Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile 15.954 TL.nin 05.04.2010 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2- Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan araç hasar bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece temerrüt tarihi olarak expertiz raporunun düzenlendiği tarihin esas alındığı belirtilmişse de, raporun düzenlenme tarihi yanlış belirlenmiştir....

    Davalı ........ aracın kasko sigortacısı olup, Kasko Sigortası Genel Şartlarının B.3.1 maddesi uyarınca, sigortacı hasar miktarına ilişkin belgelerin kendisine verilmesinden itibaren en geç 15 gün içinde gerekli incelemeleri tamamlayıp hasar ve tazminat miktarını tesbit edip sigortalıya bildirmek zorundadır ve 20.11.2013 tarihinden 15 gün sonra temerrüt oluşmuştur. Ancak davacının faiz başlangıç talebi 15.01.2014 tarihidir....

      Davalı vekili, müvekkili şirkete sigortalı iken kaza yapması sonucu pert total işleme tabi tutulan dava konusu aracın hasarlı olarak davacıya satıldığını, aracın önceki kazada pert total olduktan sonra standartlara uygun tamir edilmediğinin ve mevcut hasarın çoğunun önceki kazaya ait olduğunun tespit edilmesi üzerine hasar bedelinin ödenmediğini, kazanın oluşumunun şüpheli olduğunu ve fazla miktarda tazminat talep edildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, meydana gelen tek taraflı trafik kazası ile araçta oluşan hasar arasında illiyet bağı bulunduğu ve zararın teminat kapsamında kaldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 17.036.14 YTL’nin 08.02.2007 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....

        HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı yan kasko sigortalı aracın park halinde bulunduğu sırada ilkokulun istinat duvarının yıkılması sonucu hasara uğradığını, hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, ödenen bedelden davalının sorumlu olduğunu, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia etmiş, davalı yan ise olayda herhangi bir kusurunun bulunmadığını, yoğun yağış nedeniyle duvarın yıkıldığını, illiyet bağının kesildiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda hizmet kusuru nedeniyle oluşan zararın tahsili için idare aleyhine başlatılan icra takibine itirazının iptalinin talep edildiği, uyuşmazlık yönünden yargı yolunun caiz olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

        Davalı ... şirketinden celbedilen kasko poliçesinin --- davalı ...--- sigortalandığı, sigortalı olarak poliçede davacı şirketin yer aldığı, ---sigortalı aracın ---- hasarlarının da teminat altına alındığı, ancak --- meydana gelecek tüm hasarların teminat dışında bırakıldığı görülmüştür. ------- --- giriş çıkış kayıtları celbedilmiştir. Deliller toplandıktan sonra bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, 08.10.2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda, kazanın --- araç sürücünün kusuruyla meydana geldiği, --- bedelinin mahsubu sonucu aracın değerinin 160.000,00-TL olduğu, kazanın --- meydana geldiğinin gösterilmesi halinde hasarın poliçe haricinde değerlendirilebileceği yönünde knaaat bildirilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava kasko poliçesinden kaynaklanan hasar bedelinin tazmini istemine ilişkindir....

          Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, sigortalı aracın tamamen hasarlı olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Kasko Sigortası Poliçesi Genel Şartları’nın 3.3.1.2 nci maddesinde onarım masrafları, sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez ise taşıtın tam hasara uğramış sayılacağı, değeri tamamen ödenen araç ve aksamının, talep ettiği takdirde sigortacının malı olacağı düzenlenmiştir. Bu hükümden açıkça anlaşılacağı üzere, sigorta şirketi meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlüğü altındadır. Sigorta ettiren, araç hurdasının kendisine verilmesini istemedikçe, sigortacı, araç hurdasını sigorta ettirenin uhdesinde bırakıp hurda bedelinin tazminattan düşülmesini isteme hakkına sahip değildir....

            Sigorta A.Ş.’ye ... poliçe numarasıyla Genişletilmiş Kasko Sigorta poliçesiyle sigortalı olan davacıya ait ... plakalı araç sürücüsü ... meydana gelen olayda Asli derecede %100 oranında kusurlu olduğu kanaatine, ... plakalı araç sürücüsü ... meydana gelen kazada Kusursuz olduğu kanaatine, 22.09.2017 tarihinde meydana gelen kazada kaza tutanağı,sürücü beyanları, araç resimleri, kaza tutanağındaki kaza krokisindeki araçların çarpışma ve çarpma konumları ile tüm dosya teknik olarak incelendiğinde yukarıdaki gerekçelerde belirtildiği üzere,hasar noktası,oluşan hasar, kazanın oluş şekline,fizik kurallarına,yolun geometrik yapısıyla,kaza tespit tutanağı ve araçta oluşan hasar ile uyumlu olamayacağı kanaatine, 22.09.2017 tarihinde medyana gelen kazada ... plaka sayılı araçta herhangi hasar meydana gelemeyeceği kanaatini bildirmiştir....

              Karayolları Trafik Yönetmeliğinin "Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı" başlıklı 97. maddesinde alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra konu ile ilgili olan "b-2" bendinde "alkollü içki almış olarak kandaki alkol miktarına göre araç sürme yasağı kenar başlığı altında; alkollü içki almış olarak araç kullandığı tespit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı 0.50 promil üstünde olanların araç kullanamayacakları açıklanmıştır....

                Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir. GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, kasko sigortacısı olan davacının kendi sigortalısı olan aracın hasar tazminatını ödedikten sonra, zararın sorumlusu olduğu iddiasıyla kazaya karışan diğer araç malikine karşı başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali isteğine ilişkin olup, bu niteliği ile 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesine dayalı bir rücu davasıdır ve halefiyete dayanmaktadır. Halefiyet hallerinde sigortanın sorumlu kişiye karşı açacağı dava sigorta poliçesinden kaynaklanmamaktadır. Bilindiği üzere 22/03/1944 gün ve 37-9 sayılı Yargıtay İBK’na göre halefiyetle sigortacı tarafından açılan dava, sigortalı kimsenin sorumlu kişiye açtığı dava gibidir....

                  -----plakalı araç vurdu. ------- Park halinde bulunan ------plakalı araca arkadan soldan vurdum. Duramadım. “ şeklinde açıklanmış olup, sigortalı araç sürücüsü -------kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğu beyan ve ikrar ettiğini, ayrıca kaza tespit tutanağında sigortalı araç sürücüsü ------- sınıfı ehliyetnameye sahip olduğunun belirtildiğini, davaya konu kazada hasar gören ----- plakalı aracın kasko sigortacısı olan-----Sigorta Şirketi nezdinde açılan------ no.lu hasar dosyası üzerinden yapılan ekspertiz incelemesi sonucu toplam zararın 5.288,85....

                    UYAP Entegrasyonu