açılmaması nedeniyle yetki yönünden reddi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
C- İSTİNAF BAŞVURUSUNDA GÖSTERİLEN NEDENLER: Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde; Huzurdaki davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, hukuki dayanağı bulunmadığını, yerel mahkemece davacının dava konusu taşınmaz üzerindeki hissesine yönelik şerhin terkinine karar verilmesinin müvekkili kurumun zararına yol açtığını, kamu hizmetinin yerinin getirilmesine engel olduğunu, şerhin terkini sonrası taşınmaz üzerinde mülkiyetin devri veya mülkiyeti sınırlandıracak ayni hakların tesis edilmesinin müvekkili kurum açısından hak kaybına sebep olacağını, bu sebeple yerel mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini, Kamulaştırma Kanunu 27. Maddesi gereğince davalı kuruma karşı terkin davası açılamayacağını, tapu İdaresinin yapması gereken bir işlemi yapmamasından dolayı müvekkili kurumun sorumlu tutulmasının doğru olmadığını, kararın bu yönüyle de usul ve yasaya aykırı olduğunu bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerine kamulaştırma şerhinin 14/01/1988 tarihinde 389 yevmiye numarası ile konulduğu, TEK Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırma işlemleri başlatılmışsa da, tapu kaydı maliklerine usulüne uygun kamulaşırma işlemi tebliğ edilmediği gibi kamulaştırma bedeli de ödenmediğinden kamulaştırma işlemi kesinleşmediği, bu nedenle davanın 2942 sayılı yasanın 23.maddesinde öngörülen geri alım davası olarak nitelenemeyeceğinden maddede belirtilen hak düşürücü sürelerin de uygulanmayacağı, taşınmaza fiilen el atılmadığı ve şerhin terkini için gerekli yasal koşullar oluştuğundan, şerhin kaldırılmasına dair mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali tescil, elatmanın önlenmesi ve şerhin kaldırılması davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında, ... Köyü 525 parsel sayılı 5.100 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 4753 ve 5618 Sayılı Yasalar uyarınca oluşan Şubat 1952 tarih 321 sıra nolu tapu kaydı uygulanarak tarla niteliği ile ... Işık adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... Yönetimi vekili, çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman tahdit haritası içinde kaldığı, tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili, davalıların el atmalarının önlenmesi, taşınmaz üzerindeki şerhlerin terkini istemiyle dava açmıştır....
E: 2021/4161- K: 2021/1633) Bu belirlemeler karşısında mahkemece şerhin terkini talebi yönünden işin esasına girilerek davacı vekiline usulüne uygun süre verilip, şerhin terkini bedelinin depo edilmesinin istenmesi, bedelin depo edilmesi halinde taşınmaz üzerindeki muhtesat şerhinin terkinine, bedelin şerh lehtarı olan davalıya ödenmesine, bedelin depo edilmemesi halinde ise davacının isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddi doğru olmadığından, davacı Hazine vekilinin istinaf sebepbinin kabul ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK'nın 353/(1)-a-6. maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacı Hazine avukatının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, 2- Torbalı 2....
üzerindeki şerhin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde aracın ruhsat kaydı üzerindeki şerhin kaldırılması ile yetinilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca, hükmün nakil aracına ilişkin 9. bendine ‘...teslim edilen ......’ ibaresinden sonra gelmek üzere ‘plaka sayılı aracın müsaderesine yer olmadığına, kesinleşme ile ruhsat kaydındaki şerhin kaldırılmasına’ ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....