WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı araç hurdasının sigortalı tarafından satılmasından sonra araç kaydı üzerinde bulunan hacizler nedeniyle devrinin yapılmadığını belirttiğine göre davalının araç üzerinde bulunan takyidatları kaldırılarak aracın devri sağlaması gerekirken bu hususlar davalı tarafından yerine getirilmediğinden aracın sovtaj bedelinin hesaplanarak davalıdan tahsili gerekir....

    El araç alım-satım piyasası dikkate alınarak aracın aynı özelliklere sahip hasarsız başka bir araç ile misli değiştirilmesine, mümkün olmaması durumunda ayıplı mal niteliğindeki dava konusu aracın satım bedeli olan 45.500,00 TL nin araç satım tarihi olan 06.06.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, aksi halde aracın onarım bedelinin yaklaşık 30.000 TL olduğu ve 22.999,00 TL ile daha önce ilana çıktığı gözetilerek araçta hasar ve km oranı da dikkate alınarak araç bedelinde indirime gidilerek, bu bedelin davalıdan tahsiline, olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00 TL nin davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. DELİLLER : Araç Satış Sözleşmesi : Yenimahalle .. Noterliğinin ... tarihli araç satım sözleşmesinde davacının alıcı, davalının satıcı olarak yer aldığı, satış bedelinin 45.500,00 TL olduğu görülmüştür. İhtarname: Ankara .......

      CEVAP: Davalılardan---- dilekçesinde özetle; süresinde ayıp ihbarı yapılmadığını, araçta --- bulunmadığını ve mevcut arızalardan sorumlu olmadıklarını, arızanın kullanıma engel olmadığını -----nitelikte bir arıza olduğunu, davanın kabulü halinde davacının araçtan elde ettiği faydanın iade edilmesi gerektiğini, araç bedeline faiz işletilemeyeceğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Davalılardan --------- cevap dilekçesinde özetle;------olduğunu, ----------- olduğunun belirtilmediğini, --- gerektiği halde davacının----beklemeden ------- düşüldüğünü, araçta faydalı masraf olamayacağını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle ayıplı olan aracın ------ olmadığı taktirde ayıplı mal bedelinin ve faydalı masraf ile ikame araç bedelinin davalılardan tahsili talebine ilişkindir....

        HÜKÜM: Davanın KABULÜ ile, 17.632,25 TL bakiye hasar bedelinin 21/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.204,46 TL nispi ilam harcından, 80,70 TL peşin harç ve 300,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 823,76 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, Davacı tarafından işbu dava nedeniyle sarf edilen 472,90 TL harç, posta, tebligat ve bilirkişi ücretinden oluşan 1.646,25 TL ve 590,00 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 2.709,15 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Bakiye avans hakkında HMK'nın 333. maddesine göre işlem yapılmasına, Zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk...

          Mahkemece, satılan araç yerine ikame edilecek araç bedelinin, tahsil edilen bedel ile karşılanmayan kısmının munzam zarar olarak istenebileceği dikkate alınarak, ikame olunacak araç bedeli, mahkemece faiziyle birlikte tahsiline karar verilen araç bedelinin icra yoluyla ödendiği tarihe taşınmak suretiyle, munzam zarar hesabı yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davacının tahsil etmiş olduğu bedelle 1998 model bir araç alamayacağının iddia ve ispat edilmediği gerekçesiyle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: 1. bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentde açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA,1.5.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/04/2009 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tespiti ve tescili veya alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14/02/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, araç satışının iptali ile mülkiyetinin tespiti ve tescili, olmadığı takdirde araç bedelinin tahsili davasıdır. Mahkemece, araç bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Davada araç tamir bedelinin tahsili için girişilen icra takibine vâki itirazın iptâli istenmiş, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davada 07 Yılmaz 573 plakalı aracın tamir edildiği iddia olunmaktadır. Bu aracın karıştığı trafik kazası sonucunda tespit tutanağı ve ... Sigorta Anonim Şirketince (Eski adı ... Sigorta A.Ş.) ekspertiz raporu düzenlendiği ve sigorta şirketince araç maliki olan davalıya ödeme yapıldığı ileri sürülüp dosyada bu konuda bir kısım belgelerin bulunduğu görülmektedir. Ancak sigorta bedelinin davalıya ödendiğine dair bir kayda da rastlanmamıştır....

                - K A R A R - Dava, satın alınan aracın ayıplı olması nedeniyle sözleşmenin feshi, satış bedelinin, araç temin masrafı ve araç kiralama bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili cevabında, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                  Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, kasko sigortası poliçesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, kaza sırasında pert olan kasko sigortalı aracın kime bırakılacağı ve hurda bedelinin tazminattan düşülüp düşülmeyeceği noktasında toplanmıştır. Dosya içerisinde bulunan Poliçe Genel Şartlarının 3.3.1.2.1.maddesi hükmü uyarınca "onarım masrafları, sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez ise taşıt tam hasara uğramış sayılır. Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur" hükmü öngörülmüştür. Bu hükümden açıkça anlaşılacağı üzere davalı sigorta şirketi meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup, sigortalı araç hurdasını sigorta ettirenin kendisine verilmesi istenmedikçe, sigortacı tarafından davacı sigorta ettirenin uhdesinde bırakıp, hurda bedelini tazminattan düşmesi olanaklı değildir....

                    Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur" hükmü öngörülmüştür. Bu hükümden açıkça anlaşılacağı üzere davalı ... şirketi meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup, sigortalı araç hurdasını sigorta ettirenin kendisine verilmesi istenmedikçe, hurda bedelinin tazminattan düşülmesi olanaklı değildir. Zira, kasko sigortasında amaç zarar bedelinin tamamen karşılanmasıdır. Yukarıda açıklamalar karşısında mahkemece, davacının uğradığı zararın tümüne hükmetmek gerekirken, hurda bedelinin tazminattan düşülmesine karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu