Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, fazla mesai, resmi tatil ve hafta tatili alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, Mahkemenin 2020/829 Esas sayılı dosyasının 1 nolu celsesinin 11 nolu ara kararı gereğince ulusal bayram ve genel tatil alacağı yönünden tefrik edilerek bu dosyanın esasa kaydının yapıldığı anlaşılmıştır....

Bu davanın seyir ve sonucuna göre; sözleşmenin geriye ya da ileriye etkili şekilde feshi ve tarafların kusur durumları ile hakları ve borçları belirleneceğinden, eldeki davalarda ileri sürülen iddia ve istekler ile ilgili olarak da, anılan dosyanın bekletici mesele yapılması gerekirken, mahkemece "sözleşmenin geriye etkili bir şekilde feshedildiği" yönündeki gerekçe doğru olmamıştır....

    Bu davanın seyir ve sonucuna göre; sözleşmenin geriye ya da ileriye etkili şekilde feshi ve tarafların kusur durumları ile hakları ve borçları belirleneceğinden, eldeki davalarda ileri sürülen iddia ve istekler ile ilgili olarak da, anılan dosyanın bekletici mesele yapılması gerekirken, mahkemece "sözleşmenin geriye etkili bir şekilde feshedildiği" yönündeki gerekçe doğru olmamıştır....

    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 10.855,00 TL kira alacağına 10/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ve vade tarihlerinden itibaren işleyecek gecikme zammı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, sözleşmenin feshinden doğan tazminat bedeli ve yasal faiziyle ceza alacağı ve yasal faizinin tahsili yönündeki istemlerin reddine, karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-) Taraflar arasında düzenlenen ve hükme esas alınan 01.03.2012 başlangıç tarihli ve 3 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile kiralanan yer yeri olarak kullanılmak üzere davalıya 2886 sayılı Yasa hükümleri uyarınca ihale ile kiraya verilmiştir....

      DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshi, tapu iptali ve tescil ve menfi zararın tahsili istemine ilişkindir....

      Asıl dava, inşaat sözleşmesinin ileriye etkili feshi, kira, cezai şart, eksik ve ayıplı imalat bedeli alacağı; birleşen dava ise tapu iptali ve tescil ile kira alacağı istemlerine ilişkindir. 1-Asıl davada davacı ... vekilinin gerekçeli kararı süresinde temyiz ettiği ancak 14.12.2015 tarihli dilekçeyle davadan ve temyizden feragat ettiği anlaşılmıştır. Bu itibarla, davadan feragat nedeniyle mahkemece bir karar verilmesi gerektiğinden, bunun sağlanabilmesi için hükmün öncelikle bu nedenle bozulması gerekmiştir. 2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz istemi ve temyizden feragat dilekçesi hakkında şimdilik karar verilmesine gerek görülmemiştir. 3- Asıl davada davalı ... vekili Av. ... tarafından temyiz edilmiş ise de, 08.12.2015 tarihli dilekçesiyle temyizden feragat edilmiş olup, bozma nedenine göre temyizden feragat hakkında şimdilik karar verilmesine yer olmadığına, 4- Asıl davada davalı-birleşen davada davacı .... vekili olarak Av. ...'...

        Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında, davacının ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi kapsamında geçerli olup olmadığı ve ücret farkı hesaplamasının doğru olup olmadığı hususları uyuşmazlık konusudur. 4857 sayılı Kanun'un "Çalışma Koşullarında Değişiklik ve İş Sözleşmesinin Feshi" başlıklı 22. maddesinde yeri şartlarında yapılacak esaslı değişikliklerin yapılabilme şartları düzenlenmiştir. 4857 sayılı Kanun'un 22. maddesinde: “İşveren, sözleşmesiyle veya sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir....

          Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında, davacının ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi kapsamında geçerli olup olmadığı ve ücret farkı hesaplamasının doğru olup olmadığı hususları uyuşmazlık konusudur. 4857 sayılı Kanun'un "Çalışma Koşullarında Değişiklik ve İş Sözleşmesinin Feshi" başlıklı 22. maddesinde yeri şartlarında yapılacak esaslı değişikliklerin yapılabilme şartları düzenlenmiştir. 4857 sayılı Kanun'un 22. maddesinde: “İşveren, sözleşmesiyle veya sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir....

            Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında, davacının ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi kapsamında geçerli olup olmadığı ve ücret farkı hesaplamasının doğru olup olmadığı hususları uyuşmazlık konusudur. 4857 sayılı Kanun'un "Çalışma Koşullarında Değişiklik ve İş Sözleşmesinin Feshi" başlıklı 22. maddesinde yeri şartlarında yapılacak esaslı değişikliklerin yapılabilme şartları düzenlenmiştir. 4857 sayılı Kanun'un 22. maddesinde: “İşveren, sözleşmesiyle veya sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir....

              Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında, davacının ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi kapsamında geçerli olup olmadığı ve ücret farkı hesaplamasının doğru olup olmadığı hususları uyuşmazlık konusudur. 4857 sayılı Kanun'un "Çalışma Koşullarında Değişiklik ve İş Sözleşmesinin Feshi" başlıklı 22. maddesinde yeri şartlarında yapılacak esaslı değişikliklerin yapılabilme şartları düzenlenmiştir. 4857 sayılı Kanun'un 22. maddesinde: “İşveren, sözleşmesiyle veya sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir....

                UYAP Entegrasyonu