Davaya Orman İdaresinin bir müdahalesi bulunmadığı gibi, tespit maliki olması nedeniyle davalı sıfatına sahip Hazine'nin çekişmeli taşınmazın kadastro sırasında "tarla" olarak tespit edilen niteliğinin değiştirilmesine yönelik herhangi bir davası da bulunmamaktadır. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 74. maddesi uyarınca hukuk hakimi, her iki tarafın iddia ve savunmaları ile sınırlı olup, ondan fazlasına ya da başka bir şeye karar veremez. Çekişmeli taşınmazın kadastro sırasında "tarla" olarak tespit edilen niteliğinin "orman" olarak değiştirilmesi talep edilmediğine ve davacının davası reddedildiğine göre, mahkemenin talepten başka bir şeye karar vererek taşınmazın niteliğini "orman" olarak değiştirmesi anılan usul kurallarına aykırı ve isabetsizdir. Olayda, kadastro hakiminin re'sen araştırma yapmasını gerektiren ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 30/2. maddesinde yazılı koşullar da bulunmamaktadır....
, 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasıyla çekişmeli taşınmazın orman sınırları dışına çıkarıldığı ve orman yönetimi, taşınmazın niteliğinin orman olduğu iddiasıyla dava açtığına göre, 6831 sayılı Yasanın 4999 sayılı Yasa ile değişik 11/6. maddesi gereğince “Fiilen orman olduğu Orman Genel Müdürlüğünce tespit edilen yerler talep üzerine Maliye Bakanlığınca ...'...
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 7111.92 m² ve (B) harfi ile gösterilen bölümlere ait tapunun iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmekle Dairenin 08/06/2010 gün ve 3670 E. - 7956 K. sayılı kararı ile “Mahkemece dava tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosunun bulunup bulunmadığı araştırılarak, var ise orman tahdidine ilişkin tüm belgeler getirtildikten sonra çekişmeli taşınmazın tahdit hattındaki konumunun bilirkişiler marifetiyle tahdit haritası ve kadastral paftanın aynı ölçekte çakıştırılarak belirlenmesi, yörede kesinleşmiş orman kadastrosu yok ise bu sefer en eski ve tespit tarihinden 15-20 yıl öncesi memleket haritaları, dayanağı hava fotoğrafları ve amenajman planları getirtilerek çekişmeli taşınmazın bu belgelerdeki niteliğinin belirlenmesi, orman sayılmayan yerlerden olduğu tespit edildiği takdirde...
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 10.10.1989 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B maddesi uygulaması bulunmaktadır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın eylemli biçimde orman olmadığı gerekçesiyle davacı gerçek kişilerin davasının kabulü ve 157 ada 11 parselin niteliğinin 2/B olarak tesbiti ile kulanıcıların davacı gerçek kişilerin olduğunun şerhler hanesine yazılmasına karar verilmiş ise de, verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; çekişmeli taşınmaz, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmış yerlerden olup, bu niteliği kesinleşmiş ise de, 4999 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 6831 sayılı Kanunun 11/5. maddesinde, “6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanunla değişik 2. maddesi ile 2896 sayılı ve 3302 sayılı kanunlarla değişik 2/B madde uygulamaları ile orman sınırları dışına çıkarılan, ancak, fiilen orman olduğu Orman Genel Müdürlüğünce tesbit edilen yerler, talep üzerine Maliye Bakanlığınca Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edilir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1331 KARAR NO : 2021/1600 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DEMİRKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/05/2019 NUMARASI : 2014/57 2019/35 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Taşınmazın Orman Niteliğinin Çekişmeli Olması Nedeniyle) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Demirköy ilçesi, Hamdibey Köyü, 101 ada 136- 189- 248- 274 parsel ve 132 ada 1- 2- 3 parsel nolu taşınmazın davalılar adına tespit edildiği, taşınmazın eskiden beri orman olduğu, ormanın zilyetlikle kazanılamayacağı, taşınmazın tapu kaydının iptali ile Maliye Hazinesi adına tescilini, ayrıca taşınmazın 3. Kişilere devrini önlemek için tapu kaydına tedbir konulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu parselin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1938 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 24/12/1989 tarihinde ilan edilip kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1969 yılında kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu işlemi 29/11/1984 yılında kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, (A) bölümünün kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı belirlenerek bu bölüm hakkında Orman Yönetiminin davasının kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, taşınmazın (A) bölümünün ayın zamanda Devlet Ormanına bitişik olduğu ve orman bütünlüğü içinde yer aldığı anlaşılmakla bu bölümün yandaki 3 parsel numaralı geniş orman alanıyla birleştirilerek tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, hüküm yerinde bu hususun yazılmamış olması, doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 Sayılı Yasanın 4.maddesi gereğince orman sınırlandırması ve arazi kadastrosu yapılmış, 20.01.2005 tarihinde kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, hüküm fıkrasında taşınmazın niteliğinin belirtilmemesi Doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasına ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğıu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır. Bozma kararına uyulmakla birlikte bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir ve mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir....
Ancak, davalı taşınmaz her ne kadar orman tahdidi dışında bırakılmış ise de; öncesinin orman olması ve dava tarihinde orman kadastrosunun kesinleşmemesi, taşınmazın sınırında orman bulunması ve orman bütünlüğünü bozması nedeniyle niteliğinin orman olarak tescil edilmemesi ve Medeni Yasanın 713/7. maddesi gereğince tescil edilecek taşınmazın niteliği, yeni sınırları ve yüzölçümü belirtilmediği gibi herhangi bir krokiye atıf yapılmaması nedeniyle ilamın infaza elverişle olmaması doğru değil ise de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....