"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı aracın, davalı ...Metal San. Tic. A.Ş.'ye ait diğer davalı şirket görevlisi olan davalı ... yönetimindeki aracın tam kusurlu olarak çarpması sonucu hasar gördüğünü, araç hasar bedeli olan 20.404,00 TL'nin dava dışı sigortalıya ödenmiş olup ödenen miktarın rücuen tahsili için davalılara başvurulmasına rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek 20.404,00 TL araç hasar bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı T5'in sevk ve idaresindeki davalı T3 ait araç, yol süpürme aracı olup, trafik tescilde kullanım amacı ticari, kullanım şekli yük naklidir. Bu durumda davalının sevk ve idaresindeki araç ticari nitelikte araç olduğundan TTK'nun 4/1. maddesindeki nisbi ticari dava koşulları oluşmuştur. Bu durum karşısında, kasko sigortalı araçta oluşan hasar nedeniyle sigortalıya ödenen bedelden davalının sorumlu olduğu iddiasıyla açılan işbu davada asliye ticaret mahkemeleri davaya bakmakla görevlidir. Hal böyle olunca, davacının halefiyete dayalı olarak açtığı işbu itirazın iptali davasında asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....
Davacı tarafından davalı şirkete yapılan başvuru üzerine davalı tarafından davacıya verilen 18/09/2018 tarihli cevapta, alkollü içki almış olarak araç sürme yasağı gereğince herhangi bir hasar tazminatı ödenmeyeceği belirtilmiştir....
(Şeker) Sigorta A.Ş. vekili, kusur oranını ve hasar miktarını kabul etmediklerini, zincirleme kazada davacının kasko sigortacısı olduğu aracın ön kısmındaki hasardan da sorumlu olmadıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen Adli Tıp Kurumu raporuna dayanılarak, davalı araç sürücüsünün kazada kusuru bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddinde karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece, kaza mahallinde keşif yapılarak makine mühendisi bilirkişi ...’dan alınan 15/01/2009 tarihli raporda, kasko sigortalı ... plakalı kamyonda oluşan hasarda, dava dışı tır sürücüsü Hanifi’nin %75, davalı kamyonet sürücüsü Tuncay’ın %25 oranında kusurlu, davacıya kasko sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu belirtilmiş, bu rapora davacı dışında itiraz eden olmamıştır....
A.Ş.nin ise davacı müvekkiline ait davalıya ait olan 34 XX 318 plakalı aracın kaza tarihinde kasko sigortacısı olduğunu, kazanın ardından müvekkilinin aracının onarımının araç için nolu kasko poliçesi tanzim etmiş olan davalı Allianz Sig. A.Ş. Tarafından ''2017 K 66229'' nolu hasar dosyası kapsamında tamamlandığını ancak değer kaybı zararının tazmini için kazada kusurlu araç Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı olan ve değer kaybından sorumluluğu bulunan dava dışı Doğa Sigorta A.Ş.’ne dava açtığını, yapılan yargılama neticesinde Doğa Sig. A.Ş.’nin ZMMS poliçesinden kaynaklı teminat miktarı sınırı olan 33.000,00 TL yi sigorta şirketleri arasındaki rücu protokolü kapsamında (Doğa Sig. A.Ş. 160824 nolu rücu hasar dosyası) , müvekkili araç kasko sigortacısı olan davalıya ödendiğinin anlaşıldığını, bu sebeple anılı davanın İzmir 3....
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile, 9.000 YTL araç hasar bedelinin davalıdan tahsiline, 1000 YTL'ye temerrüt tarihi olan 4.7.2006 tarihinden, geriye kalan 8.000 YTL’ye de ıslah tarihi olan 22.11.2007 tarihinden itibaren ticari faiz yürütülmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Poliçe peşinatının rizikodan önce ödenmemesi halinde TTK‘nun 1295/3. maddesi gereği sigorta şirketinin kural olarak sorumluluğu başlamaz ise de; rizikonun gerçekleşmesinden sonra davalı tarafından ilk primin tahsil edildiği, bu primin davacıya iade edilip fesih iradesi beyan edilmeksizin sonraki primlerin de tahsilinin sürdürüldüğü anlaşıldığından, davacının aracındaki hasarın poliçe kapsamında olduğunun mahkemece kabulü yerinde görülmüştür....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 6100 Sayılı HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek, eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede; Kasko sigortalı aracın hasarlı fotoğrafları, kasko sigorta poliçesi, ekspertiz raporu, sigortalı araç ruhsatı, hasar faturaları, kaza tespit tutanağı, davacı tarafından hasarın ihbarına ilişkin davalıya gönderilen yazı suretleri, davalı şirket tarafından davacıya verilen cevabi yazılar, davalı şirket hasar komitesi kararı, davacı aracının ZMMS poliçesi kaza yeri fotoğrafları, Doğa Sigorta A.Ş. müzekkere cevabı, Keçiören İlçe Emniyet Müdürlüğü müzekkere cevabı, yargılama aşamasında makine mühendisi ve hesap...
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 8.000,48 TL'nin davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, kasko poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davalı, davacıya ait aracın kasko sigorta şirketidir. Davanın, davacı sigortalı tarafından kasko sigorta şirketine karşı açtığı tazminat davası olması ve 6502 sayılı Tüketici Yasasının yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra 16.09.2014 tarihinde açılmış olmasına göre mahkemece Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek davanın HMK'nın 114/c maddesi gereğince görevsizlik nedeni ile HMK'nın 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken davanın esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Davalı vekili, davacı tarafından araç üzerinde kesin ekspertiz çalışması yapılmasına engel olunduğunu, müvekkili şirketin sigorta tazminatı ödemesine imkan verilmeden dava açılmış olduğunu, temerrüt oluşmadığını, talep edilen hasar miktarının fahiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile 17.942,99.TL.nın, 23.07.2007 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....
Sigorta A.Ş nezdinde kasko poliçesinden açılmış 4259619 numaralı hasar dosyasının getirtilmesi (aracın 18.5.2008 tarihindeki plakası ile işleteni farklı olabileceğinden) daha sonra önceki raporu düzenleyen bilirkişilerden davacı taraf aracının 18.5.2008 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonrasında layıkıyla onarılıp onarılmadığı, ilk kazada oluşan hasar ile eldeki davaya konu olan kazaya ilişkin hasarların çakışıp çakışmadığı ve poliçede düzenlenen onarılmış pert araç klozu şartının gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmesi halinde talep edilebilecek tazminat miktarının tesbiti hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli, tüm dosya kapsamı gözönünde bulundurularak ek rapor aldırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....