"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, ...'ın nüfus kaydında anne adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın nesebin düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Aile Mahkemesi ise, anne adı düzeltilmesi talebinin soybağına ilişkin olmadığı, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacılar, nüfus kaydına göre mirasçı olarak görünen ...'ın gerçekte murisin çocuğu olmayıp murisin eski eşinin nikahsız eşinden olduğunu, resmi nikahı bulunmaması nedeniyle murisleri adına tescil edildiği iddiasıyla nüfus kaydının düzeltilmesini talep etmişlerdir....
Mahkemece, teknik bilirkişi raporu dikkate alınarak dava konusu parselin gerçek yüzölçümünün tespiti ve gerekirse bu hususta yüzölçümünün düzeltilmesi için taraflara süre ve imkan verilmesi, taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi halinde yeni tapu kaydının Tapu Sicil Müdürlüğünden istenilmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere geri çevrilmesi için dosyanın mahal mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 19.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılır....
Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılır....
Mahkeme, davaya konu trafikte davalı adına kayıtlı olan aracın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine, davalı adına olan kaydın iptaline, tescil idari nitelikte bulunduğundan bu yöndeki istemin reddine karar vermiştir. Trafik kaydının iptali işlemi de, tıpkı tescil işlemi gibi idari nitelikte bir işlem olduğundan, kaydın iptaline dair verilen karar, idareyi işlem yapmaya zorlayıcı bir karardır. Oysa adli yargı yerinde, idareyi işlem yapmaya zorlayıcı türden bir karar verilemez. Mahkemece, davaya konu aracın mülkiyetinin, davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmekle yetinilmesi gerekirken, trafik tescil kaydının iptaline karar verilmiş olması doğru değildir. Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası'nın 438/7. maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
Genel Müdürlüğü aleyhine 02/05/2008 gününde verilen dilekçe ile mükerrer araç kaydının silinmesi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ve davacı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, mükerrer araç kaydının silinmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir....
Bu itibarla davacının araç üzerindeki hak sahipliğinin tespiti yönünden, aracın kaza tarihi "21.11.2020" itibariyle tüm kayıt maliklerini gösterir trafik tescil kaydının incelenmesi gerekli olup ilgili Trafik Tescil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak, verilecek cevabın ve belgelerin dosya içine eklenmesi, yine ruhsatta adı geçen "... Tekstil Ürünleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin olay tarihi ve dava tarihi itibariyle şirket temsilcilerinin isimlerini de gösterir şekilde Ticaret Sicil kaydının, ilgili yerden istenerek dosya içine eklenmesi, bu itibarla belirtilen eksiklikler giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Daireye gönderilmesi gerekir. KARAR Açıklanan sebeplerle; Belirtilen işlemlerin yerine getirilmesi için dosyanın İtiraz Hakem Heyetine iletilmek üzere mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada ... 2. Aile Mahkemesi ile ... 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının nüfus kaydında anne ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, anne ve baba adının düzeltilmesi talebinin soybağına ilişkin olmadığı, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın nesebin düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....
Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne işlenmiş kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan doğru olmayan kayıtlar, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan kayıt düzeltme davası ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılmakta olup zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2-87/77 sayılı kararı) Soybağının reddi davası ile kayıt düzeltme davası, sonuçları (hane dışına çıkarmak) bakımından benzerlik göstermekte ise de, içerik ve yargılama kuralları açısından kendi özel hükümlerine bağlıdır. Soybağının reddinde, kişisel duruma ilişkin nüfus kaydında yer alan bilgi doğru olarak meydana gelmiş ve kütüğe tescil edilmiştir....
Noterliğinin 07/11/2014 tarihli ... yevmiye sayılı işlemi ile tescil edilen mülkiyeti muhafaza kaydının tasfiyesi ile sınırlı olarak ihyası ile sicile tesciline, Tasfiye memuru olarak şirketin ortağı olan davacı ...'...