isabet eden arsa payının davalı adına tapu kaydının iptali ile adına tesciline, mümkün olmadığı takdirde her türlü talep ve dava haklarının saklı kalması kaydı ile dairenin dava tarihindeki rayiç değerinin davalıdan faizi ile 2012/26378-2013/275 Tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
K A R A R Davacı, 2 adet arsasını 26/09/2009 tarihli protokol ile davalıya 50.000TL karşılığında sattığını, protokolde 10.000TL'nin peşin, 5.000TL'nin tapu verildiğinde ve 10.000 TL'nin ise 10.11.2009 tarihinde ödeneceğinin, bakiye 25.000 TL'nin ise 06 BF 7845 plakalı aracın devri ile verileceğin kararlaştırıldığını, arsalarını tapuda devrettiğini, davalı tarafından da peşin olarak 10.000,00TL'nin verildiğini, ancak daha sonrasında herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi aracın da teslim edilmediğini belirterek, tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, aksi halde protokole göre belirtilen bedeller karşılığı olmak üzere şimdilik 1.000,00TL ve protokole dayanan 20.000 TL cezai şartın tapu tescil tarihinden itibaren işleyecek reeskont veya avans faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, cevap dilekçesi sunmamıştır....
Ancak; 1)Dava konusu taşınmaza yol olarak el atılan 2.607,53 m²'lik kısmın tapu kaydının davacının hissesi oranında iptali ile tapudan terkinine karar verilmesi gerektiği halde, infazda tereddüt oluşturacak şekilde davacının hissesine düşen 1.303,76 m²'lik kısmın tapu kaydının iptaline ilişkin hüküm kurulması, 2)Davalı idare harçtan muaf olduğundan, davacı tarafından yatırılan peşin harç ve ıslah harcının yatırana iadesine karar verilmesi gerektiği halde, yargılama giderlerine dahil edilerek davalı idareden tahsiline karar verilmesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1 nolu bendindeki (2.607,53 m²'lik) ibaresinden sonra gelen kısmın tümü ile hükümden çıkartılmasına, yerine (kısmın tapu kaydının davacının hissesi oranında iptali ile yol olarak tapudan terkinine) ibaresinin yazılmasına, b)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 1)4 nolu bendinin sonuna gelmek üzere (davacı tarafça yatırılan peşin...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı, ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında kendi adına tespit gören 105 ada 21 parsel sayılı taşınmazından 14,17 metre uzunluğunda, 3,14 metre genişliğindeki kısmın tespit harici yol olarak bırakıldığını, bu kısmın yol vasfının iptali ile, 105 ada 21 parsele eklenerek adına tescili istemiyle dava açmıştır....
Tapu Sicil Müdürlüğü’nden getirtilen sözleşmedeki satış bedeli 43.000,00.-TL’dir. Dava konusu aracın satış bedeli ise 83.164,00.-TL’dir. Ticari kayıtlarda taşınmaz ve araç satış bedelini aşan bir para transferi gözükmektedir. Diğer yandan bu ödemeler araç satışından daha önce ve taşınmaz satışından ise uzun bir süre sonra başlamıştır. Bu olgu, borçlu ile üçüncü kişinin eşi arasında süregelen bir ticari ilişkinin varlığı yönündeki alacaklı iddiasını doğrulamaktadır. Araç satışı borç ve takip tarihinden sonra, hacizden de kısa bir süre önce yapılmıştır....
Köyünde yapılan genel arazi kadastro çalışmaları sırasında 101 ada 1 parsel numarası verilerek tapuya tescil edildiği, askıya alınmadığı, askı süresi içinde dava açılmadığı gerekçesi ile davanın reddine, dava konusu taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 20.10.1949 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu , daha sonra 3402 sayılı yasanın 4. maddesi uyarınca yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırıdır.Şöyle ki; çekişmeli taşınmazın 20.10.1949 tarihinde yapılıp kesinleşen Devlet Ormanı sınırları içinde kaldığından ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında ... ... 17. Asliye Hukuk Mahkemesi ve ... ... 10. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davalı tarafından evlilik birliğinden önce hileli davranışlarla davacıya aldırıldığı ileri sürülen ev ve araç kaydının iptali ile kendi adına tescili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın aile hukukuna ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davacının malvarlığı rejiminin tasfiyesine ilişkin bir talebi olmadığı, uyuşmazlığın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı ile davalı evli olup, aralarında görülmekte olan bir boşanma davası da bulunmamaktadır....
Sayılı dosyası ile 27/10/2017 tarihinde ihalenin feshi davası açıldığı ve mahkemece 28/06/2021 tarihinde 2021/666 Karar sayılı kararı ile ihalenin feshine karar verildiği, bunun üzerine davacı tarafından talimat dosyasından " borçlu adına kayıtlı iken ihale kesinleşmesi beklenmeksizin tescil işlemleri yapılan aracın tescil işlemlerinin iptal edilmesini ve iptal işlemleri için ilgili emniyet müdürlüğüne yazı yazılmasını ve aracın borçlu adına tescilinin yapılmasını" talep ettiği, İcra Müdürlüğünce 14/10/2021 tarihli kararı ile "İhalenin feshinin dava tarihi itibariyle 27/10/2017 olması ve tescil işleminden sonra ihalenin feshine karar verildiği ve müdürlüğümüzce de tescil işlemlerinin yapıldığı görülmekle tescil işlemi iptali talebinin yargılamayı gerektiren unsur olması nedeni ile" talebin reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından iş bu kararın şikayet konusu yapılarak satış ve tescil işlemlerinin iptali ile 34 XX 939 Plakalı araç üzerindeki şerhlerin satış öncesindeki hali ile...
Davacı, davalıların, ... ilçesi Cevizli Köyünde muris babasının yıllardır kullandığı 2/B arazilerini üzerlerine geçirdiğini, ayrıca bir kısım araç gereç ve hayvanları da aldıklarını, bu nedenle taşınmazların tapu kayıtlarının celbedilerek muris babasının sağlığında bilerek veya bilmeden yaptığı satışların iptali ile mirasçılar adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının dava dilekçesinde hangi taşınmazların tapusunun iptalini ve tescilini talep ettiği belli olmadığından, dava dilekçesini açıklamak üzere davacıya 2 haftalık süre verildiği, ayrıca ... ..., ...Tapu Müdürlüklerine ayrı ayrı müzekkere yazılarak muris ...'nin ve davalıların T.C....
Davalı ..., dava konusu taşınmazlara ait tescil ilamı ile oluşan tapu kayıtlarının olduğunu tespitin de buna istinaden yapıldığını, ...’nin taşınmazlarda hak ve hissesi bulunmadığını belirterek; davalı ..., dava konusu taşınmazda eşi ... adına tescil ilamı ile oluşan tapu kaydı bulunduğunu, eşinden de kendisine kaldığını belirterek davanın reddini istemişlerdir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1993/40 Esas, 1994/5 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı ... tarafından davalılar ... ve ...’ya karşı açılan dava sonucu, Nisan 1990 tarih, 1 sıra numaralı tapu kaydının 17.01.1994 tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 7774 metrekarelik kısmının, Nisan 1990 tarih, 2 sıra numaralı tapu kaydının 22.11.1993 tarihli bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 2360 metrekarelik kısmının iptali ile ... adına tescillerine karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek 08.03.1995 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....