Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Karar başlığında; dava tarihinin 30/03/2015 olmasına rağmen 08/04/2015 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilecek maddi hata kabul edilip bozma nedeni yapılmamıştır. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı-karşı davacı ...’in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davalı-karşı davacı ...’in diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, araç teslimi; mümkün değilse nakden tazmini ve aracın kullanılmasından kaynaklı alacak; karşı dava ise, araç teslimi; mümkün değilse nakden tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne; karşı davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-karşı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/204 esas sayılı dosyasında ayıp sebebiyle açılan dava da bedel iadesi ile aracın tesliminden itibaren işleyecek yasal faize ve davacının elinde bulunan aracın davalıya iadesine karar verildiği, kararın kesinleştiği, davacının munzam zarar ve aracın teslimi ile ilgili masraflar yönünden iddialarını ispatlayamadığı, araç teslimi ile bedel iade teslimi tarihleri arasında araçtan mahrum kalınmasından doğan zarar ve faturalandırılan araç bedeli içerisinde olmayan 1000 Euro'luk cam bedeline yönelik talebin yerinde olduğu, karşı davada değer kaybı ile araç onarım bedeli toplamı olmak üzere 10.111,00 TL'ye hükmedilmesi gerektiği, yararlanma bedeli talebinin ise yerinde olmadığı gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

      Maddesi uyarınca aracın ----------- içerisinde teslim edilmesi gerekirken davalılar tarafından araç teslimi gerçekleştirilemediğini, müvekkilinin sürecin akıbeti ile ilgili bilgi talep ettiğinde----- aracın ----- takibinin davalı ... tarafından yapıldığını belirterek müvekkilini .....

        Takip konusu ilamda, araç bedelinin tahsili, ilamda belirtilen aracın davacı (takip alacaklısı) tarafından iadesi koşuluna bağlanmıştır. Alacaklı bu koşulu gerçekleştirdiğini ispat etmedikçe lehine hükmedilen alacak için takip başlatamaz. Bir başka anlatımla ilam içeriğine göre alacaklının bedelin tahsilini isteyebilmesi için, öncelikle kendisine düşen, ilamda belirtilen ayıplı aracın iadesi edimini yerine getirmesi şarttır (HGK.24.02.2010 tarih 2010/12-106 E.- 2010/107 K.)....

          Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, araç satışı sırasında davacının dolandırıldığı ve satış bedelinin ödenmesine rağmen aracın noterde devrinin gerçekleştirilmediği iddiasına dayalı aracın tescil kaydının iptali istemli olup, davacı vekilince ayrıca araç kaydı üzerine başkalarına devrini engellemek üzere tedbir konulması, aracın davacıya teslimi veya yediemin otoparkına tedbiren teslimi ve davalının mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz konulması talep edilmiştir....

          Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili tarafından icra takibine konu 21/11/2017 tarihli ve 60.000,00-TL bedelli senet borcunun müvekkil tarafından ödediğini, davalı tarafından müvekkile imzalatılan senet ile ilgili araç kiralama sözleşmesi mevcut olduğunu, araç kiralama bedeli ödemesi ve kiralanan aracın teslimi işlemlerinin yapılarak sözleşme yükümlülüğünün sona erdiğini, kiralama süreci sonunda davalı tarafından müvekkile hiçbir borç varlığı durumunun iletilmediğini, müvekkil ile davalı arasında yalnızca araç kiralama işlemi olmuş olup araç teslimi yapıldığı esnada ve sonrasında hiçbir borç bildirilmediğini belirterek davalı ile müvekkil arasında mevcut ve geçerli bir hukuki ilişkinin bulunmadığının tespitini ve Sakarya .... İcra müdürlüğünün .../... esas sayılı haksız icra takibinin durdurulmasını talep ve dava etmiştir. Davalı tarafça süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır....

            Mahkemece, davacı yanca davalıya satılan 23.056,63 TL bedelli araç karşılığında davalıya ait ... plakalı aracın trampa da kullanılmış olup halen bu aracın davacı uhdesinde bulunduğu, davalı savunmasına göre bu araç 5.250,00 TL olarak sayılmış ise de davacı yanın trampa bedeline dair delil sunamadığı bu aracın davacıya teslimi sonrasında üzerine hacizler konulduğu, davalının aracın kendisine teslimi karşılığında davacıya trampa bedelini ödemeyi kabul etmesi ve davacı yanında davalının bu tutar üzerinde borcu bulunduğunu kanıtlayamaması da gözetilerek davanın kısmen kabulüne, davalının itirazının kısmen iptaliyle takibin 5.250,00 TL asıl alacak tutarı üzerinden iptaliyle takibin devamına, davalı yanca davacıya verilen trampaya konu ... plakalı kamyonetin davacı tarafından davalıya teslimine, koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı şirket temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 26/02/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat, müdahalenin men-i ve araç teslimi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat talebinin reddine, araç teslimi ve müdahalenin men-i'ne ilişkin dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 21/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, araç teslimi, araca vaki müdahalenin...

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı T5 vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu edilen alacakların gerçekte belirli ve belirlenebilir nitelikte olduğunu, dava dilekçesinde davanın belirsiz alacak davası olduğunun belirtildiğini, 21.12.2016 tarihinde dosyaya sunulan bedel artırım dilekçesinde de HMK 107 maddesine dayalı belirsiz alacak davası olduğunun belirtildiğini, dava konusu alacakların gerçekte belirlenebilir alacak olduğu ve dolayısıyla belirsiz alacak davasına konu edilemeyecekleri dikkate alındığında hukuki yarar yokluğundan davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, davacının davalı kurumdan ihale usulü anahtar teslimi iş alan diğer davalı yüklenici şirkette çalıştığını, müvekklinin ihale konusu işi anahtar teslimi sureti ile T7 Şti'ye verdiğini, bir işin ihale yolu ile bütünüyle verilmesi durumunda işi devreden kişinin (iş sahibi) işverenlik sıfatı oluşmadığını, ayrıca araç kiralama ihalelerinin diğer hizmet ihalelerinden farklı bir özellik taşıdığını, kiralanan...

                Davalı vekili, kaza tarihinde müvekkiline ait araç üzerinde satışa engel durumun söz konusu olmadığını, müvekkili tarafından 22.03.2010 tarihli vekaletname ile davacıya araç satış yetkisi verildiğini, davacının aracı kazadan sonra teslim aldığını ve uzun bir süre sonra satışa çıkardığını, araç üzerine konan hacizlerin kaldırıldığını, davacı şirketin aracı satmadığını veya müvekkiline teslim etmediğini beyanla davanın reddini savunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu