Dosya kapsamından bu yönde bir delil bulunmadığı anlaşıldığından, hisse devrinden sonra şirket ortağı ve müdürü olmayan davacının prim vs. borçlarından sorumluluğunun kalmadığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca, borçlu şirketin % 50 hissedarı ve müdürü olan davacının ....Ltd. Şti.'ndeki hisselerinin tümünü ... .... Noterliği'nin .../03/2008 tarih ve 6167 yevmiye nolu hisse devir sözleşmesiyle şirket ortakları dışından ...'e devrettiği, ancak davacının dava dışı borçlu şirket müdürlüğünden ayrılıp ayrılmadığına ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı, mahkemece, yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve ilkelere uygun değerlendirme yapılarak, davacının hisse devrinden sonra müdürlük görevinin eylemli olarak devam etmediği anlaşıldığından, hisse devrinden sonra tahakkuk eden prim vs. borçlarından da sorumlu olmadığının kabulü gerekir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
TTK. 342. maddeki “vadesi gelmemiş alacaklar sermaye olamaz” hükmü dikkate alındığında, davacı şirket ortağının sermayeye ilave etmek istediği alacaklarının, vadelerinin gelmiş olması gerekmektedir. Bilirkişinin ticari defterler ile inceleme aşamasında ibraz edilen belgeler üzerinde yapılan incelemeler neticesinde; davacı şirketin ortağı konumundaki ... ...'ın hisse devrinden kaynaklı alacakları için şirket yönetim kuruluna ödemeye çağrı mektubu düzenleyerek alacağın tahsilini talep ettiği görüldüğünden, “ortaklardan alacaklar” hesabında kayıt altına alınan, hisse devirlerinden kaynaklı ... ... alacak bakiyesinin, vadesi geçmiş (gelmiş) alacak niteliğinde olduğu anlaşılmıştır....
Noterliği'nde ... tarih ve ... yevmiye numaralı anonim şirket pay devri sözleşmesiyle tüm hisselerin Manavgat Başarı Eğitim Vakfına devredildiği ve 29/04/2015 tarihinde ticaret siciline tescil edildiği, anonim şirkete ait hisse senetlerinin ilk iktisap tarihi olarak limited şirket hisselerinin iktisap edildiği 2009 yılının esas alınması gerektiği, geçici ilmuhaber çıkartılmasına karar verilmiş olduğundan da devrin, hisse senedi devri niteliğinde olduğu ve 2009 yılında elde edilip 2015 yılında hisse senedi devri gerçekleşmiş olduğundan da iki yıldan fazla süreyle elde tutulduktan sonra hisse senedi devri gerçekleştiğinden, hisse senedi devrinden elde edilen kazancın değer artış kazancı kapsamında değerlendirilemeyeceğinden vergi ziyaı cezalı gelir vergisinde hukuka uygunluk bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ......
A.Ş.’nin 18/02/2015 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul toplantı tutanağı ve Şirket karar ve pay defteri örnekleri incelendiğinde; davacı Şirket ortağı ...’nun tüm aktif ve pasifleri ile 4000 adet ve toplam 100.000,00-TL itibari değeri olan hisse senetlerini dava dışı ...’a devrettiği, hisse devri sonrasında ...’ın tek hissedarı olduğu, Şirket Yönetim Kurulu karar defterinde alınan karar gereğince hisse devrinin yapıldığı, Şirket Yönetim Kurulunun 17/02/2015 tarih ve 2015/01 sayılı kararı ile Şirketin pay defterine işlenmesine karar verildiği, sözkonusu Yönetim kurulu kararı gereğince hisse devrinin Şirketin pay defterine işlendiği, aynı Şirketin Yönetim Kurulu tarafından hisse devrinden sonra alınan 18/02/2015 tarihli ve 2015/07 sayılı kararı ile Şirketi temsil ve ilzama hisseleri devralan ...’ın yetkilendirildiği ve sunulan ticaret sicil tasdiknamesinde de bu hususun belirtildiği, davacının Şirketi temsil yetkisinin sona erdiği ve hisseleri devralan ...’ın Şirketi temsil yetkisinin...
A.Ş.’nin 18/02/2015 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul toplantı tutanağı ve Şirket karar ve pay defteri örnekleri incelendiğinde; davacı Şirket ortağı ...’nun tüm aktif ve pasifleri ile 4000 adet ve toplam 100.000,00-TL itibari değeri olan hisse senetlerini dava dışı ...’a devrettiği, hisse devri sonrasında ...’ın tek hissedarı olduğu, Şirket Yönetim Kurulu karar defterinde alınan karar gereğince hisse devrinin yapıldığı, Şirket Yönetim Kurulunun 17/02/2015 tarih ve 2015/01 sayılı kararı ile Şirketin pay defterine işlenmesine karar verildiği, sözkonusu Yönetim kurulu kararı gereğince hisse devrinin Şirketin pay defterine işlendiği, aynı Şirketin Yönetim Kurulu tarafından hisse devrinden sonra alınan 18/02/2015 tarihli ve 2015/07 sayılı kararı ile Şirketi temsil ve ilzama hisseleri devralan ...’ın yetkilendirildiği ve sunulan ticaret sicil tasdiknamesinde de bu hususun belirtildiği, davacının Şirketi temsil yetkisinin sona erdiği ve hisseleri devralan ...’ın Şirketi temsil yetkisinin...
Davalı vekilinin 11/08/2021 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin hisse devrinden kaynaklanan borcunu davalı tarafa ödemediği iddiasının doğru olmadığını, davacının müvekkilinden alacağının bulunmadığını, alacağın varlığını kabul etmemekle birlikte alacağın zaman aşımına uğradığını, davacının davalıdan hisse devir bedelinden kaynaklı herhangi bir alacağının olmadığı gibi davalının davacıya hisse devir bedelinden kaynaklı veya başkaca alacak kalemleri yönünden her hangi bir borcunun da olmadığını, davalının davacıya hisse devir bedeli karşılığı ödemeleri haricen / nakden ve defaten hisse devir sözleşmesi tarihinde yaptığını, davacının hisselerinin bir kısını da dava dışı ...'e devrettiğini, bu dava açılmadan evvel davanın ...'...
Bu kez davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacının terditli taleplerinden, hisselerin davalıya devrinin iptali ile davacıya aidiyetinin tesbitine dair yerel mahkeme kararının, hisselerin davalıya geçtiği gerekçesiyle bozulmasına ilişkin bozma kararına yönelik davacı vekilinin karar düzeltme isteminin HUMK 440 maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmemesi nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Dava, Anonim Şirket hisse devir sözleşmesindeki bedelin ödenmemesi nedeniyle hisselerin aynen iadesi veya hisse devir işlemi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Terditli taleplerden zararın tazminine gelince; Mahkemece, davalı şirkette davacıya ait 76 payın davalı ...'...
DAVA : Alacak (Şirket Hisse Devrinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/05/2024 KARAR TARİHİ : 30/05/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 06/06/2024 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Şirket Hisse Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait .... Şirketinin hisselerinin %50'sinin dava dışı davalı şirket yetkilisi ...'a 24/12/2018 tarihinde yapılan sözleşme ile devredildiğini, bu devir kapsamında davalı şirkete ait 1.462.500,00 TL'lik çekin kendilerine varileceğinin kararlaştırıldığını ancak ödemenin yapılmadığını, ... Şirketinin davalı şirket ile birleştiğini, müvekkilinin hisse devrinden kaynaklanan alacağına karşılık şimdilik 200.000,00 TL'nin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini istemiştir. YANIT : Dava şartları yönünden inceleme yapılması gerektiğinden dava dilekçesi karşı yana tebliğe çıkartılmamıştır....
YANIT : Davalı şirket yetkilisi cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin 06.03.2015 tarihinde kurulan iki ortaklı %50 hisse payı ile kurulan bir anonim şirketi olduğunu, şirketin tüm hisselerinin dava dışı ... Ltd.Şti. Tarafından satın alındığını ve şirketin tek paylı anonim şirketi olduğunu, davacı şirket ile müvekkil şirket arasında düzenlenen sözleşmeye konu spor salonunun müvekkil şirket ile dava dışı kiralayan ... A.Ş....
İİK'nuı 94/1. maddesinde açıkça; "...Anonim şirketlerde paylar için pay senedi veya pay ilmuhaberi çıkarılmamışsa, borçlunun şirketteki payı icra dairesi tarafından şirkete tebliğ olunarak haczedilir..." hükmü yer almaktadır. Anonim şirkette, payın (hissenin) hisse senedine bağlanması zorunlu değildir. Eğer pay, hisse senedine (veya ilmuhabere) bağlanmazsa, çıplak pay olarak kalır. Hisse senedine (veya ilmuhabere) bağlanmamış (çıplak) pay da hisse senedi gibi her çeşit işlemin konusu yapılabilir, devredilebilir, rehnedilebilir, üzerinde intifa hakkı tanınabilir, haczedilebilir. Anonim şirketlerde, paylar için pay senedi veya pay ilmuhaberi çıkartılmamışsa, borçlunun şirketteki (çıplak) payı, icra dairesi tarafından şirkete tebliğ olunarak haczedilir (İİK. m. 94/1 C.3).Buna göre, çıplak pay hissesinin haczine karar veren icra müdürü, bu hacizle ilgili muhafaza tedbiri almak için mahalline (anonim şirket merkezine) gitmek zorunda değildir....