WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın 1944 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı ve daha sonra orman niteliğinin yitirilmesi nedeniyle 2/B madde uygulamasıyla orman rejimi dışına çıkarıldığı, bu işlemin de kesinleştiği belirlenerek davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava orman kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğuna göre yalnızca davanın reddi ile yetinilmesi gerekirken sicil oluşturacak şekilde karar verilmesi doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

    Mahkemece davanın kabulü ile; ... ili, ... ilçesi, ... köyü ... ada ... nolu parselin davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına orman vasfıyla kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman savına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 1971 yılında 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılarak kesinleşmiştir. Genel arazi kadastrosu ise 2002 yılında 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış, çekişmeli taşınmaz için 04/09/2003 tarihinde kesinleşmiştir....

      Taşınmazın halen orman niteliğini yitirip yitirmediğini belirlemek orman bilirkişinin görevi olduğu halde, 16.01.2007 tarihli keşif sonunda rapor hazırlayan Orman Mühendisi ... Uçum, taşınmazın 1955 tarihli memleket haritasında orman olduğunu açıklamış, orman niteliğinin yitirilip yitirilmediğini, yitirilmişse ne zaman ve hangi yollarla yitirildiğini açıklamamış, sadece halen taşınmaz üzerinde orman kök ve kalıntısı bulunmadığını bildirmiş, ziraat uzmanı bilirkişi ise taşınmazda 30 yaşlarında fındık ocakları ile orman refakat bitkisi niteliğinde ..., eğrelti bulunduğunu, toprağın koyu kahve renkli ve humusça ... olduğunu, bu hali ile ormandan kazanılmış yer olabileceğini açıklamıştır....

        Davanın devamı sırasında taşınmazın niteliği idari yoldan orman olarak düzeltilmiştir. Mahkemece çekişmeli taşınmazın 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdit haritası içinde iken 1996 yılında 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, dava konusu taşınmazın eylemli orman olduğu ve yargılama sırasında niteliğinin orman olarak düzeltildiği gerekçesiyle nitelik değişikliğine yönelik hüküm kurulmasına yer olmadığına, beyanlar hanesindeki 2/B ve zilyetlik şerhinin kaldırılmasına, davalı gerçek kişinin el atmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişi vekili ve davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapuda cins değişikliği, beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesi ve el atmanın önlenmesi niteliğindedir....

          Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 3116 sayılı Yasaya göre 1952 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 3302 sayılı Yasaya göre 1988 yılında yapılıp 31.01.1991 tarihinde askı ilanı yapılarak 31.07.1991 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu taşınmazın 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince orman sınırı dışarısına tarla niteliği ile çıkartıldığı, ancak eylemli orman olduğundan 4999 sayılı Yasa ile değiştirilen 6831 sayılı Yasanın 11/5 maddesi gereğince ve talep üzerine Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından Orman Genel Müdürlüğü'ne tahsis edildiği ve niteliğinin de idari yoldan orman olarak düzeltildiği, orman olarak tescil edilen taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacağı anlaşıldığına göre, yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

            Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 3116 sayılı Yasaya göre 1952 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 3302 sayılı Yasaya göre 1988 yılında yapılıp 31.01.1991 tarihinde askı ilanı yapılarak 31.07.1991 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu taşınmazın 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince orman sınırı dışarısına tarla niteliği ile çıkartıldığı, ancak eylemli orman olduğundan 4999 sayılı Yasa ile değiştirilen 6831 sayılı Yasanın 11/5 maddesi gereğince ve talep üzerine Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından Orman Genel Müdürlüğü'ne tahsis edildiği ve niteliğinin de idari yoldan orman olarak düzeltildiği, orman olarak tescil edilen taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacağı gibi, ormanlar üzerinde de şerh olamayacağı anlaşıldığına göre, yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

              Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1990 yılında yapılan kadastro sırasında, çekişmeli ....mahallesi, 714 ada 6 parsel sayılı taşınmaz 251,76 m2 yüzölçümü ve arsa vasfıyla Mehmet Akkoç adına tespit ve tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazın evveliyatından beri orman olduğu iddiasıyla ve tapu kaydının iptali ile orman olarak Hazine adına tescili istemiyle dava açmış, mahkemece taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman savına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

                Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1990 yılında yapılan kadastro sırasında, çekişmeli ...ilçesi, Merkez, 7 Mart mahallesi,... ada 5 parsel sayılı taşınmaz 221 m2 yüzölçümü ve arsa vasfıyla davalı adına tespit ve tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... Yönetimi taşınmazın evveliyatından beri orman olduğu iddiasıyla ve tapu kaydının iptali ile orman olarak ... adına tescili istemiyle dava açmış, mahkemece taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman savına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

                  Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1990 yılında yapılan kadastro sırasında, çekişmeli ...ilçesi, Merkez, 7 Mart mahallesi, ... ada 7 parsel sayılı taşınmaz 277 m2 yüzölçümü ve arsa vasfıyla ... adına tespit ve tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... Yönetimi taşınmazın evveliyatından beri orman olduğu iddiasıyla ve tapu kaydının iptali ile orman olarak ... adına tescili istemiyle dava açmış, mahkemece taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman savına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

                    Bu davada, "Çekişmeli taşınmazların orman olması nedeniyle tapu kayıtlarının iptal edilip, orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiği" hususları dava sebebi (vakıa) olarak ileri sürülmemiş ve mahkemece de tapu kayıtlarının iptalinin gerekip gerekmediği hususu tartışılmamıştır. Temyize konu dava ise çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kadasto mahkemesince verilen ve şekli anlamda kesinleştiği anlaşılan kararda, davacının davasının reddine, her iki taşınmazın da tapu kayıtlarının iptali ile tamamının orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş ise de dava, orman sınır hattının doğru tespit edilip edilmediğine ilişkin olduğundan verilen karar, orman tahdit hattı yönünden kesin hüküm olup, orman tahdit hattı bu kararla kesinleşmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu